Filipinler'in Güney Çin Denizi sorunu tahkim davasında Başavukat Paul Reichler 29 Haziran'da Reuters'e verdiği demeçte, Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki tutumunun temelinde "Dokuz çizgili hat" olduğunu belirterek, uluslararası tahkim mahkemesinin kararının bu temeli ortadan kaldıracağını vurguladı.
Buna karşın Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hong Lei, Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki egemenlik haklarının tarih boyunca oluşturulduğuna işaret ederek, bunun uluslararası tahkim mahkemesinin alacağı yasadışı kararın etkisi altında kalmayacağını vurguladı.
"Dokuz çizgili hat" olarak ifade edilen haritadaki U şeklindeki alan, tarihsel gerekçelerle Çin'in egemenlik alanına giriyor.
Fudan Üniversitesi Tarih Bölümü Profesörü Feng Wei, "Dokuz çizgili hat" ve Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki egemenliği konusunu tarihi gerçeklerle açıkladı.
"Dokuz çizgili hat" uluslararası toplumca da tanınıyor
Profesör, ABD ve Japonya'nın, daha önce "Dokuz çizgili hat" haritasını bahane ederek Çin'e siyasi hücumda bulunduğunu ve Çin'in bölgedeki egemenliğine yönelik şüphe oluşturmaya çalıştığını belirtti. "Dokuz çizgili hat" kavramının Çin'in bölgedeki egemenliğine tarihi kanıt olduğunu söyleyen Profesör Feng Wei, bu kavramın tarihten beri uluslararası toplumca da tanınmış olduğunu vurguladı. Feng Wei bu konuda şunları kaydetti: (SES-1)
"Dokuz çizgili hat, 1947 yılında ortaya konuldu. Dönemin iktidarı Milliyetçi Çin hükümeti, Güney Çin Denizi'ndeki egemenliğini ortaya koymak için bu haritayı uluslararası topluma sundu. Ancak o dönemde hazırlanan harita 11 çizgili hattan oluşuyordu. Daha sonra Çin Halk Cumhuriyeti hükümeti ise bu çizginin Vietnam'daki iki bölümünü ortadan kaldırdı ve şimdiki 9 çizgili hattı belirledi. O dönemde ABD ve İngiltere de hazırladıkları haritalarda dokuz çizgili hattı kabul ettiklerini gösterdiler, yani bu alanda egemenliğin Çin'e ait olduğuna karşı çıkmadılar. Filipinler ise son tahkim davasında kurnazca bir adım attı. Filipinler, davada herhangi bir ada veya adacığın kendisine ait olup olmayacağı konusunda tahkim kararı istemedi, sadece Çin'in Güney Çin Denizi'nde tarihten beri süregelen egemenlik temelini sarsmaya çalıştı."
"Çin hiçbir ülkenin egemenlik hakkını çiğnemedi"
Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki egemenliği tarihi bir sürece dayanıyor. Güney Çin Denizi bir dönem Fransa ve Japonya'nın işgali altında kaldı, ancak daha sonra Çin bu egemenliği yeniden kazandı. Bazı taraflara göre, Çin'in bölgede egemenliğini yeniden kazandığı dönemde, Filipinler'in sömürgeci devletlerin elinde olması ve Vietnam'da iç savaş yaşanması nedenleriyle bu iki ülkenin egemenlik ilan etme gücü kalmadı. Profesör Feng Wei, bu görüşün dayanaksız olduğunu söyleyerek, şunları kaydetti: (SES-2)
"Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki egemenliğinden kuşku duyulmasına izin veremeyiz. Filipinler ve Vietnam'ın içişleri ve Çin'in egemenliği arasında bağlantı yok. Önemli olan nokta Çin'in bu ülkelerin egemenliğine zarar verip vermediği. Elbette ki Çin, hiçbir ülkenin egemenlik hakkını çiğnemedi. Dolayısıyla bu iki ülkedeki iç durum, Çin'in egemenliğini de etkileyemez."
"Çin, Güney Çin Denizi'nin tamamında egemenlik iddia etmiyor"
Filipinler'in tek taraflı tahkim davası açarak, Çin'in "Dokuz çizgili hat" haritasının yasallığını ortadan kaldırmak istediğini söyleyen Profesör Feng Wei, ABD ve Japonya'nın da Filipinler'i bu konuda kışkırtmaya çalıştığına dikkat çekti. Bu ülkelerin kötü niyetli eylemlerine karşı Çin'in hep temkinli bir tutum sergilediğini vurgulayan Profesör, Çin'in anlaşmazlıkların şiddetlenmesini önlemeye çalıştığını söyledi. Feng sözlerini şöyle sürdürdü: (SES-3)
"Çin hükümeti, Güney Çin Denizi'ndeki egemenliğine vurgu yaparken, aynı zamanda anlaşmazlıkları bir kenara bırakarak, ortak kalkınma tutumunu ortaya koydu. Güney Çin Denizi'nin toplam yüz ölçümü 3 milyon 650 bin kilometrekare, ancak Çin 2 milyon 100 bin kilometrekarelik bir alan üzerinde egemen. Bazı Batılı ülkeler bu durumu çarpıtarak, Çin'in egemenlik konusunda kötü niyet beslediğini ve Güney Çin Denizi'nin tamamında egemenlik ilan ettiğini ileri sürdüler. Bu iddialar, sadece onların kendi siyasi çıkarlarına ulaşmak için yaptıkları kurnazca eylemlerdir. "
