odak/odak20160602a.m4a
|
Xinjiang'da inanç özgürlüğünün önceki tüm dönemlere göre daha etkin şekilde korunduğuna dikkat çekilen Beyaz Kitap'ta, gerçeklere saygı duyan hiç kimsenin bunu inkâr edemeyeceği belirtildi.
Beyaz Kitap'ta, Xinjiang'daki dini işler hukuka uygun olarak yönetilirken, Xinjianglıların dini ihtiyaçlarının karşılanmaya çalışıldığı vurgulandı.
Beyaz Kitap, Ramazan ayının hemen öncesinde yayımlanması nedeniyle de ayrı bir öneme sahip. Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'ne bağlı Çöçek kenti sakinlerinden Meryem Kadir, oruç tutup tutmamanın, herkesin kendi tercihi olduğunu söyledi. Oruç tutmanın, bir ibadet ve de nesilden nesile aktarılan bir âdet olduğunu kaydeden Meryem Kadir, şöyle konuştu:
"Bu, bizim inancımız ve bir âdetimiz. Eskiden dedem, annem, babam, hepsi oruç tutardı. Oruç tutmanın sağlığımızı iyi ya da kötü etkilemesi söz konusu değil, bu bir alışkanlık. Çocuklarımın oruç tutup tutmaması da onların tercihi. Çocuklarıma hiçbir zaman oruç tutmalısın ya da tutmamalısın demedim. Oğlum da eşi de yoğun çalışıyor. Bu yüzden şu an oruç tutmaları zor."
Din ve inanç özgürlüğü hukukla korunuyor
Beyaz Kitap'ta, din ve inanç özgürlüğüne saygı gösterilmesi ve bu özgürlüklerin koruma altına alınmasının Çin hükümetinin temel politikalarından birini oluşturduğuna dikkat çekildi.
Çin Komünist Partisi (ÇKP) Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi Komitesi Daimi Üyesi Şevket Emin, Xinjiang'ın vatandaşların din ve inanç özgürlüğünü yasalarla koruma altına aldığını belirterek sözlerine şöyle devam etti:
"Xinjiang'da vatandaşlar din ve inanç özgürlüğüne sahip. Bir dine inanıp inanmamayı gönüllü olarak seçiyorlar. İnanan vatandaşlara asla ayrımcılık yapılmaz ya da adaletsiz bir şekilde davranılmaz. Çeşitli kademelerdeki yönetimler, inanç sahibi vatandaşların dini duygularına ve ihtiyaçlarına saygı gösteriyorlar. Vatandaşların olağan dini faaliyetleri hukukla korunuyor."
"Vatandaşların dini ihtiyaçları karşılanıyor"
Beyaz Kitap'ta Xinjiang'daki dinlerin tarihi ve şimdiki durumu, vatandaşların din ve inanç özgürlüğü ile haklarının korunması, inanç sahibi vatandaşların olağan dini ihtiyaçlarının karşılanması, dini işlerin hukuk doğrultusunda yönetilmesi, din alanında yabancı ülkelerle temaslar, dini aşırıcılıkla mücadele ve din çevrelerinin olumlu rolünün geliştirilmesi gibi konular yer aldı.
Beyaz Kitap'ta Xinjiang'da şu an 24 bin 800 cami, kilise, Budist ve Taoist (Daoist) tapınağı ile 29 bin 300 dini personelin bulunduğu da bildirildi.
Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi Halk Hükümeti Başkan Yardımcısı Cirla Hüsameddin, hükümetin inanç sahibi vatandaşların olağan dini ihtiyaçlarını karşılamak ve dini bilgileri edinme yollarını genişletmek için ellerinden geleni yaptığını kaydetti. Yetkili, şu bilgileri verdi:
"Hükümet, dini işleri hukuk doğrultusunda yönetirken, inanç sahibi vatandaşların olağan dini ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor. Örneğin, Uygurca, standart Çince, Kazakça ve Kırgızca dâhil birçok dilde Kur'an-ı Kerim ve Buhari'nin Hadisler kitabı gibi klasik dini eserleri çevirdik. İslami kitapların dışında klasik Budizm ve Hıristiyanlıkla ilgili kitapları da yayımladık."
Bunun yanında, Beyaz Kitap'ta Çin'in orta hâlli refah toplumu inşasında kritik bir dönemde bulunduğuna işaret edilerek, bu dönemde İpek Yolu Ekonomik Kuşağı'nın merkez bölgesi olan Xinjiang'ın eşitlik, dostluk ve karşılıklı saygı temelinde diğer ülkelerle iş birliği yapmaya hazır olduğu kaydedildi. Ayrıca farklı din ve medeniyetler arasında diyaloğun güçlendirileceği, dünya barışı ve gelişmesine katkı sağlanacağı da belirtildi.