ozelhaber0519.m4a
|
Şimdi gezide yer alan Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi Uzmanı Muhammet Çakmak'ın izlenimlerini aktarıyoruz:
"Bugün sekizinci günü bitiriyoruz. Beijing'den başlayan, Xi'an, Baoji, Anqing ve Urumçi ile devam eden bir yolculuğumuz tek kelime ile ifade edilirse büyüleyici bir yolculuk. Son derece eski ve büyük bir uygarlığın adeta kalbinde yürüyoruz. Urumçi de o büyük uygarlığın, derin Çin kültürünün önemli merkezlerinden biri. Bugün arkadaşlarımızla beraber ziyaret ettiğimiz Xinjiang müzesi hakikaten insanlığın en görkemli yapılarını bıraktığı anıtsal değerleri barındıran bir müze. Büyük bir hayranlık ve keyif içersinde müzeyi ziyaret ettik. Daha sonra Xinjianglı sanatçıların entellektüellerin organize ettiği bir kültür merkezini gezme fırsatını bulduk. Burada alanında dünya çapında eserler üretmiş özellikle resim alanında dünya çapında üne sahip ressamların yapıtlarını görme fırsatı bulduk. Ayrıca Çin geleneksel tiyatrosundan harika bir sunum izleme fırsatı bulduk arkadaşlarımızla. Dolayısıyla 15 güne tamamlanacak olan bu büyüleyici seyahatimiz görkemli bir şekilde devam ediyor. Ben burada Türk kamuoyuna önemle şunu ifade etmek istiyorum. Çin hükümeti tüm dünyada son derece önemli bir tarihsel perspektifi günümüz perspektiflerine, bütün dünyaya tanıtan faydalı imkanları organize ediyor. Bu vesileyle Çin hükümetine teşekkürlerimi iletmek istiyorum."
Dünya uygarlığının oluşumunda büyük rolü olan tarihi ipek yolunun tekrar canlandırılması kapsamında Çin,Bir Kuşak-Bir Yol inisiyatifini ortaya attı. Çin-Türkiye ilişkilerine Bir Kuşak-Bir Yol'un katkısıyla ilgili Muhammet Çakmak'ın görüşünü dinliyoruz.
"İpek Yolu projesi insanlık tarihinin sosyal, kültürel ilişki ağının oluşmasına evrensel katkılar yapmış bir perspektifi temsil ediyor. O tarihsel rolü yeniden canlandırarak insanlığa yeni bir hediye sunuyor. Çünkü İpek Yolu bir kompleks tren yolu, kara yolunu ve çok yoğun hava yolunu içeren bir büyük transit taşımacılığı yeniden canlandıran büyük bir perspektif. Özellikle Asya'nın Avrupa'ya ve Ortadoğu'ya daha ciddi anlamda mal ve hizmetlerin transferinde bağlanabileceği bir büyük öngörüyü de içermektedir. Bu anlamda Çin hükümetinin bu konuya çok önemli bir emek harcadığını görüyorum. Hem ekonomik bir emek harcıyor, hem de bunun sosyal kültürel alt yapısı için çok ciddi organizasyonlar yapıyor. Ümit ediyorum çok kısa süre içinde İpek Yolu insanlığın ufkunda eski görkemiyle belirecek ve yeniden bir büyük ekonomik, entellektüel hamlenin taşıyıcı olan bir büyük projeye dönüşecek."
Günümüzde internet üzerinden yapılan ticaretin mal sevkiyatını Çin, Bir Kuşak-Bir Yol kapsamında insan merkezli ve birçok ulusu içeren bir alternatif güzargahla gerçekleştirmeyi planlıyor. Bu açıdan bakıldığında Muhammet Çakmak Bir Kuşak-Bir Yol inisiyatifini sadece ticaret koridoru olarak tanımlamanın doğru olmadığını belirterek şöyle konuştu:
"Sadece bir mal ve hizmet aktarımı değil. Bu bir kültür aktarımı aynı zamanda. Farklı etnik yapılara, inançlara dillere mensup insanların birbirleriyle ilişki kurduğu, birbirlerinin zenginliklerinden beslendiği bir büyük dünyayı içeren bir şey. İpek Yolu projesini sadece bir mal ve hizmet aktarımı projesi olarak görmek bunu küçültür. İpek Yolu ile yeniden bir büyük evrensel kültürün taşıyıcısı olma iddiası var İpek yolu projesi içinde. Bunu ben çok anlamlı ve değerli buluyorum. Ve Türkiye de İpek Yolu'nun önemli merkezlerinden biri. Yani sadece Avrupa değil Ortadoğu'nun da bir şekilde bu işe katıldığı ana merkezlerden biri olduğu için Türkiye de bu yeni projede çok ciddi katkılar ortaya koyacak ve kendi kültürel, entellektüel gelişimine de büyük katkı yapacak diye düşünüyorum."