İki saatten fazla süren basın toplantısında yerli ve yabancı gazeteciler, Çin Başbakanı'na halkın yaşam koşulları, ekonomik gelişme ve kültür inşası gibi birçok konuda 10'u aşkın soru yönelttiler. Son yıllarda Çin ekonomisindeki hızlı gelişme eğilimi korunurken; Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) büyüme hızı başlıca gelişme endeksi olarak değerlendirilmiş ve yetkililerin başarısı olarak kabul edilmişti. Ancak Çin hükümeti 12. Beş Yıllık Plan'da önümüzdeki beş yılda ekonominin büyüme hedefini yıllık ortalama yüzde 7 artış olarak belirledi. Bu hedef 11. Beş Yıllık Plan'da belirlenen hedefe göre yüzde 0.5 puan azaldı. Wen Jiabao ekonomik büyüme hedefindeki bu düşüşle Çin ekonomisinin uzun vadeli gelişmesinin amaçlandığını belirterek şunları söyledi:
"Ekonomik büyümenin artış hızını indirmek, kararlılık ve irade gösteren önemli bir önlem. Çin ekonomisinin büyümesinde teknolojik ilerleme ve işgücü kalitesinin yükselmesi temelinde kalite ve verimliliğe öncelik verilecek. Yüze 7'lik büyüme hızı çok düşük sayılmaz. Ekonomimizin toplam büyüklüğü sürekli artıyor. Kaliteli ve verimli bir yüzde 7'lik büyüme hızını yakalamak kolay bir hedef değil."
Geçen yıl Çin ekonomisi, dünya genelinde ikinci sıraya yükseldi. Çin ekonomisinin hızlı gelişmesi nedeniyle, yabancı ülkeler Çin'in siyasi sistemindeki reformu yakından izliyorlar. Çin Başbakanı Wen Jiabao siyasi ve ekonomik sistemlerdeki reformları eşgüdümle ilerletmek gerektiğini ileri sürdü. Wen Jiabao şöyle konuştu:
"Siyasi sistemdeki reform, ekonomik sistemdeki reformun güvencesi. Siyasi reformun olmaması durumunda ekonomik reform da başarılı olamaz. Elde edilen başarıları kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. Halen en büyük tehdit yolsuzluktan geliyor. Yolsuzluğu ortaya çıkaran nedenlerin ortadan kaldırılması ise, sistemlerde reform yapılmasına ve halkın şikayetlerinin giderilmesine dayanıyor. Halkın taleplerini gerçekleştirmenin ön koşulu, hükümetin halk tarafından eleştirilip denetlenmesinden geçiyor. Eşitlik ve adalet, sosyalizmin özü ve toplumsal istikrarın da temelidir."
Öte yandan Çin de dahil birçok ülkede kısa vadede enflasyon öngörülüyor. Çin hükümetinin bu yılki makro düzeltme çalışmalarının başında enflasyonu önleme görevinin geldiğini söyleyen Çin Başbakanı Wen Jiabao şunları kaydetti:
"Enflasyon tıpkı bir kaplan gibi... Kontrolden çıktığı takdirde yeniden kontrol altına alınması çok zor. Şimdi gördüğümüz enflasyon aslında uluslararası nitelik taşıyor. Çin'i çok etkileyen enflasyon dışarıdan ithal ediliyor, ki bunu kontrol altına alamıyoruz. Diğer yandan ülkemizde işgücü maliyetlerinin yükselmesi ve çeşitli birincil malların fiyatlarındaki artışın yol açtığı yapısal enflasyon var. Bu soruna önem vermeliyiz."
Bugünlerde Batı Asya ve Kuzey Afrika'da art arda siyasi çalkantılar ortaya çıktı. Çin Başbakanı Wen Jiabao gazetecilerin bu konudaki sorularını yanıtlarken Çin'in tutumunu şu sözlerle açıkladı:
"Batı Asya ve Kuzey Afrika'da meydana gelen siyasi çalkantıları yakından izliyoruz. Bu ülkelerle kıyaslandığında Çin'de buna benzer herhangi bir eyleme yer olmadığı görüşünü savunuyoruz. Biz Çin'in somut koşullarına uygun bir gelişme yolunu seçtik. Bunun yanı sıra başka bir ülkenin de kendi somut durumuna uyan gelişme yolunu izlemesinden yanayız. Değişik ülkelerin halklarının seçimlerine saygı gösteriyoruz."
Japonya'nın 11 Mart'ta uğradığı eşi görülmemiş şiddetteki deprem ve tsunami, büyük can ve mal kaybına neden oldu. Japonya'daki afetler, Japonya'nın komşusu Çin'in hükümetini ve halkını çok etkiliyor. Çin Başbakanı Wen Jiabao basın toplantısında Çin hükümeti ve halkı adına Japon gezeteciler aracılığıyla Japonya hükümeti ve halkına geçmiş olsun dileğinde bulundu:
"Bu vesileyle afetlerde hayatını kaybeden Japonlara başsağlığı ve tüm Japonya halkına geçmiş olsun dilemek istiyorum. Depremlerin çok sık görüldüğü Çin de, aynı kadere sahip. 2008'de Çin'de meydana gelen Wenchuan Depremi sırasında Japonya hükümeti arama kurtarma ekipleri göndererek Çin'e malzeme yardımı da sağlamıştı. Arama kurtarma ekibimiz dün Japonya'ya ulaştı. Gönderdiğimiz malzemeler de Japonya'ya vardı. Japonya'nın taleplerine göre gerekli yardımları sağlamaya devam etmeye hazırız."