Manaf, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, Belçikalı şampiyon tenisçi Kim Clijsters'in tenisteki başarısını yogaya borçlu olduğunu söylemesinin de bunun göstergelerinden biri olduğunu bildirdi. Yoga yapan sporcuların daha pozitif ve farkındalıkları gelişmiş olduğu için başarıları ve performanslarının artacağını ifade eden Manaf, şunları söyledi:
''Şu an dünyada, şampiyon tenisçi Clijsters gibi çok sayıdaki ünlü sporcunun başarılarında uyguladıkları yoga teknikleri çok önemli bir yer tutmaktadır. Orijinal yoga sistemi sayesinde sporcuların akciğer kapasiteleri genişlemektedir. Özellikle serbest dalış yapan tüm sporcular uzun süre nefeslerini tutabilmek için orijinal yoga sistemindeki binlerce yıllık nefes tekniklerini kullanmaktadırlar. Orijinal yoga sistemi, binlerce yıllık derin bir bilgelik ve inanılmaz etkilere sahip bir sağlıklı yaşam rehberidir. Yoga aslında bedenimizin kullanım kılavuzudur. Bedenimizi doğru kullanmayı, ona iyi bir şekilde bakmayı, bedenimizi sevmeyi ve ona şefkat göstermeyi öğretir. Yoga sistemi, sekiz basamaklı bir sistemdir. Üçüncü basamağı Asana olarak adlandırılmaktadır. Sanskritçe Asana sözcüğü 'duruş' demektir. Asana tekniklerinin uygulanması düzgün duruş, sağlıklı bir yaşam ve dingin, huzurlu bir zihin için temel bir ihtiyaçtır.''
Uygulanan duruş teknikleri sayesinde vücuttaki toksinlerin dışarı atıldığını da belirten Manaf, bunun organizmanın canlanmasını sağladığını söyledi. Bu sayede daha enerjik ve rahatlamış hissedildiğini anlatan Manaf, şöyle konuştu:
''İçsel gerginlikten kurtulan sporcular maç veya yarışma öncesi gittikçe artan dışsal gerginlikleri ile daha kolay başa çıkabilir. Asana yapılırken sporcu vücudunu unutmalıdır. Bu şekilde zihinsel denge ve dinginlik kazanılır. Asana uygulamanın amacı kemikleri güçlendirmek, kaslara güç ve esneklik kazandırmak, iç organları sağlam ve aktif tutmak, kan dolaşımını dengelemek, metabolizmayı hızlandırmak, kilo dengesini tutturmak, bağışıklık sistemini güçlendirmek, sinir sistemini sakinleştirmek, sindirim sistemini aktifleştirmek, zihni güçlendirmek, beyni tam kapasitesinde çalıştırmak, vücudu kaplayan biyomanyetik alanı güçlendirmek ve bedenin biyoenerji akımlarını uyumlu bir şekilde çalıştırmaktadır.''
Yoga yapan sporcuların tüm kas sistemi çalıştığı için vücutlarının çok daha esnek ve dayanıklı olacağını bildiren Manaf, yoganın uyum anlamı taşıdığını söyledi. Orijinal yoga sistemi teknikleri sayesinde beden ve zihnin uyum içinde olacağını dile getiren Manaf, sakatlanmaların azalacağını veya sakatlanma sonrası iyileşme sürecinin hızlanacağını savundu.
Yoga Akademi olarak spor kulüpleri ile çalıştıklarını ve bu kulüplerden kendilerine gelen taleplerin başında, maç veya yarışma öncesindeki gece, sporcuların kaliteli bir uyku uyuyabilmesi için hangi teknikleri uygulaması gerektiğine ilişkin soruların geldiğini anlatan Manaf, sporcuların doğru uyku tekniklerini uygulaması ve tüm gün yaptıkları ağır antrenmanlardan sonra doğru bir şekilde derin gevşeme uygulamalarının çok önemli bir gereksinim olduğunu kaydetti.
''Yogik uyku'' sırasında sporcunun derin bir farkındalıklı gevşeme haline daldığını ve bu halde iken tamamen uyanık ve bilinçli kaldıklarını ifade eden Manaf, içsel zeka ve aydınlık bilinçli zihin düzeyine yükseldiği ve bilgelik kaynaklarına ulaşıldığını söyledi. İçsel zekanın, sporcunun günlük çalışmalarda yüzleştiği tüm zorlukların ve soruların çözümlerini içerdiğine dikkat çeken Manaf, ''Yogik uyku esnasında sporcu içsel bilgeliğe daldığında şartlandırıcı negatif kalıpları aşar. Böylece fiziksel ve psikolojik gelişim kendiliğinden gerçekleşir. Yogik uyku uygulanırken gevşeme haline, içe dönüp dış deneyimlerden uzaklaşarak ulaşılır. Bilinç, dışsal farkındalık ve uykudan ayrıldığında çok güçlü bir araca dönüşür ve birçok işlem için kullanılabilir. Tabii ki hafızayı geliştirmek, bilgiyi artırmak, yaratıcılığı geliştirmek veya kişiliği dönüştürmek ve başarıya ulaşmak için de uygulanır'' diye konuştu.