"Türkiye'de Çin'i Yaşayın" etkinlikleri kapsamında dün (18 Ekim) Ankara'daki Hilton Oteli'nde bir forum düzenlendi. Çin ve Türkiye'den uluslararası siyaset ve diplomasi alanından uzmanlar, "Değişen uluslararası düzende Çin ve Türkiye'nin stratejik açıdan birbirlerini tanıyıp işbirliğini geliştirmeleri" teması üzerinde ayrıntılı fikir alışverişinde bulundular.
Foruma Çin'deki araştırma kuruluşlarından ve Türkiye'deki akademik araştırma kuruluşlarından öğretim üyeleri, Orta Doğu Teknik Üniversitesi'ne (ODTÜ) bağlı Konfüçyus Enstitüsü'nden öğretmen ve öğrenciler ile Türkiye'deki Çin kuruluşlarından temsilciler dahil 150 kişi katıldı. Çin Devlet Konseyi'ne bağlı Basın Ofisi Başkan Yardımcısı Wang Zhongwei, Çin'in Türkiye'deki Büyükelçisi Gong Xiaosheng, Türkiye Dışişleri Bakanlığı'ndan müsteşar yardımcısı Fatih Ceylan ile Türkiye Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu USAK Başkan Yardımcısı Kamer Kasım da forumda hazır bulundu. Wang Zhongwei forumda yaptığı açış konuşmasında, son yıllarda Çin ile Türkiye arasında üst düzeydeki ziyaretlerin yoğunlaştırılmasıyla birlikte siyasi güvenin sürekli derinleştiğine, ekonomik ve ticari işbirliğinin hızla genişlediğine, kültürel temasların arttığına, uluslararası ve bölgesel alanlardaki işbirliğinin de giderek pekiştirildiğine işaret etti. Wang, sözlerine şöyle devam etti.
"Çin'in ünlü düşünürü ve eğitimcisi Konfüçyus şöyle demiş: '40 yaşına gelince insan şaşırmaz.' Yani bir insan 40 yaşına girdikten sonra dünyayı gerçekçi ve doğru algılar, temkinli şekilde düşünür, aceleyle hareket etmez. Çin ile Türkiye arasındaki diplomatik ilişkiler de 'şaşmama yaşına' girecek. Bu ilişkiler yeni bir başlangıç noktasında bulunuyor."
3 saatten fazla süren forumda katılımcılar iki ülkenin Orta Doğu ve Orta Asya'daki güvenlik, iklim değişikliği ve bölgesel sorunlardaki işbirliği hakkında bilgi verdiler ve kendi görüşlerini aktardılar.
USAK Asya-Pasifik Araştırmaları Merkezi Başkanı Selçuk Çolakoğlu, iki ülke arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkiler hakkında kendi görüşünü aktardı. Çolakoğlu, yeni yüzyıla girildikten sonra iki ülke arasındaki üst düzey ziyaretlerin arttığını ve bunun siyasi ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi için iyi bir platform sağladığını savundu. Çolakoğlu, özellikle Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 2009'da Çin'e ve kısa süre önce Çin Başbakanı Wen Jiabao'nun Türkiye'ye yaptığı ziyaretler ve bu ziyaretler sırasında imzalanan ikili anlaşmaların ikili ilişkilerin geleceği için zemin hazırladığını vurguladı. Ekonomik ve ticari ilişkilere değinen Çolakoğlu, eski İpek Yolu'nun doğu ile batı uçlarında yer alan Türkiye ve Çin'in şimdi de "Yeni İpek Yolu Projesi" başlatmaları gerektiğine dikkat çekti.
"Çin ile Türkiye arasında Çağdaş İpek Yolu projesinin bir an önce gerçekleştirilmesi hem Türkiye hem de Çin açısından, hem de Orta Asya, Kafkasya hatta Avrupa ülkeleri açısından son derece önemli bir adım olacaktır. Aynı zamanda ticari yolların çeşitlenmesini sağlayıp lojistik anlamda bir katkı da sağlayacaktır. Yine Türk ve Çinli şirketlerin ortak yatırımları da bence bu anlamda stratejik bir adım olacaktır."
Çin'in Orta Doğu özel elçisi Wu Sike, diplomat olarak Türkiye'yi birçok kere ziyaret etmişti. Wu Sike, forumda Çin'in Orta Doğu sorunu hakkındaki politika ve tutumunu aktardı. Wu konuşmasında, Çin ve Türkiye'nin Orta Doğu sorunu konusundaki işbirliğine geniş bir yer verdi.
"Çin ve Türkiye, yeni kalkınan, gelişmekte olan iki ülke, G-20'nin üyesi. Her iki ülkenin gelişme tarihinde benzerlikler sözkonusu. Uluslararası ve bölgesel konularda eşgüdümün ve işbirliğinin güçlendirilmesi, iki tarafın ortak çıkarlarına uygundur. Çin, Türkiye'yle Orta Doğu konusunda eşgüdüm ve işbirliğini güçlendirip, bölge ve dünya barışını korumaya ve ortak gelişmeleri ilerletmeye hazırdır."
Shanghai Uluslararası Sorunları Araştırma Merkezi Başkanı Pan Guang forumda "Shanghai İşbirliği Örgütü'nün(SİÖ) gelişmesi ile Çin ve Türkiye'nin Orta Asya'daki İşbirliği" başlıklı bir konuşma yaptı. Pan, Çin ile Orta Asya ülkeleri arasındaki ilişkiler ve SİÖ'nün işlevleri hakkında bilgi verdikten sonra Çin ile Türkiye arasındaki işbirliğine değindi.
"Orta Asya ülkelerinde bazı işbirliği projeleri geliştirebiliriz, turizm gibi alanlarda birlikte yatırım yapabiliriz. Madencilik ve tekstil gibi alanlar rekabet edilen alan gibi görülüyor, aslında rekabet yapmanın yanı sıra işbirliğini de geliştirebiliriz. İşbirliği ortak kazanç getirir."
Çin Sosyal Bilimler Akademisi'ne bağı Ekonomik ve Siyasi Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Zhang Yuyan, Beijing Üniversitesi'ne bağlı Uluslararası Örgütleri Araştırma Merkezi Başkanı Zhang Haibing ve Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Bahadır Pehlivantürk'ün de aralarında bulunduğu konuşmacılar da Çin ile Türkiye'nin G-20, iklim değişikliği ve güvenlik gibi konulardaki işbirliği hakkında kendi görüşlerini aktardılar, soruları yanıtladılar.
Forumun bitiminde Çin Devlet Konseyi Basın Ofisi Başkanı Wang Zhongwei, Ankara Üniversitesi, ODTÜ, Jale Tezer Koleji ve USAK'a Çin kültürüyle ilgili kitaplar hediye etti. Jale Tezer Koleji'den öğrenciler Çince selam söylediler.
"Bir dakikalık bir konuşma yapmasını istiyorum, öğrencilerimden Elçin sizinle konuşacak, Çince konuşacak. Hepinizeçok teşekkür ediyorum."
Küçük Öğrenci Elçin de Çince olarak şunları söyledi:
"Çince öğrenen bir öğrenciyim. Çin'i çok seviyorum, hepinize çok teşekkür ederim."