Tibet'in Shigatse kentinde bulunan Tashihunpo Tapınağı'nda rahipler sabah 5:30'da kalkıp 3 saat süreyle Budist dualar okuyor. 69 yaşındaki rahip Tsering Dorje, 10 yaşında tapınağa geldikten sonra, yıllarını her sabah dua okumakla geçirdi.
Tashihunpo Tapınağı, Tibet Budizimi'nin Gelu Kolu'na mensup iki Yaşıyan Buda'dan biri olan 4. Panchen'den sonraki Panchen'lerin kaldığı yer. 50 yılı aşkın süre önce tapınakta 5 bin Budist rahip bulunuyordu. Rahip Tsering Dorje, eski günleri şöyle hatırlıyor.
"Tapınağa ilk geldiğim günlerde 5 binden fazla Budist rahip bulunuyordu. O sırada 10. Panchen'in 'Panchen' unvanının onaylanması dolayısıyla görkemli bir tören düzenleniyordu."
Tibet'te demokratik reformun gerçekleştirilmesinden önce tapınaktaki her şey Yaşıyan Buda ve üst düzey rahipler tarafından kararlaştırılıyordu; sıradan rahiplerin ise söz hakkı yoktu.
1959 yılından sonra Tashilhunpo Tapınağı'nda Demokratik Yönetim Komitesi kuruldu ve üyeleri bütün Budist rahiplerin katıldığı oylamayla seçildi. Böylece tapınaktaki işler için komite toplantısında karar alınmaya başladı. Komite üyeliğine seçilen Tsering Dorje de tapınaktaki tarihi eserlerin korunması ve onarılması çalışmalarına katılmaya başladı. Tsering Dorje şu an komiteye bağlı tarihi eserler grubunun yetkilisi olarak, tapınakta başlatılan yeni onarım çalışmasına katılıyor.
"Tapınağımızdaki onarım çalışmaları kapsamında 12 proje yürütülüyor. Önce tapınaktaki salonların duvarlarında, kirişlerinde ve duvar resimlerinde görülen zarar durumunu tespit ettik, daha sonra onarım başlattık. Üstelik tapınaktaki gümüş eşyalar, Thangka, porselen ve pagodalar için de koruma çalışması yapıldı. Onarım projeleri bu yılın başlarında başlatıldı."
Edinilen bilgiye göre, bu defaki büyük çaplı onarım 2 yıl sürecek. Bunun için devlet tarafından 130 milyon yuanlık harcama yapılacak. Onarım, tapınağın mimari özelliklerinin korunması şartıyla yapılacak.
Tashilhunpo Tapınağı, onarım yapılan tek tapınak değil. Şu sıralarda Jokhang, Drepung ve Sakya tapınaklarında da benzer onarımlar yapılıyor.
Tsering Droje gibi Budizm öğretilerine özen gösteren geleneksel rahiplerden farklı olarak, Tashilhunpo Tapınağındaki genç rahip Dawa Tsering'in yaşamı çok daha "modern". 29 yaşındaki Dawa Tsering, 10 yıl önce rahip oldu. Tapınağa gelmeden önce birkaç yıl okuma tecrübesi olan Dawa Tsering, inanclı olduğu için Budist rahip olduğunu dile getirdi.
"Rahip olmak benim kendi seçimimdir. Budist öğretilerini okumayı çok seviyorum, tabii bilgileri ve bilgisayar kullanmayı da seviyorum."
Dawa Tsering'in hedefi, Budizm öğretilerini öğrendikten sonra daha üst düzey rahip rutbesine sahip olmak. Ancak hedefine ulaşmak için hobilerinden vazgeçmedi. Dawa Tsering'in bir cep telefonu var, her gün arkadaşlarına Çince ve Tibetçe kısa mesajlar gönderiyor veya konuşuyor. Dawa Tsering, bilgisayar ve ceptelefonunun dini hayatını az da olsa etkilediğini, ancak genel olarak faydasının daha çok olduğunu söyledi.
Eskiden Tibet'te siyaset ile dini birleştiren rejim yürürlükteyken, üst düzey Budist rahipler hem dini etkiye sahipti, hem de yönetici tabakaya mensuptu. Bunun yanı sıra büyük miktarda arazileri ve köleleri olan tapınaklar, belli aralıklarla kölelerden gıda, tereyağ ve yem alırdı.
Tibet'te demokratik reformun uygulanmasıyla, eski sistem kaldırıldı, tapınakların sahip olduğu araziler kölelere dağıtıldı. Şimdi Tibet'teki tapınakların işleyişi, kendi varlıkları ve rahiplerin üretimiyle sağlanıyor.
Tibet'in Lhoka bölgesinde bulunan Trandrunk Tapınağı'ndaki Budist rahip Nyima Tsering, tapınağın işleyişinden sorumlu.
"Eski tapınaklardaki Budist rahipler başka bir sosyal tabakaydı. Rahiplere hükümet tarafından araziler verilirdi. Şimdiki durum farklı; her tapınak kendi gücüyle ayak duruyor. Bu da iyidir. Rahipler sıradan vatandaşlarla daha kolayca kaynaşabilir."
Nyima Tsering, son yıllarda Tibetli halkın yaşamı giderek daha zenginleştiği için, tapınaklara yapılan hibelerin de çoğaldığını, ayrıca devletin de ödenek ayırdığını, bu nedenle Budist rahiplerin yaşam koşullarının büyük ölçüde iyileştiğini belirtti.
Ngari bölgesindeki Chorgor Tapınağı'ndaki başrahip Losang Sanden'in daha açık bir düşüncesi var. Losang Sanden, bir maden suyu şirketi kurdu ve 30 kişiye istihdam olanağı sağladı. Losang Sanden, tapınakların tamamen halkın yardımlarına bağlı kalmaması ve halka yük olmaması, tersine kendi güçleriyle halka yarar sağlaması gerektiğini söyledi. Ayrıca Tibet Budizmi'nin dış dünyayla geniş kapsamlı temaslar kurması, sosyal gelişmelere ayak uydurması ve topluma katkıda bulunması gerektiğinin altını çizdi.