Boao Asya Forumu 2014 Yılı Konferansı, Çin'in Hainan kentinde kurulu daimi Boao Merkezi'nde yapıldı. Forum'da gelişmekte olan ülkelerin, özellikle de Asya ülkelerinin sorunlarına odaklanıldı. Konferansın konusu, "Asya'nın Yeni Geleceği: Yeni Büyüme Etkenlerinin Belirlenmesi" biçimindeydi.
Toplantıya Çin Başbakanı Li Keqiang, Avustralya Başbakanı Tony Abbot, Güney Kore Başbakanı Chung Hong -won ile Rusya, Pakistan, Kazakistan, Namibya, Laos ve Vietnam dahil olmak üzere dokuz ülkeden liderler katıldı.
Boao Forumu'nda, Batı'nın Davos toplantıları gibi siyaset, iş dünyası ve bilim insanlarının katılımıyla tartışmalar yapılıyor. Fikir birliğine dayalı düşünceler, bakış açıları geliştirilmesi amaçlanıyor. 2014 konferansında da Asya, Asya'nın tüketici pazarının yükselişi, değişen küresel tedarik zincirinde finans sisteminin ve ticaretin yeniden şekillendirilmesi gibi konularda 58 panel düzenlendi.
Forumda Asya ekonomisinin entegrasyonunun yanı sıra Çin'in ekonomik reformları da en çok konuşulan konular oldu. Zira Çin ekonomisinin yarattığı fırsatlar, Asya ekonomileri için büyük umut kaynağı.
Çin Başbakanı Li Keqiang, Boao Konferansı'nın açılış töreninde yaptığı konuşmada, Çin'in, Asya Altyapı Yatırım Bankası kuruluş çalışmalarını hızlandırmaya hazır olduğunu söyledi. Başbakan Li, Asya içinden ve dışından ilgili taraflarla görüşmeleri yoğunlaştırıp, bankanın en kısa zamanda resmen kurulması çağrısı yaptı.
Cumhurbaşkanı Xi, APEC'te gündeme getirmişti
Cumhurbaşkanı Xi Jinping, geçen yıl Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Teşkilatı APEC'in 21. Liderler Zirvesi'nde aynı konuyu gündeme getirmişti. 7-8 Ekim günlerinde, Endonezya'nın Bali Adası'nda yapılan Zirve'de Xi Jinping, Çin'in bölgesel altyapı inşasında önemli rol üstlenme kararını ifade etti. Xi, "Çin, altyapı yatırımları için yatırım ve finansman kanalları kurup geliştirmek için hazırdır" dedi.
Asya Yatırım Bankası, giderek önem kazanıyor. Konunun Boao Asya Forumu'nda yeniden gündeme gelmesi bundan. Güvenli ve etkili bir mali işbirliği mekanizmasının Asya çapında tüm ekonomilerin altyapılarını iyileştirmelerine, potansiyel ekonomik risklerle başa çıkmalarına yardımcı olacağı belirtiliyor. Sermaye tabanı ve zengin deneyimi ile Çin'in, altyapı inşasında büyük bir rol oynayabileceği vurgulanıyor.
Asya Yatırım Bankası'nın, ilgili devletler, girişimler ve özel fonlar tarafından kurulması öngörülüyor. Çin'in bu kuruluşa katkısının nispeten büyük olması bekleniyor. Asya çapında finansal istikrarı teşvik etmek için ortak bir döviz rezervi sisteminin kurulması da öteden beri gündeme getiriliyor. Çin Maliye Bakanı Lou Jiwei, 20 Eylül 2013 tarihinde Bali'de yapılan APEC maliye bakanları toplantısında, dış şok riskiyle karşı karşıya olan ekonomileri desteklemek için bir "çok taraflı döviz takas sisteminin" kurulabileceğini söylemişti.
"Asya'nın geleceğini belirleyecek iki şey"
Asya Kalkınma Bankası Başkan Yardımcısı Stephen P. Groff, Boao Asya Forumu'nu değerlendirirken, "Asya'nın geleceğini belirleyecek iki şeyin, mali reformun derinleştirilmesi ve Asya ekonomilerinin entegrasyonu" olduğunu söyledi. Asya çapında ekonomik işbirliğinin derinleştirilmesi ise Asya içinde ticaretin ve finansal olanakların artırılmasına bağlı.
Stephen P. Groff, finansal işbirliğinin derinleştirilmesinin, bölgenin zenginliklerini gelişmiş ülke hazinelerine transfer etmek yerine bölge içinde tutmak, Asya'da üretken yatırımlara dönüştürmek anlamına geldiğini vurguladı. Zira, sermaye ihtiyacı içindeki gelişmekte olan ülkeler, yıllarca sıcak paraya ödedikleri faizlerin yükü altında ezilmiş, o faizler gelişmiş Batı ülkelerinin hazinelerine akmıştı. Gelişmekte olan ülkeler şimdi o sıcak paranın dünya çapında azalması nedeniyle yeniden sıkıntıya düştü.
Forumun genel sekreteri Zhou Wenzhong, toplantı öncesinde yaptığı basın açıklamasında "2014 yılı, Asya ve gelişmekte olan ekonomiler için kritik bir dönemdir" dedi. İşte, Forum'a konu olan, "yapısal reform yoluyla yeni büyüme motorları aramak" bu bakış açısıyla belirlenmişti.
"Gelişmiş ülkeler, yeniden lokomotif olmaya çalışıyor"
Batılı ülkeler ekonomilerini hızla toparlarken, gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerinde, son yıllarda büyük bir gerileme yaşandığına dikkat çekiliyor.
Çin Çağdaş Uluslararası İlişkiler Enstitüleri Siyasi Çalışmalar bölümünden araştırmacı Han Liqun, gelişmiş ülkelerin ekonomik iyileşmeyi hızlandırmak için son yıllarda finansal, mali, parasal ve endüstriyel bir dizi reform uyguladığını belirtiyor. 8 Nisan günü China Daily gazetesinde yayımlanan yazısında Han Liqun, Batı'nın, şiddetli küresel rekabette olumlu bir konuma yükselmek için reformların yanı sıra bir ticaret ve finansal işbirliği mekanizması da oluşturduğunu savunuyor. Han Liqun, şöyle diyor:
"Şu anda gelişmiş ülkeler, özellikle Amerika Birleşik Devletleri (ABD), tam bir ekonomik toparlanma yolunda. ABD liderliğinde gelişmiş ülkeler, krize müdahale ve ekonomik büyüme teorileri konusunda bir dizi yeni küresel ekonomik yönetişim çerçevesi şekillendirmektedir. Batı'da giderek yaygınlaşan bakış açısına göre, gelişmiş ülkeler, yakında yeniden dünya ekonomisinin lokomotifi olarak hareket etme konumuna yükselebilir."
Buna karşılık, gelişmekte olan ülkelerin ekonomik gelişiminde son yıllarda büyük bir gerileme yaşandı. Endüstriyel büyüme yavaşladı, enflasyon yükselişe geçti, para ve sermaye çıkışları hızlandı. Bütün bunlar, bir bütün olarak gelişmekte olan ekonomilerde sürekli bir ekonomik yavaşlamaya neden oldu. Han Liqun, eşgüdümlü ve dengeli kalkınmanın görmezden gelinmesinin, aşırı ekonomik büyümeye öncelik verilmesinin de yavaşlamada etkili olduğunu belirtiyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Gelişmekte olan ülkelerin izlediği stratejinin, uzun vadede sürdürülemez olduğu anlaşılmış, giderek büyüyen sosyal sorunlar, ulusal kalkınmanın önünde engel oluşturmaya, büyük belirsizlikler yaratmaya başlamıştır. Gelişmiş ekonomilerin güçlü kurtarma politikalarının baskısı, yeni kalkınmakta olan ülkelerin önünde darboğazlar yaratmaktadır. Kalkınmakta olan ülkeler acilen, geniş kapsamlı reformlarla, yeniliklerle, dünya ekonomisinin yeni büyüme dönemini yakalamaya bakmalıdır."
Shanghai STB öncülük edebilir
Başbakan Li Keqiang, Boao Asya Forumu açılış konuşmasında Shanghai Setbest Ticaret Deneme Bölgesi'ni de gündeme getirdi. Shanghai STB'nin yararlı bir deneyim olduğunu ve yaygınlaştırılacağını belirten Li Keqiang, bu deneyimin yarattığı olanakları şöyle sıraladı: pazar erişimini genişletmek, iş ortamını geliştirmek, sosyal yaratıcılığı teşvik etmek ve piyasa beklentilerini istikrara kavuşturmak.
Başbakan Li, Çin ekonomisine ilişkin olarak geleceğe güvenle baktıklarını, tüm olası risklerle başedebileceklerini anlattı. Li Keqiang, konuşmasında "Dışa açılma politikalarında yeni, yüksek düzeyli bir atılım yapacağız" dedi. Li, sermaye piyasası dahil hizmet sektöründe açılımın, bu atılımın önemli bir parçası olacağını belirtti. Li Keqiang, Shanghai ve Hong Kong borsaları arasında bir bağlantı mekanizması kurmak için çalıştıklarını da vurguladı.
Gelişmekte olan ülkelerin sorunlarının çözümü, kendi aralarındaki ticarette ve yatırımda serbestliğin ve açıklığın sürdürülmesinden geçiyor. Uzmanlar, Çin'in, Shanghai'da kurulan Serbest Ticaret Deneme Bölgesi gibi uygulamalarla, bölgesel çapta ticaretin ve yatırımların önündeki kısıtların kaldırılmasına öncülük edebileceğini söylüyor.
"Kendi kalkınma modelimizi belirleyelim!"
Boao Forumu, son yıllarda sürekli gelişti. 2001 yılında kurulan Bo'ao Asya Forumunun amacı, Asya ülkeleri arasında kalkınmada işbirliği sağlamaktı. Geçen yıl, Asya sınırları aşıldı. Foruma, beş kıtadan liderler, işadamları ve uzmanlar katıldı. O nedenle şimdi Boao Asya Forumu denince, gelişmekte olan ülkeler platformu akla geliyor.
Asya'daki ve giderek beş kıtadan gelişmekte olan ülkeler arasında işbirliği yapmanın koşullarından biri, fikir birliği oluşturmak. "Yeni Büyüme Etkenlerinin Belirlenmesi" başlığı da forumun tartışma platformu oluşuna işaret ediyor. Hükümetler, işletmeler ve akademi çevreleri için düzeyli bir iletişim kanalı olan, gayri resmi işbirliği platformu Boao Asya Forumu artık resmi işbirliği için bir platform olmaya aday görülüyor.
Çin Çağdaş Uluslararası İlişkiler Enstitüleri Siyasi Çalışmalar bölümünden araştırmacı Han Liqun, gelişmekte olan ülkelerin kendi kalkınma modelini belirlemesi gerektiğini söylüyor ve ekliyor:
"Bu, 'Washington Mutabakatı' ile 'Beijing Modeli' arasında bir seçim yapmak anlamına geliyor. Bu gelişmekte olan ülkelerin yeni kurumlar kurmaları, o kurumlara uygun ayarlamalar veya düzenlemeler yapmaları anlamına geliyor. Boao Forumu gibi açık bir platform, gelişmekte olan ülkelerin kendi kalkınma modelleri hakkında konuşmaları için uygun bir ortam. Yükselen ve gelişmekte olan ülkelerin ortak bir yönelimi, uluslararası bir yönetişim mekanizması, bir ticari kurumlaşması, bir mali ve parasal işbirliği mekanizması olmalıdır."
Son olarak belirtmek gerekir ki bölgesel ekonomik işbirliği, siyasi istikrar koşullarında gelişebilir. Çin Başbakanı Li Keqiang da konuşmasında buna vurgu yaptı ve şöyle dedi: "Barış ve istikrar için bölgesel güvenlik işbirliği çerçevesi üzerinde görüşbirliğine varmak, bu çerçeveyi aktif bir çabayla tamamlamak gerekir."