Global Times gazetesi Ulusal Halk Meclisi toplantısı çerçevesinde çok uluslu şirketlerin tepe yöneticilerine 2014 beklentilerini ve planlarını sordu. Şirket yöneticileri, gelecek planlarını tüketim artışı beklentisi üzerine kuruyor.

Honeywell China'nın Başkanı Stephen Shang, Çin'de devam eden hızlı kentleşmeye ve bunun yarattığı büyük toplumsal ve ekonomik dönüşüme dikkat çekiyor. Stephen Shang, Çin'in karşı karşıya olduğu en büyük zorluğun, bu görülmemiş kentleşme ile başa çıkmak olduğunu söylüyor. 2014'te hangi reformlara öncelik vermek gerektiği sorusunu ise şöyle yanıtlıyor:

"Kentleşme; özellikle ekolojik bozulma, trafik ve enerjide artan talebin karşılanması, enerji güvenliğinin sağlanması sorunlarını büyütmektedir. Çin hükümeti, sürdürülebilir yatırımı teşvik edecek, daha önemlisi, ilgili kanun ve yönetmeliklerin uygulamasını geliştirecektir. Finansal kuruluşların, ilgili işletmelere destek platformlarının ve kanallarının geliştirilmesi gerekir."

Geçen yıl Honeywell, zorlu makroekonomik koşullara rağmen Çin'de çift haneli büyümeye devam etmiş; Amerika Birleşik Devletleri'nin ardından Çin Honeywell'in en büyük pazarı haline gelmiş. Honeywell China'nın Başkanı Stephen Shang, bu büyümede en büyük etkenin, Çin'de yaşanan hızlı kentleşme olduğuna dikkat çekiyor. Şirket Başkanı, 2014 yılının da parlak geçeceğinden umutlu; şöyle konuşuyor:

"Honeywell'in önümüzdeki beş yıl boyunca Çin'de iş genişlemeye devam edeceğinden eminim. Yerel olarak geliştirdiğimiz yeniliklerden gurur duyuyorum. 2013 yılında, Çin'de 500'den fazla yenilik yarattık ve 90 patent aldık."

"Taşımacılıkta büyük potansiyel"

Maersk China'nın Yöneticisi Jens Eskelund, Çin'in izlediği tüketime dayalı büyüme modelinin, iş alanları olan konteyner taşımacılığında büyük potansiyel yarattığını belirtiyor. Eskelund şöyle konuşuyor: "Biz hâlâ Çin'de büyük fırsatlar görüyoruz. Ticarette artık geçmiş yıllardaki çift haneli yüzdelere ulaşılamasa bile, mutlak anlamda büyüme önemli olacaktır."

Eskelund, "Önümüzdeki beş yıl, şirketiniz Çin piyasasında büyümeye devam eder mi" sorusunu ise şöyle yanıtlıyor: "Kesinlikle! Çin Maersk Line'nin en büyük kargo merkezi. Tüketim odaklı ekonomiye kademeli geçiş çabaları bizim için büyük fırsatlar sunmaktadır. Çin'de işlerimizi genişletmeyi planlıyoruz."

"Büyümenin devam edeceğinden eminiz"

PWC China'nın Yönetici Ortağı David Wu, "Kaynak tahsisinde piyasanın belirleyici bir rol oynamasına izin verilmesi, ekonominin bütün sektörlerini etkileyecektir. Artan rekabet ve sermaye piyasalarına erişimin geliştirilmesi, yenilikçi ve girişimci işletmeler için daha iyi koşullar yaratacak" diyor. Devlete ait işletmelerde yönetimin "özerkleştirilmesini" savunan David Wu, iflas sisteminin geliştirilmesi, hükümetten KİT'lere örtülü kredi garantilerinin "terbiye edilmesi" gerektiğini söylüyor. David Wu şöyle konuşuyor:

"Biz Çin ekonomisinin büyümeye devam edeceğinden eminiz. Son derece karmaşık, sürekli değişen ve gelişen koşullarda Çin şirketleri, yurt içinde ve yurt dışında rekabet ediyorlar, hızla değişiyorlar. Şirketimiz de yüksek kaliteli profesyonel danışmanlık hizmetiyle piyasada iyi bir konuma sahiptir."

Kabul gören bir şirket olmak istiyor

Alstom China Başkanı Gao Yan, Çin'in açmazları hakkındaki görüşlerini şöyle ifade ediyor: "Çin 30 yıllık olağanüstü ekonomik kalkınmanın ardından sınırlı kaynaklar, çevresel yükler ve artan işçilik maliyetlerinin getirdiği sorunlarla karşı karşıya. Ama hükümetimizin bu konularda büyük atılımlar yaptığını görüyorum. Çin gözünü 2014 yılında reforma ve istikrarlı ekonomik büyümeye dikti. Ayrıca, hükümet büyümede kalite, kamu refahı ve çevre koruma için sürekli çabalıyor."

Alstom'un Çin'de 30 kuruluşu ve yaklaşık 9 bin çalışanı var. Gao Yan, "Bizim için riskler, aşırı kapasite ve şiddetli rekabettir. Sektörde daha fazla yerelleşmeyi, uzun vadeli ortaklıklar kurmayı, uyarlanmış ürün portföyü yaratmayı, araştırma ve yenilik geliştirme yoluyla ayaklarımızı Çin'e daha sağlam basmayı hedefliyoruz" diyor.

Gao Yan, yerel pazarları ve müşterilerin özelliklerini tanımanın, Çin'de yabancı bir şirket için zorunlu olduğunu belirtiyor. Alstom da ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınmasına gerçek katkılar yapan, hükümet, müşteriler, piyasa ve kamuoyu tarafından kabul gören bir şirket olmak istiyor. Gao Yan, sözlerini şöyle sürdürüyor:

"Çin dünyanın en hızlı büyüyen, en geniş gelişmekte olan piyasasıdır, bu konumunu da sürdürecek. Çin güvenilir bir ortak olduğunu kanıtlamıştır, küresel ekonominin geleceğini temsil etmektedir. Hızlı ekonomik gelişme, Çin'de en ileri teknolojilere, kaliteye, en iyi standartlı çözümlere artan bir talep yaratacak; Alstom gibi şirketler için de çok büyük iş fırsatları sağlayacaktır."

"Gelirler artacak, tüketim gelişecek"

Cargill China Başkanı Robert Aspell, "Çin, ekonomisini yeniden dengelemek için çok yönlü bir çaba içinde" diyor ve ülkenin içinde bulunduğu durumu şöyle değerlendiriyor: "Çin, içerde iç tüketim odaklı büyüme altyapısı ile deplasmanda çok yoğun bir sermaye yatırım büyümesini yeniden düzenlemeye odaklandı. Küresel ekonomide yavaşlama ile karşı karşıyayken içerde sosyal, çevresel ve ekonomik sorunları çözmek, geçiş dönemini yönetmek ve istikrarsızlıkları önlemek zorunda. Reformlarda 'kır-kent ilişkileri entegre sisteminin' kuruluşunu hızlandırmanın kilit önemde olduğunu düşünüyorum. Böyle bir ekonomik yeniden yapılanma, tarımsal olarak yönetilmesi gereken birçok önemli endişeleri, modernleşmeyi, tarım dışı ekonomik kalkınmayı, çevre sorunlarını beraberinde getirmektedir."

Çin Komünist Partisi 18. Merkez Komitesi Üçüncü Oturumunda alınan "kaynak tahsisinde devlet fonksiyonlarını azaltma ve piyasanın belirleyici rolünü artırma" kararı için Robert Aspell, "Çok cesaret verici" yorumunu yapıyor ve şunları ekliyor: "Yani, temelde reformların bizim için şeffaf, adil, sağlıklı ve sürdürülebilir bir iş ortamı sağlayacağını umuyoruz. Bu bizim için bir fırsat; böylece en iyi teknolojileri ve yönetim sistemlerini Çin'e aktarmaya devam etmemizde anahtar rol oynayacak."

Kentleşme bir başka fırsattır. Robert Aspell, "Güvenli, yüksek kaliteli ve besleyici gıda için artan talep, Çin'deki büyümeyi destekleyecek önemli ve geri dönüşü olmayan bir eğilim. Çin halkının gelirleri artmaya devam edecek, diyetler örneğin proteinin artan tüketimi ile gelişmeye devam edecektir" diyor ve şunları ekliyor:

"Çin'e 1974 yılında giren Cargill'in şimdi ülke çapında 50'den fazla tesisi ve 8 bin çalışanı var.Çin ihracata dayalı büyümeden iç tüketim odaklı büyümeye geçiyor. Çin'de yatırım stratejimiz, büyük ölçüde Çinli müşterilerin ihtiyaçlarına odaklı olmaya devam edecek."

Yükselen maliyetler, iş de yaratacak

Dow Corning Greater China'nın Başkanı Jeremy Burks "Tüketici güvenini sağlamak ve ekonomik büyümeyi tüketime dayandırmak, yaşam seviyesini iyileştirmek için anahtardır. Çevreyi de geliştirecektir" diyor. Burks'a göre yükselen maliyetlerin verimlilik ve büyüme ile telafi edilmesi gerekiyor. Yükselen maliyetler herkes için risktir ama Dow Corning Greater için pek öyle değil. Burks, "Artık daha fazla müşterinin verimlilik hedeflerine ulaşmak için şirketlerine başvurduğunu" belirtip ekliyor: "Bu bizim için muhteşem bir fırsattır."

Jeremy Burks, Dow Corning'in dünya standartlarında teknoloji yatırım, üretim, uygulama timlerinin, ticari uzman ekiplerinin, şirketlerin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarını karşılamak için hazır olduğunu belirtiyor.

"Stratejimiz, Çin ile uyumlu"

Caterpillar Başkan Yardımcısı ve Çin bölümünün Başkanı Qihua Chen, şirketinin Çin stratejisinin, Çin'in ekonomik dönüşümü ile uyumlu olduğunu söylüyor ve şöyle konuşuyor: "Caterpillar, inşaat ve madencilik ekipmanları, dizel ve doğal gaz motorları, endüstriyel gaz türbinleri ve elektrikli-dizel lokomotif alanında dünyanın önde gelen üreticilerinden." Qihua Chen'e göre Caterpillar, Çin'in altyapı gelişimini, enerji üretimini ve kaynak kullanımını destekleyerek olumlu bir rol oynamıştır.

Caterpillar'ın Çin stratejisi uzun vadelidir. Qihua Chen, "Biz Çin'in yeni ekonomi politikalarının sürdürülebilir büyümeyi sağlayacağına inanıyoruz. Yeni kentleşme, kentsel - kırsal entegre kalkınma, sanayi geliştirme ve yeşil enerji alanlarında Caterpillar'ın da Çin'e katkı yapacağını düşünüyoruz" diyor.

"Reformların tarımda yoğunlaşmasını bekliyoruz"

Monstanto China'nın Başkanı Thierry Boyer, "Çin, dünyanın en büyük tarım ülkelerinden biri ve ikinci büyük tohum pazarıdır" diyor. "Ancak tarım Çin'de dört alan; sanayileşme, bilgi teknolojileri, kentleşme ve tarımsal modernizasyon arasında en zayıf olandır. Yine Çin tarım sektörü, artan nüfus ve gıda talebi, ekilebilir arazi ve doğal kaynak kullanımı, özellikle su ve iklim değişikliği gibi ciddi sorunlarla karşı karşıya."

Boyer'e göre bu nedenle, sürdürülebilir gıda güvenliğinin sağlanması, Çin'in uzun vadeli öncelikli hedefi olacaktır. Gıda güvenliğinin 2014 yılının bir numaralı ekonomik kalkınma hedefi olarak tanımlanmasının nedeni budur. Boyer, "Bu nedenle, reformların tarım alanında yoğunlaşmasını bekliyoruz" diyor.

1923 yılından bu yana Çin'de yapılanmış olan Monsanto, 1996 yılında pamuk üretiminde yeni teknolojileri ülkeye getirerek verimin artmasına katkıda bulunmuş. Monsanto şimdi, Çin Ulusal Tohum Grubu ve Uluslararası Tohum şirketiyle, hibrid mısır üretiminde ortak girişime odaklanmış. Boyer şöyle konuşuyor:

"Çin'de 34 milyon hektar alanda melez mısır ekimi yapılıyor, 5 milyon tondan fazla ithal ediliyor ve talebin artması bekleniyor. Monsanto yüzde 100 tarım şirketidir. Biz kesinlikle Çin'de işimizi büyütmek için çalışıyoruz. Monsanto Çin'de tercih edilen bir iş ortağı olmak istiyor."