Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ikinci yurtdışı ziyaretini Latin Amerika'ya yaptı. Bu seçim, değişen uluslararası dengede Latin Amerika'nın rolü ve etkisi konusunda, yeni Çin hükümetinin değerlendirmelerinin bir işareti olarak yorumlanıyor.
Çin'in Latin Amerika'ya ilgisi elbette yeni değil. Geçen yıl yine haziran ayında, "Çin, ABD'nin arka bahçesini fethediyor" demiştik. Bu yıl Çin, Latin Amerika'daki bahçeyi genişletip, eskilerine de yeni ağaçlar dikmeye başladı.
Son on yılda Çin'in bölgeyle olan ticareti, yatırımları ve bölge ülkeleriyle ekonomik işbirliğinin boyutları hızla büyüdü. Latin Amerika ülkeleri için en önemli ihraç pazarı olan ABD'nin yerini artık Çin alıyor.
Peru Maliye Bakanı Luis Miguel Castilla'nın şu sözleri de hatırlanmaya değer: "İşin gerçeğini söylemek gerekirse, her gün küçük bir mum yakıyorum ve Çin'in büyümesinin yavaşlamaması için tanrıya dua ediyorum!"
Ticaret 17 kat arttı!
Son 10 yılda ne mi oldu? ABD ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ticaret iki kat arttı. Ama aynı dönemde Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ticaret, 17 kat büyüdü. Geçen yıl, Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ticaret hacmi yüzde 8,16 oranında artarak 261 milyar 200 milyon dolara ulaştı. Çin'in bölge ülkelerine yaptığı doğrudan yatırımlar da hızla büyüyor.
Yine de bir bütün olarak, ABD hâlâ bölgenin en büyük ticaret ortağı konumunda. Ancak Çin'in ABD'nin bölgedeki konumunu elinden alması, sadece bir zaman meselesi.
Çin şimdi Arjantin, Brezilya, Şili ve Peru'nun en büyük ticaret ortağı konumunda. Ayrıca, Şili, Kosta Rika ve Peru ile serbest ticaret anlaşmaları imzalanmış durumda. Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, son gezisinde Kosta Rıka'dan sonra Meksika'ya geçti. Xi, 5 Haziran günü Meksika Senatosu'nda yaptığı konuşmada, Meksika ile ticari ilişkilerin güçlendirilmesi konusunda Çin'in görüşlerini anlattı. Xi Meksika liderleriyle yol haritası belirleyeceklerini bildirdi.
"Başımızın tacı!"
Latin Amerika ve Karayip ülkeleri, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağımlılıklarını azaltmak için Çin ile işbirliği yapmak istiyorlar.
Latin Amerika ve Karayip Siyasi Partiler Daimi Konferansı Genel Sekreteri Jose Rivera Banuet, Çin'den Latin Amerika'ya gelecek yatırımlar ve ortak girişimler "başımızın tacıdır" dedi.
Meksikalı Rivera "ABD ile ticaret, toplam ticaretimizin yüzde 85'ini oluşturuyor. Ekonomisini çeşitlendirmek Meksika için çok önemli. Çin, dünyanın en dinamik ekonomisi olduğu için Çin, ideal bir ortak olacak" dedi.
Rivera, Çin'de yapılan, "Güzel Asya'da Yeşil Kalkınmayı Birlikte Teşvik Edelim" konulu, Asya Siyasi Partiler Uluslararası Konferansı 2013 özel toplantısına katıldı. Toplantıda gözlemci olarak Latin Amerika ve Karayip Siyasi Partiler Daimi Konferansı'nı temsil eden Rivera, Cumhurbaşkanı Xi'nin Latin Amerika ziyaretini coşkuyla karşıladıklarını belirtti. Meksika ile Çin arasında bir dizi işbirliği anlaşmaları imzlanacağını hatırlatan Rivera, şöyle konuştu:
"Olası bir serbest ticaret anlaşması konusu da liderler arasında ele alınacak. Ayrıca, iki tarafın iklim değişikliği gibi küresel sorunlarla başa çıkmak için birlikte çalışması planlanıyor."
Meksika Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto, Nisan ayında Çin'i ziyaret etmiş ve Boao Asya Forumu yıllık toplantısına katılmıştı.
"Dengesizlik, ciddiyetle ele alınmalı"
Rivera büyük ilerlemelere rağmen, ticaret dengesizliği sorununun ciddiyetle ele alınması gerektiğini söyledi. Rivera, "Sorun Latin Amerika ülkelerinin Çin'e katma değeri yüksek teknoloji ürünleri satabilmesidir, sadece hammadde değil" dedi.
Rivera Çin ve Meksika arasında yapılacak ortak girişimlerin, büyük ABD pazarına kolay erişim dikkate alındığında çok kârlı olabileceğini vurguladı. Rivera, "Meksika'nın ABD ile bir serbest ticaret anlaşması var. Bu sayede Meksika ürünleri tarifesiz olarak ABD'ye giriyor. Bu nedenle, Meksika'da Çin ile birlikte ortak üretim girişimleri, bir kazan-kazandır işbirliği olacak" dedi.
Atılmamış daha çok adım var
Çin-Latin Amerika işbirliğini geliştirmek için atılmamış daha çok adım olduğuna dikkat çekiliyor. Latin Amerika'da Çin yatırımlarının artırılabilmesi için, her iki tarafın farklı beklentilerinin ve çıkarlarının dengelenmesi, bu amaçla daha ayrıntılı politikalar geliştirilmesi gerekiyor.
Çin, ekonomik değişim ve dışişleri açısından Latin Amerika ile önemli bir stratejik ortak haline gelmiş durumda. Asya-Pasifik ve Ortadoğu gibi diğer bölgelerle karşılaştırıldığında, Latin Amerika, uluslararası dengede ağırlıklı bir konumda görülmüyor. Bununla birlikte, uluslararası ilişkilerde Latin Amerika'nın öneminin "bir sonraki turda" artacağına dikkat çekiliyor.
Daha da önemlisi, Latin Amerika artık ABD hakimiyetindeki Batı yarıküreyle kısıtlı, ancak dünyanın geri kalan gelişmekte olan ekonomileriyle yakın ilişkiler geliştiriyor.
Ancak politika, koordinasyon ve uygulamalar açısından zorluklar yaşandığına, Çin ile Latin Amerika arasındaki ikili ilişkinin yol haritasının çizilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.
Bu arada ABD de, Latin Amerika'daki nüfuzunu yeniden kazanmak için çalışıyor. Çinli uzmanlar, Çin ile ABD arasında yeni model bir ilişki kurulacaksa, bu ilişkinin kaçınılmaz konularından birinin Latin Amerika olduğunu vurguluyorlar.
8 Haziran 2013