Yaz Davos'unda konuşan Başbakan Li Keqiang, Çin ekonomisinin sert iniş yaşamayacağını vurguladı.
Tianjin'de yapılan ve Yaz Davosu olarak bilinen Yeni Şampiyonlar Yıllık Toplantısı'nın açılışında iş ve politika çevrelerinden davetlilere hitap eden Li Keqiang, "2016 yılı için ortaya koyduğumuz sosyal ve ekonomik kalkınma hedeflerine ulaştırabiliriz. Çin ekonomisi ilk üç aydaki yüzde 6,7'lik büyümenin ardından ikinci çeyrekte istikrarlı büyümesini sürdürdü"dedi.
Yılın ilk beş ayında 5,77 milyon kentsel istihdam yarattıklarını belirten Li Keqiang, Mayıs ayında başlıca 31 kentte işsizlik oranının yüzde 5,02 düzeyinde bulunduğunu belirtti.
"Ekonominin bugünü ve geleceği konusunda iyimseriz." diyen Başbakan Li, ekonominin temellerinde bir değişim bulunmadığına, hükümetin makro politikaları istikrarlı ve devamlı biçimde sürdüreceğine dikkat çekti.
Genel olarak ekonomik yapının iyileştiğine, büyüme kalitesinin arttığına ve ivmenin güçlendiğine işaret eden Li Keqiang, buna karşın dış talepteki zayıflık, özel ve imalat yatırımlarındaki yavaşlık, finansal alandaki riskler ve aşırı kapasitenin altını çizerek, bunları başlıca sorunlar olarak nitelendirdi.
Arz yönlü yapısal reformu sürdüreceklerini ve bu kapsamda kapasite azaltımı, stok eritme, kaldıraç hafifletilmesine odaklanacaklarını ifade eden Li Keqiang, bu şekilde noksanların giderileceğini ve iş yapma maliyetlerinin azaltılacağını kaydetti.
Li Keqiang, "Çin, doğal kaynaklara aşırı bağlılıktan kurtularak orta-üst kademe hızla büyümeyi sürdürmek amacıyla beşeri sermaye ve inovasyona yönelecek. Büyük ölçekli girişimciliği ve İnternet Artı" inisiyatifini desteklemeye devam ederek yeni büyüme motorlarını güçlendirecek. Çin'de her gün 40 bin yeni piyasa teşebbüsü kuruluyor." şeklinde konuştu.
Çelik ve kömür sektörlerinde yaşanan gelişmelere de değinen Li Keqiang, bu alanlarda aşırı kapasite azaltımını sürdüreceklerini ve işçilerin başka alanlarda istihdamını sağlamak amacıyla önlemleri hızlandıracaklarını söyledi.
"Aşırı kapasite küresel bir meydan okuma ve Çin tüm önleyici tedbirlerle birlikte sorumlu bir ülke olarak davranmaya hazır" diyen Li Keqiang, hükümetin bürokratik işlemleri azaltmak ve yeni yükselen sektörler ve iş modelleri için düzenlemeler geliştirmek gibi yollarla kendi hizmetlerini yenilediğini belirtti.
Bu doğrultuda Li Keqiang, KİT reformlarını derinleştirmek, özel işletmelere daha fazla piyasa erişimi sağlamak ve reel ekonomiyi desteklemek amacıyla gerekli finans, yatırım ve maliye ayarlamalarını yapacakları sözünü verdi. Li ayrıca, Çin'in hizmet ve imalat sektörlerini daha fazla dışa açacağını ve yabancı yatırımcılar için daha adil, saydam ve öngörülebilir bir yatırım ortamı yaratacaklarını kaydetti.
Li Keqiang, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çin döviz sepeti bazında piyasaya dayalı ayarlanabilir referans kur aracılığıyla kontrollü dalgalı döviz kuru mekanizmasını sürdürecektir. Ekonominin temelleri kurda uzun vadeli değer kaybına olanak tanımamaktadır."
Yaklaşık 30 yıl yüksek hızda büyüyen Çin'in GSYİH'sı 2015 yılında yüzde 6,9 oranında büyümüştü. 2016 yılında ise büyüme hedefi yüzde 6,5 ila 7,0 olarak belirlendi.
Bu konuda değerlendirmede bulunan Birleşik Arap Emirlikleri merkezli yatırım bankası Arqaam Capital CEO'su Dennis Wijsmuller, "Mevcut küresel büyüme ortamında yüzde 6,5 büyüme dahi hayli etkileyici" dedi. Wijsmuller, Çin ekonomisine ilişkin olarak kendisini en çok etkileyen unsurun yerel tüketimin GSYİH'ya katkısı açısından derinlik ve çeşitlilik olduğunu da ifade etti.
Mali danışmanlık şirketi PWC'nin üst kademe ortağı David Wu, "büyüme kalitesi geçmişle kıyaslandığında çok daha yüksek" diyerek, Çin'in çevrenin korunmasına, bilime ve teknolojiye daha büyük önem atfettiğine dikkat çekti. Wu, Çin'in GSYİH'sını 10 ila 15 yılda ikiye katlayarak 20 trilyon dolara çıkaracağını ve bu sürecin yerli ve yabancı firmalar için büyük fırsatlar yaracağını vurguladı.
Danışmanlık şirketi Bain'in yönetici ortaklarından Michael Thorneman, "Çok sayıda sektörde güçlü büyüme ve potansiyel görüyoruz. Bu iyimserlik kaynağı." diyerek, bu sektörlere örnek olarak internet odaklı endüstrileri, zenginliğe dayalı tüketimi, yeşil teknolojileri gösterdi.