Çin modernleşmesi dünyaya nasıl fırsatlar getirecek?
Yi Mu
Çin Komünist Partisi 20. Merkezi Komitesi 3. Genel Kurulu Toplantısı, geçtiğimiz temmuz ayında başarıyla düzenlendi. Toplantıda, 300’den fazla reform tedbiri açıklandı. Bu tedbirler, Çin'in modernleşme sürecini hızlandırmayı ve kapsamlı reformların derinleştirilmesini amaçlıyor. Bu gelişmelerin, hem Çin'in kalkınmasını yönlendirmesi hem de dünya üzerinde derin etkiler yaratması bekleniyor.
Çin, nitelikli kalkınmayı daha da hızlandırarak dünya ekonomisine yeni bir ivme kazandıracak. Dünyanın en büyük sanayi ve ticaret ülkesi, aynı zamanda dünyanın en büyük ikinci tüketim pazarı olan Çin'de, 400 milyon nüfuslu büyük ve hızla büyüyen bir orta gelirli kitle bulunuyor. Geçtiğimiz yıllarda, küresel ekonominin zayıf büyüme dönemlerinde bile Çin ekonomisi güçlü bir direnç ve ciddi bir potansiyel sergileyerek, yıllık ortalama yüzde 5'in üzerinde bir büyüme oranı kaydetti. Çin'in dünya ekonomisine yaptığı katkı oranı yüzde 40'a yaklaştı. Bu yılın ilk yarısında, Çin'in GSYİH'sı 61,7 trilyon RMB'ye ulaşarak yüzde 5'lik bir büyüme kaydetti. Büyük ölçekli yüksek teknoloji imalat sektöründe katma değer, geçen yıla göre yüzde 8,7 oranında arttı. Bilgi teknolojileri, yazılım ve bilgi teknolojisi hizmetleri gibi modern hizmet sektörlerinde ise iki haneli büyüme hızları görüldü. Çin, önemli bilimsel ve teknolojik başarılar elde etmeye devam ederken, yeni kaliteli üretici güçleri büyümeyi daha da hızlandırıyor. Çin'in bu yeni kalkınma dönemi, daha fazla ve güçlü ekonomik dinamikler yaratacak ve mutlaka daha güçlü, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir küresel kalkınmanın hızlanmasına katkı sağlayacaktır.
Çin, yüksek düzeyde dışa açılmayı daha da genişleterek dünyaya daha fazla işbirliği fırsatı sunacak. Dışa açılma, Çin modernleşmesinin belirgin bir özelliğidir. Reform ve dışa açılma birbirini tamamlamakta; dışa açılma yoluyla reformu ve kalkınmayı hızlandırmak, Çin'in başarılı deneyimlerinin bir parçasıdır. Çin, mevcut dışa açılma düzeyini temel alarak kalkınmayı dışa açılma ile hızlandırmayı sürdürecek, ticaretin ve yatırımın serbestleşmesini ve kolaylaştırılmasını daha da hızlandıracak, piyasa dinamizmini ve ticaret ortamını daha da iyileştirecektir. Uluslararası işbirliğinde daha yüksek düzeyde açık bir ekonomi sistemi oluşturacak, ticaret ve yatırımı daha da kolaylaştıracak ve dünya ülkeleriyle işbirliğini ve karşılıklı faydayı teşvik edecektir. Çin'in dışa açılması, Türkiye'nin kalkınmasına da önemli katkılar sağladı. Son yıllarda Çin'den Türkiye’ye yapılan yatırımlar giderek artmakta; dijital ekonomi ve yeni enerjili otomotiv sektörü, iki ülke arasındaki somut işbirliğinin yeni büyüme noktaları haline gelmiştir. İki ülkenin Kuşak ve Yol İnisiyatifi ile Orta Koridor'un uyumlaştırılması sürecinde daha fazla işbirliği projesi hayata geçirilerek halklarımıza daha fazla yarar sağlanmasını umut ediyoruz.
Çin, barışçıl kalkınmayı daha da savunacak ve dünyaya daha fazla barış fırsatı sunacaktır. Çin, bağımsız ve barışçı bir dış politika yürütmeye kararlıdır; insanlığın ortak kader birliğini oluşturmaya yönelik çabalarını hızlandıracak, tüm insanlığın ortak değerlerini savunacaktır. Çin ayrıca Küresel Kalkınma İnisiyatifi, Küresel Güvenlik İnisiyatifi ve Küresel Medeniyet İnisiyatifi'ni hayata geçirecek; eşit ve adil bir çok taraflılık ile kapsayıcı bir ekonomik küreselleşmeyi destekleyecektir. Çin ve Türkiye, birçok uluslararası ve bölgesel konuda benzer tutumlara sahiptir. Her iki tarafın BM gibi çok taraflı platformlarda istişare ve işbirliğini güçlendirmesini, BM'nin küresel yönetişim sisteminde temel rol oynamasını desteklemesini, hegemonyaya ve zorbalık siyasetine karşı çıkmasını, bazı ülkelerin uluslararası meselelerde tekelleşmesine karşı çıkmasını, sorunların siyasi çözümünde yapıcı roller üstlenmesini ve bölge ile dünyanın refahı ve istikrarına daha fazla katkıda bulunmasını bekliyoruz.
Çin'in reform ve dışa açılma politikaları, kendi kalkınmasını sağlarken dünyaya daha fazla barış, istikrar ve işbirliği fırsatları sunacaktır. Çin'in kalkınması dünyadan ayrı düşünülemez, dünya refahı da Çin'den ayrılamaz. Çin ve Türkiye, istişare ve işbirliğini daha da güçlendirerek Küresel Kalkınma İnisiyatifi, Küresel Güvenlik İnisiyatifi ve Küresel Medeniyet İnisiyatifi'ni birlikte hayata geçirmeli, insanlığın ortak kader birliğinin oluşumunu hızlandırmalı ve Çin-Türkiye stratejik işbirliği ilişkilerinin uzun vadeli ve istikrarlı gelişimini birlikte sağlamalıdır.