Çin'de reform ve dışa açılma, dünyaya önemli fırsatlar getirecek
Çin Komünist Partisi 20. Merkez Komitesi 3. Genel Kurul Toplantısı kısa süre önce başkent Beijing'de yapıldı. Toplantıda alınan kararlara göre, reform ve dışa açılma daha kapsamlı bir şekilde derinleştirilecek, Çin tarzı modernleşme süreci hızlandırılacak. Bu gelişme, dünya genelinde geniş yankı uyandırdı. Birçok ülkenin önde gelen uzmanları ve kıdemli medya şahsiyetleri, geçen 46 yıl içinde Çin'de reform ve dışa açılmada kaydedilen dev başarıları olumlu değerlendirirken, Çin'in kazandığı başarıların tüm dünya ülkelerinin modernleşme sürecinde yaşanan sorunları çözmelerine değerli ilham verdiğini savundu.
Çin'deki reform ve dışa açılmanın perdesi 1978 yılında açıldı. İlk adımları kırsal kesimde atılan Çin'deki reform, daha sonra kentsel kesime geçti, sonra da ekonomi alanından siyaset, bilim, teknoloji, eğitim alanlarına doğru genişledi. Başlangıçta ekonomik pilot bölgelerde uygulamaya dayalı reform, daha sonra çok yönlü, kapsamlı ve geniş alanlı dışa açılma uygulamasına geçti. Reformun kapsamı ve boyutu gittikçe arttı. Çin, reform ve dışa açılmayı öngören ulusal politikayı hayata geçirmekle, üretici güçleri sürekli olarak geliştirdi, ekonomi dahil çeşitli alanlarda kalkınmayı hızlandırdı.
Şimdi bir kaç grup veriye bakalım:
Yapılan istatistiklere göre, reform ve dışa açılmanın uygulandığı 1979-2023 döneminde, Çin'in gayri safi yurtiçi hasılasının ortalama yıllık artış hızı yaklaşık yüzde 9 oldu. Çin'in ekonomik büyüklüğü, 47 kat arttı. Çin'in toplam ekonomisinin dünya ekonomisindeki payı aşamalı olarak büyüdü.
Buna paralel olarak, 2006 yılından bu yana geçen süre içinde Çin'in dünya ekonomisindeki büyümenin birincil motoru haline geldi. 2013-2021 döneminde Çin'in küresel ekonomik büyümeye sağladığı ortalama yıllık katkı oranı, hatta G7 ülkelerinin toplamını geçti.
Gelişmemiş bir ülkeden dünyanın ikinci büyük ekonomisine dönüşen Çin, batılı ülkelerin büyüme tarzlarını basit bir şekilde kopyalamak yerine, Çin'in somut şartlarına uyan modernleşme yolunu buldu. Bangladeş Dakka Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Akademisi Professörü Md.Obaidul Haque ve Jahangirnagar Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Akademisi Professörü Shahab Enam Khan, Çin tarzı modernleşmenin "modernleşme batılılaşmadır" iddiasını püskürtüp, çok sayıda gelişmekte olan ülkelerin modernleşme sürecinde karşılaştıkları sorunlara "altın anahtar" sunduğunu savundu.
Nitekim, Çin tarzı modernleşmenin öz avantajları nelerdir? Türkiye Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Professörü Barış Doster, Çin'in insanlığın tarihinde boyutu en büyük, süresi en uzun ve en fazla nüfusa yarar getiren yoksullukla mücadele mucizesini yarattığını savundu. Pakistan'ın önde gelen kıdemli uzman Fayyaz Kayani, reform ve dışa açılmanın uygulanmasından bu yana geçen süre içinde Çin'in bilişim, biyoloji ve enerji alanlarında gözle görülür başarılar kaydettiğine işaret ederek, küresel ticaret ve digital ekonominin geliştirilmesinde önemli rol oynadığını kaydetti.
Myanmar "Kuşak ve Yol" Global Araştırma Ağı üyesi U Khin Maung Soe, Çin'in reform ve dışa açılmayı hızlandırmakla kendi kalkınmayı gerçekleştirmekle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda, "Kuşak ve Yol"un nitelikli ortak inşasıyla diğer ülkelerin toplumsal ve ekonomik gelişmesine güçlü dinamizm kattığını vurguladı. Kenya Doğu Afrika Katolik Üniversitesi Professörü Becky Ndeto, Afrika ülkelerinin gelişme dönüşümü hızlandırmak ve kendi şartlarına uyan gelişme yolunu bulmak için Çin'in reform ve dışa açılma deneyimlerini dört gözle paylaşmak istediklerini savundu.
Küresel jeopolitik çatışmanın şiddetleştiği, ekonomik büyümenin genel olarak yavaşladığı karmaşık bir durum altında, Çin Komünist Partisi 20. Merkez Komitesi 3. Genel Kurul Toplantısı'nin düzenlenmesi kritik önem taşıyor. Toplantıda alınan 300 reform tedbiri, siyaset, ekonomi, sosyal güvenlik gibi birçok alanı kapsadı. Birçok ülkenin önde gelen uzmanları, bu tedbirlerin Çin tarzı modernleşme sürecinin hızlandırılmasına net bir yol haritası çizdiğine işaret ederek, bunun Çin'in gelecekteki gelişmesine ışık tutacağını kaydetti. Uzmanlar, bu tedbirlerin dünya istikrarı ve gelişmesine yeni fırsatlar ve dinamizm katacağını temmeni ettiklerini açıkladı.
Kamboçya Kraliyet Bilimler Akademisi Çin Enstitüsü Müdürü Ky Sereyvath, dünyanın ikinci ekonomisi olan Çin'in dünya ekonomisinde oynadığı istikrar koruyucu rolün her zamankinden daha önemli olduğunu savundu. Tayland Chulalongkorn Üniversitesi Çin Araştırma Merkezi Danışmanı Vorasakdi Mahatdhanobol, Çin'in imalat ve tüketim alanlarında büyük ülke olmanın yanı sıra, inovasyon alanında büyük bir ülke olduğuna işaret ederek, bu nedenle yabancı işletmelerin uzun süre içinde Çin ekonomisine olumlu baktıklarını kaydetti. Vorasakdi, Çin Komünist Partisi 20. Merkez Komitesi 3. Genel Kurul Toplantısının Çin'de dışa açılmaya ivme kazandıracağını, yabancı işletmelere önceden rastlanılamaz fırsatlar getireceğini kaydetti.
Türkiye Anadolu Haber Ajansı'nın eski Beijing muhabiri Kamil Erdoğdu, Çin'in diğer ülkeleriyle gelişmenin meyvelerini paylaşmaya hazır olduğuna işaret ederek, gelişen Çin'in dev piyasa oluşturacağını, Çinli işletmelerin de yabancı ülkelerde yatırımlarını arttırdığını, Çin vatandaşlarının ise yurt dışı tüketimini sürekli olarak attırdığını ve bütün bunların da dünyaya önemli fırsatlar getireceğini belirtti.