Beijing'de Filistinli gruplar arasında tarihi uzlaşı sağlandı
Yazar: Chen Tingyao
Hamas ile El Fetih dâhil olmak üzere 14 Filistinli grup, Çin’in başkenti Beijing’de üç gün süren uzlaşma görüşmelerine katıldı.
Görüşmeler sonucunda, Filistinli gruplar arasındaki bölünmeyi sona erdirmeyi ve ulusal dayanışmayı güçlendirmeyi amaçlayan Beijing Deklarasyonu imzalandı.
Deklarasyonda, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün Filistin halkının tek meşru temsilcisi olduğu net bir şekilde belirlenirken, Filistinli gruplar arasında Gazze’de savaş sonrası yönetim ve geçici ulusal uzlaşı hükümetinin kurulması konusunda mutabık kalındığının altı çizildi.
Zorluklarla elde edilen bu uzlaşma, Orta Doğu’da barışın sağlanması için önemli bir adım olmanın yanı sıra acı çeken Filistin halkına da umut veriyor.
El Fetih Heyeti Başkanı Mahmud el-Alul ve Hamas Heyeti Başkanı Musa Ebu Merzuk, Filistinli gruplar adına yaptıkları konuşmalarda, uzun zamandır Filistin’e sağlam destek ve özverili yardımlar veren Çin’e teşekkür ederek, Çin’in uluslararası toplumda Filistin için adaleti savunmasını takdirle karşıladıklarını belirtti.
2007 yılında El Fetih ve Hamas arasında meydana gelen şiddetli çatışmalar, Gazze Şeridi ile Batı Şeria arasında fiili bir bölünmeye yol açtı.
14 Filistinli grubun ilk defa Beijing’de bir araya gelip uzlaşma görüşmelerinde bulunması, Filistinli gruplar arasında yeni mutabık kalındığına işaret ediyor.
Gruplar arasında gerçekleştirilen uzlaşma görüşmelerinde en ciddi çağrı, Birleşmiş Milletler’in (BM) ilgili kararlarına göre, bağımsız bir Filistin devletinin gerçek anlamda kurulması oldu.
Geçmişte Filistin’deki bazı gruplar BM’nin ilgili kararlarını sorgulamış ve eleştirmişti. Bu sefer Filistinli grupların, BM’nin ilgili kararları doğrultusunda başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulması yönünde ortak çağrıda bulunması, Çin’in arabuluculuğunda tüm Filistinli grupların makul bir duruş sergilediğini gösteriyor.
Filistinli gruplar arasındaki büyük uzlaşı neden Beijing’de sağlandı? Çünkü Filistin meselesinde hiçbir özel çıkara sahip olmayan Çin, her zaman barışın ve insanlık vicdanının yanında yer alıyor.
İsrail-Filistin çatışmasının 7 Ekim’de patlak vermesinden bu yana, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping birçok kez Çin’in tutumunu ve duruşunu açıkladı. Ateşkesin sağlanması ve savaşın sonlandırılması çağrısında bulunan Xi, iki devletli çözümün hayata geçirilerek Filistin sorununun en kısa zamanda kapsamlı, adil ve kalıcı bir şekilde çözülmesi gerektiğinin altını çizdi.
BM Güvenlik Konseyi’nde Filistin için her zaman adaletin yanında duran Çin, BMGK’nin dönem başkanlığını yürüttüğü dönemde İsrail-Filistin çatışması için ilk ateşkes anlaşmasının onaylanmasını hızlandırdı.
Suudi Arabistan ile İran’ın diplomatik ilişkilerinin yeniden tesisi için Beijing’de el sıkışmasından, Filistinli grupların Beijing Deklarasyonu’na imza atmasına kadar, Orta Doğu bölgesi için büyük önem taşıyan iki uzlaşı şunu kanıtlıyor: Çin, Orta Doğu’nun barışçıl kalkınmasını her zaman içtenlikle destekliyor ve her zaman Arap ülkelerinin samimi ve güvenilir bir dostu oluyor.
Beijing Deklarasyonu’nun imzalanması uluslararası topluma şu belirgin sinyali gönderiyor: Filistin halkı iç çatışmaya son vererek birleşik ve bağımsız bir devlet kurmayı istiyor; Filistinli gruplar ulusal kurtuluş davasının ancak el ele omuz omuza başarıya ulaşabileceğini anladı.