Çin ekonomisinin istikrarlı gelişmesi, dünya ekonomisine istikrar ve dinamizm kattı
Dünya Bankası kısa süre önce yayımladığı Küresel Ekonomi Perspektif raporunda, Çin’in 2024 yılına ilişkin ekonomik büyüme tahminini yüzde 4,5’ten yüzde 4,8’e yükseltti. Buna paralel olarak, Uluslararası Para Fonu da bu yılki Çin ekonomisine ilişkin tahminini yüzde 0.4 oranında artırdı. Bu gelişmeler, uluslararası toplumun Çin ekonomisine olan güvenini yansıttı.
Son yıllarda Çin ekonomisi istikrarlı gelişme eğilimini korudu ve dünya ekonomisine dinamizm kattı. 2023 yılında Çin’in gerçekleştirdiği Gayri Safi Yurtiçi Hasıla yüzde 5,2 oranında artarak 126 trilyon yuana ulaştı. Tüm yıl gerçekleştirilen mal ithalat-ihracatı, yüzde 0,2 oranında artarak, 41,76 trilyon yuanı buldu. Bu yılın ilk çeyreğinde, Çin ekonomisi toparlanma eğilimini sürdürerek, yüzde 5,3 oranında büyüdü. Yapılan istatistiklere göre, Çin’in küresel ekonomik büyümeye sağladığı katkı oranı hep yüzde 30 oranında korundu. Küresel meydan okumaların ard arda meydana geldiği ve dünya ekonomisinin toparlanma gücünün zayıf olduğu bir dönemde, Çin ekonomisi büyük dayanıklılık ve dev gelişme potansiyeli gösterdi ve dünya ekonomisine istikrar kattı.
Dış ticaret, Çin ekonomisinin mevcut durumunun gözlemlendiği önemli bir pencere. Çin Devlet Gümrük İdaresi’nden verilen bilgilere göre, bu yılın ilk 5 ayında Çin’in mal ithalat-ihracatı, yüzde 6,3 oranında artarak 17,5 trilyon yuana ulaştı. Aynı dönemde Çin’in “Kuşak ve Yol” ortak inşasına katılan ülkelere gerçekleştirdiği ithalat ve ihracat hacmi, yüzde 7,2 oranında artarak 8,31 trilyon yuana ulaştı. Çin’in yeni nitelikli üretici güçlerinin hızla gelişmesi de dış ticaretin büyümesine güç kattı. Geçen yıl, elektrikli araçlar, lityum iyon piller ve fotovoltaik ürünlerin toplam ihracatı, 1,06 trilyon yuanı buldu. Bu yılın ilk 5 ayında gemicilik ihracatı yüzde 100,1, elektrik araç ihracatı yüzde 26,3, beyaz eşya ihracatı da yüzde 17.8 oranında arttı. Çin’in dış ticaretinin gösterdiği canlılık, Çin ekonomisinin sürekli olarak iyiye doğru seyrettiğini kanıtlarken, dünya ticaretinin büyümesine dinamizm kattı.
Öte yandan, yabancı sermayeli işletmeler Çin’deki yatırımlarını sürekli olarak artırdı, dolayısıyla Çin ekonomisine güven oyu verdi. Bu yılın ilk çeyreğinde, Çin’de yeni kurulan yabancı sermayeli şirket sayısı yüzde 20,7 oranında artarak 12 bin 86’yı buldu. Çin’in fiilen değerlendirdiği yabancı sermaye bir önceki çeyreğe göre ise yüzde 41,7 oranında artarak 301 milyar 670 milyon yuana ulaştı. Yabancı şirketler günümüzde Çin piyasasıyla bağlantılarını yoğunlaştırıp, Çin büyümesine katkı sağlarken, bu piyasadan doğan fırsatlardan faydalandı.
Çin’i seçmek, fırsatı seçmek anlamına geliyor. Çin’e yatırım, geleceğe yatırım demektir. Çin, piyasaya giriş konusunda yabancı sermayeli şirketlere olan kolaylıkları artırıp onların Çin’deki gelişmesine elverişli ortam sağlayacak, dolayısıyla Çin ve diğer ülkeler arasında ortak refah gerçekleştirilecektir. (Yazar:Liu Baris)