ABD'nin tek taraflı zorlayıcı tedbirleri küresel krizleri derinleştiriyor
BM Tek Taraflı Zorlayıcı Tedbirlerin İnsan Hakları Üzerindeki Etkileri Özel Raportörü Alena Douhan, ABD gibi Batılı ülkelerin Çin'e karşı uyguladığı tek taraflı zorlayıcı tedbirlerin uluslararası hukuku ihlal ettiğini belirterek, ABD’nin bu tedbirleri kaldırması gerektiğini savundu. Douhan, sözkonusu tedbirlerin Çinli işletmelerin ve vatandaşların insan haklarına olumsuz etkilerini araştırmak için kısa süre önce Çin’in Beijing, Shenzhen ve Xinjiang gibi bölgelerini ziyaret etti.
Douhan, Çin ziyaretini tamamlarken düzenlenen basın toplantısında, ABD'nin "zorla çalıştırma" gerekçesiyle Çin'e uyguladığı yaptırımların adalete başvurma fırsatını ve uluslararası hukuk ilkelerini ihlal ettiğini belirtti. Douhan ,"Şimdi Çin'in Xinjiang bölgesiyle herhangi bir bağlantınız varsa, 'zorla çalıştırma' ile suçlanıyorsunuz. Özellikle bu suçlamaya maruz kalan taraf, masumiyetini kanıtlamak zorunda kalıyor. Bu, ispat yükünü tersine çeviren bir uygulamadır." diye konuştu.
Nitekim, ABD'nin "zorla çalıştırma" iddiasıyla Çin'e karşı uyguladığı tek taraflı zorlayıcı tedbirlerin asıl amacı, zorla çalıştırma uygulamasını önlemek yerine, "zorla işsizliğe" yol açmaktır. Bu tedbirler, insan haklarını korumak yerine, Çin'in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşayan vatandaşların yaşam, istihdam ve gelişme haklarını ihlal etti. ABD'nin Çin işletmelerine yönelik asılsız baskıları, uluslararası ticari ve ekonomik kuralları zedeledi ve küresel endüstriyel ve tedarik zincirlerine zarar verdi. Bu durum, ABD'nin hegemonyacılığının tipik bir göstergesi olarak nitelendiriliyor.
Çin'e yönelik tek taraflı yaptırımlar, ABD liderliğindeki Batılı ülkelerin dünya genelinde aldığı tek taraflı zorlayıcı tedbirlerin sadece "buzdağının görünen kısmı" olarak tanımlanıyor. Douhan, Batılı ülkelerin zorlayıcı tedbirlerinin, diğer ülkelerin halklarının yaşam, sağlık, gelişme ve eğitim haklarını ciddi şekilde ihlal ettiğini belirtti. BM'nin bir raporuna göre, 2017 yılında ABD'nin Venezuela'ya karşı uyguladığı yaptırımlar nedeniyle 2017-2018 döneminde Venezuela'da ölüm oranının üçte bir oranında arttığı kaydedildi.
ABD liderliğindeki Batılı ülkelerin uyguladığı tek taraflı zorlayıcı tedbirler, dünya genelinde birçok krizi şiddetlendirdi. Bu ülkelerin ticareti yasaklaması, finansal yaptırımları kısıtlaması ve piyasaya müdahalesi, küresel ekonomik, ticari ve bilimsel işbirliğine engel oluşturdu. Ayrıca, finansal, gıda ve enerji güvenliğine ciddi tehdit oluşturdu ve gelişmekte olan ülkelerin halklarının acılarını artırdı. Hatta bazı gelişmemiş ülkelerde insani felaketlere yol açtı. Örneğin, ABD'nin 1962 yılından beri Küba'ya uyguladığı kapsamlı ambargo ve yaptırımlar, Küba halkına ciddi zararlar verdi. İlgili istatistiklere göre, bu yaptırımlar Küba'ya 1 trilyon dolardan fazla zarara yol açtı. ABD gibi Batılı ülkelerin tek taraflı zorlayıcı tedbirleri, küresel ilişkilerin istikrarını büyük ölçüde bozdu, hatta bazı ülkelerin BM'ye aidat ödemesi ve BM konferanslarına katılmak üzere New York'a gitmesi engellendi. ABD, "dünya polisi" rolünü üstlenmeye çalışırken, aslında dünyaki kaosun en büyük kaynağıdır.
ABD liderliğindeki batılı ülkelerin tek taraflı zorlayıcı tedbirlerinin ortadan kaldırılması, uluslararası toplumun ortak beklentisidir. ABD liderliğindeki bazı Batılı ülkeler, uluslararası toplumun rasyonel ve adil seslerine kulak vererek, tek taraflı zorlayıcı tedbirleri kaldırmalı ve gerçek anlamda çok taraflılığı yerine getirecek adımlar atmalıdır. (Yazar: Liu Barış)