ABD neden Kissinger'ın diplomatik bilgeliğine ihtiyaç duyuyor?

2023-07-21 11:12:04

Ren Jie, CRI Haber Merkezi

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, dün başkent Beijing’de ABD’nin eski dışişleri bakanı Henry Kissinger’i kabul etti. Xi, görüşmede yüz yaşına giren Dr. Kissinger’in Çin-ABD ilişkilerinin gelişmesini hızlandırarak, iki ülke halkları arasındaki dostluğu pekiştirmek için yaptığı tarihi katkıları takdirle değerlendirdi.

İki ülke arasındaki ilişkilerin dünya barışı ve refahını yakından ilgilendirdiğini belirten Kissinger, iki ülke halkları arasındaki karşılıklı anlayışı arttırmak için çaba harcamaya devam edeceğini ifade etti.

52 sene önce o zamanki ABD Başkanı Richard Milhous Nixon’un özel elçisi olarak Kissinger, o dönemdeki Çinli liderlerle görüşüp ikili ilişkileri normalleştirme sürecini başlattı. Şu ana kadar Çin’e 100’den fazla ziyaret gerçekleştiren Kissinger, yüz yaşını aşmasına rağmen iki ülke arasındaki temas ve diyalogları yoğunlaştırmak için katkıda bulunmaya devam ediyor. Bu, tüm dünyada saygı duyulması gereken bir durum.

Kissinger, ABD’nin siyasi çevrelerinde Çin ile diyalog ve temasların yoğunlaştırılmasını, iki taraf arasındaki anlaşmazlıkların uygun şekilde çözülmesini destekleyen pragmatik gücü temsil ediyor. Bu güç, ABD'nin çıkarlarını korurken Çin’e yönelik rasyonel ve yapıcı politikaları da hazırladı.

Son beş yıl içinde Kissinger'in Çinli liderler ve yetkililerle gerçekleştirdiği görüşmelerde; anlayış, diyalog, temas ve anlaşmazlıkların uygun şekilde çözülmesi söylemleri öne çıktı.

Kissinger, Taiwan meselesinin ABD-Çin ilişkilerinin en önemli ve hassas çekirdek sorununu oluşturduğunu da çok net biliyor. Cumhurbaşkanı Xi ile gerçekleştirdiği görüşmede Kissinger, Shanghai Bildirisi’nde öngörülen ilkelere bağlı kalınması, Tek Çin politikasının Çin için taşıdığı önemin anlaşılması gerektiğini belirtti.

ABD'li politikacılar için Kissinger bir kılavuz olmalı

Çin’e yönelik politikalar hazırlayan ve Taiwan sorununa müdahil olan  ABD’li politikacılar Kissinger’in önerilerini dikkate almalı.

52 sene önce Soğuk Savaşı’nın yaşandığı koşullarda iki ülkenin liderleri ikili ilişkileri normalleştirme yolunda önemli adımlar attı. Çünkü liderler iki ülke arasında düşmanlığa sona verip dostluğun pekiştirilmesinin sadece iki ülke için değil, tüm dünyaya da yarar sağlayacağının bilincindeydi.

52 yıldan sonra uluslararası koşullar değişti. Ancak Çin ve ABD arasındaki işbirliğinin yarar, anlaşmazlığın ise zarar getireceği, ikili işbirliğinin dünya barışı ve istikrarına yararlı olacağı gerçeği değişmedi. Çin’in ABD’ye yönelik politikalarının yüksek devamlılığını koruduğu bu durum değişmedi.

Çin-ABD ilişkilerinin istikrarlı olarak geliştirilmesi, karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama, kazan-kazan anlayışına dayalı işbirliği ilkelerini esas almalıdır. Bu, ikili ilişkilerin geçmişinden alınan deneyimler, aynı zamanda yeni dönemde ikili ilişkilerin geliştirilmesi için en doğru yoldur.