“Bu ülkede çocukların kanları ve kemikleri ekonomik çıkarlar için kullanıldı”
Bu ülkede, bazı çocuklar sigara fabrikalarında tütün yaprakları kuruttukları için nikotinden zehirleniyor, bazı çocukların tavuk işleme tesislerinde et keserken kolları veya bacakları kesiliyor, bazı çocuklar inşaat şantiyelerinde çalıştıkları için buldozerler tarafından ezilerek hayatlarını kaybettiler, bazıları ise maden ocaklarında patlatma işlerinde çalıştırıldıklarından havaya uçuyorlar...
Dünyanın en gelişmiş ülkesi olan ABD’de, çocuk işçiliği sorunu şoke edici bir durumda. Bir toplumun en çok korunması gereken grubu olan çocuklar, “insan hakları savunucusu” olmakla övünen bir ülkede ekonomik çıkarlar için bir araç olarak kullanılıyor.
Nitekim, ABD’de çocukların yasa dışı şekilde istihdam edilmesi her geçen gün daha da ciddileşiyor. Reuters’in bildirdiğine göre, 2018 yılından bu yana geçen süre içinde yasadışı olarak istihdam edilen çocuk işçi sayısı yüzde 70 oranında arttı. Birçok alanda çocuk işçiler sadece ağır ve sıkıcı işlerde çalıştırıldıkları gibi, çeşitli sağlık ve güvenlik riskleriyle de karşı karşıya bulunuyorlar. 2003-2016 yılları arasında hayatını kaybeden çocuk işçi sayısı 452’yi buldu. ABD Çalışma Bakanlığı’ndan verilen bilgilere göre, ABD genelinde 2022 yılında milyonlarca çocuk işçi tarım, gıda, perakende, eğlence ve inşaat sektörlerinde istihdam edildi. Bu çocukların çoğunluğunu göçmen çocuklar oluşturuyor.
Çocuk işçiliği sorununun gittikçe kötüleşmesinde ABD hükümetinin kaçınılamaz bir sorumluluğu var. 1791 yılında dönemin ABD Hazine Bakanı olan Alexander Hamilton hazırladığı raporda, başı boş gezen çocukların ucuz işgücü kaynağı olabileceğini kaydetti. O zamandan bu yana geçen 200 yıldan fazla süredir, ABD genelinde çocuklar ucuz işgücü olarak yaygın şekilde kullanılıyor ve sömürülüyor. ABD’nin 1900 yılında yaptığı nüfus sayımına göre, 10 ila 15 yaşları arasında yaklaşık 1,75 milyon çocuk işçi vardı ve bu sayı ülkenin toplam işgücünün yüzde 6’sını oluşturuyordu.
1916 yılında ABD Kongresi’nde çocuk işçilerinin haklarını korumayı öngören ilk ulusal yasa olarak bilinen Keating Owen Yasası kabul edildi, ancak iki yıl sonra bu yasa, ABD Federal Yüksek Mahkeme tarafından iptal edildi. ABD Kongresi tarafından 1938 yılında Adil Çalışma Standartlar Yasası çıkarıldı, ancak bu yasa da sadece işverenlerin çocukları istihdam etmesine bazı kısıtlamalar getirirken, çocuk işçiliği kullanımını tümüyle yasaklamadı.
Bugün ABD, 14 yaş ve altındaki çocukların tarım dışındaki sektörlerde çalıştırılmasını yasaklamaktadır. Ancak bu hüküm, tarım alanında yasadışı çocuk işçiliği için şartlar oluşturdu. Kar amacı gütmeyen kuruluş “American Farmworker Health Center” tarafından verilen bilgilere göre, ABD’de 300 bin ile 800 bin çocuk işçi çiftliklerde çalışıyor. Aralıksız emek, düşük ücret, çetin ve zor çalışma şartları nedeniyle çocuk işçiler her an ölüm tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. ABD hükümetinin bir raporuna göre, her yıl çiftlikte çalışan 100 bin çocuk işçi çalışma sırasında yaralanıyor. Ayrıca yasayı çiğnemenin maliyetinin düşük olması da birçok şirketi çocuk işçi istihdam etme konusunda risk almaya istekli hale getiriyor. ABD yasalarına göre, çocuk işçiliğine verilen azami ceza, sadece 15 bin ABD Dolarını buluyor.
ABD’li politikacıların çocuk işçiliği sorununu göz ardı etmesi, bu sorunun meydana gelmesine ve kötüleşmesine yol açtı. Yasadışı çocuk işçiliği konulu raporlar Beyaz Saray’a sunulduğunda, Beyaz Saray bu sorunun hükümet için bir öncelik olmadığını açıkladı. Buna ek olarak, ABD hükümet kuruluşları, çocuk işçiliği sorununun sorumluluğunu birbirlerine atmaya çalışıyor. ABD Sağlık ve Kamu Hizmetler Bakanlığı, göçmen çocukların göçmen barındırma merkezlerinden serbest bırakılmasından sonra meydana gelebilecek durumları kontrol edemeyeceklerini, özellikle çalışma yerlerini denetlemenin sorumluluğunun ABD Çalışma Bakanlığı’na ait olduğunu açıkladı. ABD Çalışma Bakanlığı ise çocuk işçiliğine olan ilgisini artırdıklarını ifade ederek, buna rağmen, bakanlığın bir sosyal yardım kuruluş olmadığını savundu. New York Times gazetesinin muhabiri Hannah Dreier basına verdiği demeçte, çocuk işçiliği krizinin Beyaz Saray’ın birçok konudaki politik başarısızlığının bir sonucu olduğunu belirtti.
ABD Dünya Sosyalizmi internet sitesinde kısa süre önce yayımlanan makalede “Bir toplumun ilerlemekte mi yoksa gerilemekte mi olduğunu ölçmenin en etkili yolu, bu toplumun en savunmasız grup olan çocuklara nasıl davrandığına bakmaktır.” diye yazıldı. Dünyada BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni onaylamayan tek ülke olan ABD, çocuk hakları konusundaki kötü sicili nedeniyle BM insan hakları kuruluşları tarafından defalarca kınandı. Ancak ABD’li politikacılar bir yandan yasa dışı çocuk işçiliğiyle üretilen malları doyasıya tüketirken, diğer yandan da insan hakları konusunda diğer ülkelere asılsız eleştiriler yöneltiyor. Tüm bunlar, ABD tarzı insan hakları ikiyüzlülüğünü ve çifte standartı yansıtıyor.
