Çin Ortadoğu'da uzlaşma dalgasına katkı sağlıyor

2023-04-10 17:58:08

Liang Xinwen, CRI Haber Merkezi

Suudi Arabistan ve İran arasında Beijing’de diyalog gerçekleşmesinin üzerinden tam bir ay geçti. Son bir aydır Ortadoğu bölgesinden sürekli güzel haberler geliyor.

Suudi Arabistan ve İran dışişleri bakanları, Beijing’de bir araya gelerek ikili diplomatik ilişkilerin yeniden başlatıldığını açıkladı. Daha sonra iki ülke, Beijing diyalogunda belirlenen yol haritası ve tekvime göre ikili ilişkilerin yumuşatılmasını ilerletiyor. Suudi Arabistan heyeti, önceki gün İran’ın başkenti Tahran’a ulaştı. İki taraf, büyükelçilik ile konsolosluğun açılması için çalışma ayrıntılarını tartışmaya başladı. İki taraf, somut adımlarla uzlaşma samimiyetini gösterdi. Bu, bölgedeki ülkeler arasında diyalog ve istişareyle anlaşmazlıkların çözümüne önemli bir örnek oluşturdu. Son bir ayda Ortadoğu’da bu tip müzakereler gözle görülür bir şekilde arttı.

Yemen’deki durumda ilerleme kaydedildi. Suudi Arabistan ve Umman'dan bir heyet, Husilerle ateşkes sağlanması için önceki gün Yemen'in başkenti Sana'ya ulaştı. Sekiz yıldır süren Yemen savaşının sona erebileceği tahmin ediliyor.

Suriye ile Arap ülkeleri arasındaki temas da yoğunlaştı. Suudi Arabistan ile Suriye arasında mart ayında büyükelçiliklerin yeniden açılması konusunda anlaşma sağlandı.

Türkiye ile Mısır arasındaki gerginlik de yumuşuyor. Türkiye ve Mısır dışişleri bakanları mart sonunda Kahire’de bir görüşme gerçekleştirdi. Böylece Türkiye on yıldan uzun süredir ilk kez Mısır’a bakan düzeyinde bir yetkili gönderdi. İki taraf uygun koşullarda büyükelçilik düzeyinde ikili ilişkilerin yeniden başlatılması hususunda anlaştı.

Ortadoğu’daki karmaşık jeopolitik şartlar göz önünde bulundurulduğunda, bu tip anlaşmalara ulaşılmasının çok kolay olmadığını unutmamak gerek. Bu anlaşmaların arkasında çeşitli iç ve dış unsurlar var.

İç unsurlar açısından Ortadoğu halkları savaşlardan kurtulup barışın gerçekleştirilmesini dört gözle bekliyor. Bölgedeki birçok ülke artık güvenlik kaygısından kalkınma ve refah kaygısına odaklanmak istiyor. Gerek Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu, gerekse İran’ın orta vadeli ekonomik planları, istikrarlı kalkınma ortamına ihtiyaç duyuyor. Amansız çatışmalar kimsenin çıkarına değil.

Dışardan bakıldığında, son yıllarda ABD, Ortadoğu'dan “çekilme” sürecini hızlandırdı ve dikkatini sürekli Asya-Pasifik'e çevirmeye başladı. Pek çok Ortadoğu ülkesi, Washington'un müttefiklerine verdiği güvenlik taahhütlerinden vazgeçtiğini ve artık güvenilir olmadığını düşünüyor. Bu ülkelerin stratejik özerklik arama konusundaki bilinçleri belli bir ölçüde arttı. Öte yandan, Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmalar da Ortadoğu ülkelerine şöyle bir alarm verdi: Mutlaka dış müdahalelerden kurtulmalı, birlik ve iş birliğini güçlendirmeli ve Ortadoğu’nun kaderini kendi ellerinde tutmalılar.

Bu süreçte Çin tarafsız ve adil tutumuyla Ortadoğu ülkelerinin güvenini kazandı. Çin tarafından ileri sürülen Küresel Güvenlik İnisyatifi, Ortadoğu ülkeleri ve uluslararası toplum tarafından olumlu karşılandı. Kısacası Çin, Ortadoğu'nun barış ve kalkınma arayışındaki genel trende uyuyor.

ABD’nin görmek istediği Ortadoğu bu değil!

Ortadoğu'da mevcut karmaşık çelişkiler uzun zamanda oluştuğu için, uzlaşmaya giden yol da pürüzsüz olmayacak. Özellikle dışardan gelen müdahale ve baltalama girişimleri hâlâ devam ediyor. Geçtiğimiz ay ABD, İran'ın Suriye'deki askeri tesislerini bombaladı, CIA Direktörü William Burns Suudi Arabistan'a baskı yapmak için gizli bir gezi gerçekleştirdi. ABD ayrıca Ortadoğu'da nükleer denizaltılar konuşlandırdı...

ABD’nin tüm bu çabaları acı bir gerçeği hatırlatıyor: Ortadoğu ne kadar barışçıl bir bölge olursa, ABD o kadar rahatsız olur.

Ne var ki, barışçıl gelişme eğilimi geri döndürülemez. Ortadoğu için son 30 gün sadece bir başlangıç. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin Suudi Arabistan ziyareti, Yemen'de ateşkes, Suriye'nin Arap Birliği'ne dönüşü gibi önemli haberlerin eli kulağında.

Ortadoğu'da yaşanan bu "uzlaşma dalgasında" Çin, güvenlik ve istikrarı hızlandırmaya, kalkınma ve refah konusunda bölge ülkelerinin ortağı olmaya devam edecek.