Çin'den Kuzey Akım doğal gaz boru hatlarındaki patlamalarla ilgili değerlendirme
Çin Dışişleri Bakanlığı, ABD'li bir profesörun ABD’nin Kuzey Akım doğal gaz boru hatlarını bombalama motivasyonuna sahip olan tek ülke olduğu iddiasını değerlendirdi.
Tanınmış bir Amerikalı araştırmacı gazeteci Seymour Hersh, Kuzay Akım boru hatlarındaki patlamanın ayrıntılarını ifşa etmesinin ardından, son zamanlarda Hersh'in açıklamasını destekleyen daha fazla haber ve açıklama geldi.
Amerikalı gazeteci Dugan'ın elde ettiği ve ismi gizli tutulan bir ABD askerinin emailinde, geçen yıl Haziran ayında gerçekleştirilen NATO’un "Baltık Denizi Operasyonu-2022" kodlu askeri tatbikatı sırasında Amerikalı derin deniz dalgıçlarından oluşan bir ekibin kutular taşıyarak 6 saate kadar dalış yaptığına işaret edildi.
ABD’deki Columbia Üniversitesi'nden Profesör Jeffrey Sachs, ABD’nin temelde "Kuzey Akımı" boru hatlarını bombalama motivasyonuna sahip tek ülke olduğunu söyledi. Bir zamanlar Fransa Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'nda danışman olarak görev yapan Alan Corvez, siyasi ve ekonomik açıdan bu olaydan en çok yararlananın ABD olduğuna işaret etti.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, bugünkü günlük basın toplantısında, Kuzey Akımı boru hatlarının bir zamanlar Avrupa enerjisinin can damarı olarak adlandırıldığını ve bu hatlardaki patlamanın küresel enerji piyasası ve küresel ekolojik çevre üzerinde büyük olumsuz etkisi olduğunu belirtti. Sözcü, bu olay hakkında tarafsız ve profesyonel soruşturmaların yapılmasının son derece gerekli olduğunu dile getirdi.
Sözcü Wang, “Şaşırtıcı bir şey olarak, ABD’li yetkililer ve medya kuruluşları, olağanüstü bir sessizlik içindeyken ilgili Avrupa ülkeleri de pek kuşkulu görünüyor. Bütün bu anormal davranışlar, insanlara Kuzey Akımı’ndaki patlamaların son derece karmaşık olduğunu düşündürüyor” diye konuştu.
Wang, büyük sınır ötesi altyapıyı imha etme suçunun zararları ve yol açtığı ciddi sorunlar göz önüne alındığında, uluslararası toplumun bu konuda kapsamlı bir soruşturma yapılması talebinde bulunma hakkına sahip olduğunu da vurguladı.
