Teknik bakış: Balonla ABD'yi gözetlemenin olasılığı
Çin’den gelen bir hava aracı, son günlerde Amerikan kamuoyunun gündemine oturdu.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, ABD hava sahasına giren insansız hava aracının sivil nitelikte olduğunu ve meteoroloji gibi bilimsel araştırmalar için kullanıldığını belirtti. Sözcü, “Batı rüzgârlarının etkisi ve kısıtlı kontrol kabiliyeti nedeniyle araç rotasından ciddi şekilde saptı.” dedi.
Çinli sözcü, zeplinin mücbir sebepler nedeniyle ABD hava sahasına girmesinden üzüntü duyduklarını ve bu beklenmedik durumu uygun bir şekilde çözmek için ABD ile iletişimi sürdürmeye devam edeceklerini söyledi.
ABD’deki bazı medya organları, “Çin’in casus balonu”nun “askerî keşif görevleri yürüttüğüne inanırken, Çin’i ABD’nin ulusal güvenliğini tehdit etmekle suçladı. Bazı siyasetçiler de sosyal medya üzerinden sert açıklamalarda bulundu.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın önümüzdeki hafta gerçekleştirmesi planlanan Çin ziyaretinin de ertelendiği duyuruldu.
ABD hava sahasına giren araç nedir?
Bazı temel bilgilerle bahsi geçen hava aracını analiz edelim.
Keşif balonları, genel itibarıyla sıfır basınçlı ve süper basınçlı olmak üzere iki türe ayrılır.
Sıfır basınçlı balonlar, havayla temas eden bir küredir. Kürenin içindeki gaz basıncı ile hava basıncı arasındaki fark neredeyse sıfırdır. Gazın bir kısmı her gün kaybolduğu için sıfır basınçlı balonların yüksek irtifada uzun süre kalmaları zordur. Özellikle de orta enlemdeki bölgelerde havada sadece birkaç gün kalabilir.
Üstteki fotoğrafta ABD’nin süper basınçlı bir balonu görülüyor. Genellikle elips şeklindeki sıfır basınçlı balonlar, yüksek irtifalarda küre şeklinde görülür.
Amerikan basınında yer verilen fotoğraflardan, söz konusu balonun şekli süper basınçlı bir balonun balkabağını andıran elips şeklinde ziyade, sıfır basınçlı bir balonun küre şekline daha yakın görünüyor. Dolayısıyla bu balonun nispeten kısa bir yolculuk ve kısa mesafe için tasarlanan sıfır basınçlı bir balon olduğu söylenebilir. Acaba Çin, okyanusun ötesinde bulunan ABD’yi neden sıfır basınçlı bir balonla gözetlemek istesin?
Süper basınçlı balonun kontrolü daha zor
NASA tarafından 2016 yılında Yeni Zelanda’dan fırlatılan süper basınçlı balon dünya turunu başarıyla tamamladı. Balon, 46 gün boyunca havada kaldı. Batı rüzgârları kuşağının kuvvetinden yararlanarak Yeni Zelanda’dan yola çıkan balon, Şili ve Arjantin’in üzerinden geçerek dünya turunu gerçekleştirdi.
Uçuş rotasına bakılınca, iki sonuç çıkarmak mümkün. İlki, balonun Şili ve Arjantin gibi ülkelerin hava sahasından geçmesi. İkincisi, balonun yönü tamamen rüzgârla ilişkili. İlk haftasında dünya turu gerçekleştiren balon, daha sonra tamamen düzensiz bir rotada uçuyordu. ABD teknolojisi de balonun yönünü kontrol edemedi.
ABD, dünyanın her noktasında yüksek irtifa balon üslerine sahip. Dünyanın her yerinde üsleri bulunan, dünyanın önde gelen süper basınçlı balon teknolojisine sahip ABD bile karadaki askerî keşifler için balonları kullanamıyor.
Uçuş hareketleri atmosferik sirkülasyona dayanan balonlar, ne hızlı ne de kontrolü kolay bir keşif aracıdır.
Bunun yanında, balonun taşımacılık kapasitesi de çok kısıtlıdır. Ağırlığının ciddi bir kısmını güneş panellerinin oluşturduğu balonların, keşif donanımlarının algı kapasitesi ve etkisi talepleri karşılamaya yetmeyecek düzeydedir.
Dahası, balonun yapısı çok kırılgandır. Hava değişikliği bile bir balonun hasar görmesine sebep olabilir.
Yüksek irtifa balonları ne işe yarar?
NASA’nın internet sayfasında şu bilgiler aktarılmaktadır:
“NASA’nın balon programı, dünyamızı, Güneş sistemini ve evreni anlamamıza yardımcı olan temel bilimsel keşifler için yüksek irtifa bilimsel balon platformu sağlar. Balonlar, onlarca yıldır bilimsel araştırmalar için kullanılmaktadır. Dünyanın herhangi bir yerinden havalanabilirler. Bilimsel gözlem yapan araçlar taşımanın düşük maliyetli bir yoludur.”
ABD ve balonların dikkat çeken ilişkisi
ABD ordusu, başka ülkelerin hava sahalarına girerek fotoğrafik keşifler yapmak üzere balonlar geliştirdi ve bu balonları kullandı.
1950’li yılların sonlarında ve 1960’lı yılların başlarında, U-2 yüksek irtifa keşif uçağı ve casus uyduları kullanıma girmeden önce, ABD’de WS-119L ve WS-46L yüksek irtifa fotoğrafik keşif balonları geliştirildi ve kullanıldı. ABD, iki balonla Sovyetler Birliği’nde birçok stratejik keşif operasyonu gerçekleştirdi. Keşiflerin etkisi tatmin edici olmadığından balonla keşif yapılmasından daha sonra vazgeçildi.
Fakat bunun gibi tarihî hadiseler dahi ABD’nin Çin’in sivil amaçlı kullanılan balonunu “casus” olarak etiketlenmesine engel olamadı.
Modern kumanda sisteminin teknik düzeyi, Soğuk Savaş’ın ilk günlerinden çok daha üstün olmasına rağmen, hava durumuna bağımlı olarak hareket eden hava balonlarının keşif işlevinde çok fazla ilerleme kaydedilmedi. Bu noktada, uyduların kıtalar arası ve uzun vadeli keşifler gerçekleştirebildiğini hatırlatmakta fayda var.
Şunun da altını çizmek lazım ki, ABD’nin balon olayını bu kadar abartması, kuşkusuz Çin’in teknolojik seviyesini hafife aldığını da gösteriyor.