Çin 2023'te de küresel ekonominin itici gücü olacak

2022-12-19 19:27:34

Uzmanlar, COVID-19 kontrol önlemlerinin kolaylığı ve ekonomisinin esnekliği ve potansiyeli göz önüne alındığında, Çin ekonomisinin gelecek yıl canlanacağına ve 2023'te küresel ekonominin güvenilir ve önemli bir itici gücü olmaya devam edeceği görüşünü savunuyor.

Singapur Ulusal Üniversitesi İşletme Fakültesi Yönetişim ve Sürdürülebilirlik Merkezi Direktörü Lawrence Loh, China Media Group'a (CMG) verdiği demeçte, "Küresel makroekonomik rüzgarlara ve pandeminin etkisine rağmen, Çin'in 2022'deki ekonomik performansı övgüye değerdi" dedi.

Olumlu beklenti, Cuma günü Beijing’de sona eren yıllık Merkezi Ekonomik Çalışma Konferansı ile daha da güçlendirildi ve gelecek yılın ekonomik kalkınması için ilkeler sıralandı. Büyük ekonomik ve finansal riskleri önlemenin yanı sıra, iç talebin genişletilmesi, modern sanayi sisteminin inşasının hızlandırılması, kamu sektörünün konsolide edilmesi ve özel işletmelerin desteklenmesi, daha fazla yabancı yatırım çekilmesi de dahil olmak üzere gelecek yılın ekonomik çalışmaları için öncelikler belirlendi. 

Uzmanlara göre, toplantıda gelecek yıl ve sonrasında ekonomik kalkınmanın yönüne işaret edildi. Aynı zamanda, iç talebin artması ve teknolojik yeniliklere önem verilmesi gibi çok özel konular ele alındı. Çin akupunkturu gibi, doğru noktayı bulmak ve istenen etkiyi elde etmek için doğru kuvveti uygulamak gibi bir yöntem izleniyor.

Çin ekonomisinden iyi bir performans bekleniyor

Tıbbi sistemlerin güçlendirilmesi, yeni varyantların evcilleştirilmesi ve nüfusun yüzde 90'ının aşılarla donanmasıyla Çin, geçtiğimiz günlerde salgın kontrol önlemlerini optimize etmek için yeni önlemler açıkladı.

COVID-19 kısıtlamalarını hafifletmeye yönelik son önlemlere dikkat çeken BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı kıdemli ekonomisti Liang Guoyong, değişimin kısa vadede kaçınılmaz olarak bazı acılar getireceğini ancak düzenlemenin ekonomik faaliyetlerin ve iş güveninin yeniden canlandırılması için faydalı olduğunu ve ekonomiyi sağlıklı bir büyüme yoluna geri ittiğini söyledi.

Liang, 2023'ü dört gözle bekleyen Çin ekonomisinin güçlü bir toparlanma göstermesinin beklendiğine ve büyüme ivmesinin önemli ölçüde güçlendiğine işaret ederek, "Bu, dünya ekonomisinin büyümesi için önemli bir itici güç sağlayacak ve genel istikrarına katkıda bulunacaktır” diye konuştu

Son zamanlarda, birkaç küresel bankadan gelen raporlar, Çin ekonomisinin 2023'te iyi bir performans göstereceğini öngörürken, çok uluslu finansal hizmetler şirketleri Morgan Stanley ve Societe Generale Çin’in 2023'teki büyümesi için yüzde 5 tahmininde bulundu.

İyimserlikleri birden fazla olumlu işaret ve gösterge üzerine kuruludur.

Olumlu sinyaller

Uluslararası Para Fonu Genel Müdürü Kristalina Georgieva, Çin'in ekonomisini canlandırmak ve aşağı yönlü baskıya karşı koymak için mali alana sahip olduğunu vurguladı. Küresel bir araştırma sağlayıcısı olan Rhodium Group, geçen hafta yayınlanan raporda en büyük firmaların Çin varlıklarına milyarlarca dolar yatırdığını açıkladı. UBS stratejistleri Christopher Swann ve Vincent Heaney tarafından yayınlanan son araştırma notunda, "Çin hisse senetleri, Beijing’den gelen çok sayıda olumlu yeniden açılma sinyalinin ardından Kasım ayının başından bu yana yüzde 37 arttı" ifadesine yer verildi.

Bu arada, bir dizi çokuluslu şirket Çin'deki operasyonlarını ve yatırımlarını genişletiyor. Resmi veriler, ilk 10 ayda, Çin anakarasındaki doğrudan yabancı yatırımların fiili kullanımda yıllık bazda yüzde 17,4 artarak 168,34 milyar ABD dolarına yükseldiğini gösteriyor.

Alman otomobil üreticisi Volkswagen, sadece bu yılın ikinci yarısında, şirket Çin'deki iki yeni Ar-Ge odaklı ortak girişime 3 milyar dolara kadar yatırım yaptığını açıkladı.

Alman Sanayi ve Ticaret Merkezi GmbH Başkanı Christian Sommer, CMG'ye verdiği demeçte, "Çin'in ekonomi, ticaret, teknoloji ve sanayide daha fazla yabancı yatırımcı, daha fazla iş fırsatı ve daha fazla borsa göreceğini" söyledi. Summer, "Giderek daha fazla Çinli şirketin ve yeteneğin Avrupa'ya yatırım yapmak ve iş yapmak için geleceğinden eminim. Çin ekonomisine güvenim tam" dedi.

Çin’in toparlanmasının dünyaya katkısı

CGTN’in haberine göre, dünyanın en büyük ikinci tüketici pazarı, ikinci en büyük yabancı yatırım kaynağı ve 130'dan fazla ülke ve bölgenin büyük bir ticaret ortağı olan Çin, yeni bir kalkınma paradigmasını teşvik etmek için üst düzey açılımı teşvik etmeye ve çabaları hızlandırmaya kararlı.

Haberde Çin’in Kuşak ve Yol İnisiyatifi ve Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık gibi çok taraflı mekanizmalar aracılığıyla Çin ekonomisinde sağlam bir toparlanma bekleyen küresel ve bölgesel ortaklarıyla daha da sıkı bir şekilde bağlandığına işaret edildi.

Çin’in mesajları

Bu yılki yıllık Merkezi Ekonomik Çalışma Konferansı'nda hükümet, dış dünyaya açılmanın önemini yeniden vurguladı. Toplantıda, Çin'in pazar erişimini genişleteceği, daha fazla hizmet sektörü açacağı ve yabancı işletmelerin ulusal muamele görmesini ve devlet alımlarına, ihalelere ve standart belirlemeye eşit katılımını sağlayacağı, ayrıca Çinli işletmeleri Kapsamlı İlerici Trans-Pasifik Ortaklığı (CPTPP) ve Dijital Ekonomi Ortaklığı Anlaşması (DEPA) gibi küresel kuruluşlar tarafından belirlenen yüksek standartlarla uyumlu hale getirerek iç reformları derinleştireceği belirtildi.

Ekvador-Çin Ticaret Odası İcra Direktörü Gustavo Cáceres, " toplantı sadece Çin'in ekonomik kalkınmasını teşvik etmekle kalmıyor, aynı zamanda ortak ülkeler için de olumlu. Uluslararası ticaret yılları boyunca, Çin'in iş birliği yoluyla ortak kalkınma sağlamayı hedeflediğini gördük. Çin'in açılma politikası sayesinde, giderek daha fazla Çinli şirket bizimle iş yapıyor" diye konuştu.

Resmi veriler, ilk 11 ayda, Çin'in mal ticaretinin yıllık yüzde 8,6 artarak 38,34 trilyon yuan'a (5,5 trilyon ABD doları) ulaştığını ve Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği'nin en büyük ticaret ortağı olduğunu gösteriyor.

Yabancı uzmanların görüşleri

Phnom Penh'deki BELTEI Uluslararası Üniversitesi'nde kıdemli profesör olan Joseph Matthews, büyümenin "Çin'in pazarını dünyaya daha geniş açtığını ve COVID-19 salgını sırasında bile uluslararası ticarete aktif olarak katıldığını kanıtlıyor" dedi.

King's College London'da Çin ekonomisinde kıdemli bir öğretim görevlisi olan Jan Knoerich, "Çin, tüm ülkeler ve işletmeler için en önemli ekonomik ortaklardan, iş ortaklarından biridir. Ne yaptığı ve ekonomisinin nasıl yaptığı küresel ekonomi üzerinde bir etkiye sahip ve küresel ekonomiyi etkiliyor" görüşünü dile getirdi

İslamabad merkezli bir düşünce kuruluşu olan Sürdürülebilir Kalkınma Politikası Enstitüsü'nün ekonomi danışmanı Badiea Shaukat, "Bu kadar büyük bir ölçekteki ekonomisiyle Çin rolünü oynuyor ve Doğu'nun fırsatlar ülkesi haline geliyor" ifadesini kullandı.

Türkiye'nin İzmir Ekonomi Üniversitesi'nden Prof.Dr. Coşkun Küçüközmen, Çin'in ekonomik ve sosyal gelişimini sürdürürken COVID-19 ile mücadeleyi etkin bir şekilde koordine ettiğini ve bölgede ve dünyada istikrar sağlayıcı bir güç olmaya devam edeceğini belirtti.