Sistematik dışa açılma ne demek?
Yazar: Yu Miaojie (Niaoning Üniversitesi Rektörü)
Çin Komünist Partisi (ÇKP) 20. Ulusal Kongresi’nde yayımlanan raporda dışa açılmanın yüksek seviyede hızlandırılarak, kural, yönetmelik, kriter ve standart açılardan sistematik dışa açılma düzeyinin artırılacağı vurgulandı. Raporda güçlü ticaret ülkesi inşasının hızlandırılarak “Kuşak ve Yol”un yüksek kalitede geliştirileceği, çok yönlü ve istikrarlı uluslararası ekonomik düzenin, ekonomik ve ticari ilişkilerin korunacağı belirtildi. Raporda ilk defa “sistematik dışa açılma” konsepti ortaya kondu. Sistematik dışa açılmada sadece daha geniş bir boyut veya daha fazla bir alandan ziyade daha yüksek seviye vurgulandı.
Çin’in dışa açılma tarihine geriye dönüp baktığımızda yönetimin bu konuda üç adımda ilerlediğini kolayca anlayabiliriz. Birinci adımda Çin, uluslararası ekonomik düzene girerek dünya ekonomisinin bir katılımcısı oldu. Bunun sonucunda, dünya çapındaki tüketiciler ucuz ve kaliteli Çin menşeli ürünlerinden faydalanabildi. İkinci adımda ise Çin, dünyanın ikinci ekonomisi oldu ve Çin ekonomisi, dünya ekonomisinin yüzde 18.5’ini oluşturdu. Çin’in Gayri Safi Yurt İçi Hasılası, 114 trilyon yuanı bulurken döviz rezervi ve imalat hacmi hep dünyanın birinci sırasındaki yerini koruyor. Çin bu aşamada artık bir katılımcıdan çok ilk sıralarda koşanlardan biri oldu. İkinci aşamadaki dışa açılma için sadece ürünlerden bahsetmiyoruz aynı zamanda mülkiyet ve emek gücü alanlarındaki sistemlerin uluslararası standartlara göre düzenlenmesi de gerekiyordu. Sistematik dışa açılma olan üçüncü adıma şimdi yeni başladık. Çin, küresel yönetmelikler, kurallar, standartlar ve kriterler açısından öncü olmayı hedefliyor.
Dışa açılmanın seviyesi nasıl daha da yükseltilebilir mi?
İlk olarak , uluslararası ithalat piyasası genişletilmeli. Uluslararası ticaretin çok yönlülüğünün korunması gerekiyor. Yani ticaretin sadece bir veya iki ülke ve bölgeden ibaret olmaması gerekiyor. Bu konuda birçok örnek var. Mesela, Çin’in ortaya koyduğu Kuşak ve Yol inisiyatifi, aslında ticaret, yatırım ve iş birliğini genişletmeyi amaçlıyor. Çin, Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklığı’na (RCEP) katıldı ve Trans-Pasifik Ortaklığı İçin Kapsamlı ve Aşamalı Anlaşma’ya (CPTPP) katılmak üzere başvuru yaptı.
İkincisi, ithalatın sürekli ve aktif bir şekilde artırılması, kaliteli gelişme için başvuru yapılması gereken yöntemlerden biridir. İthalatın artırılmasıyla ileri teknolojiler yurtiçine ulaşır ve kaliteli ara ürünler ithal edilir. Bununla beraber yurtiçindeki ara ürünlerin üretimi de artırılır. Böylece vatandaşlar daha mutlu bir şekilde yaşayabilir ve firmaların maliyetleri de düşürülebilir.
Üçüncü olarak Çin firmaları sadece yurtdışına gidip faaliyet göstermekle kalmayıp yurtdışındaki yatırımlarını daha kaliteli bir şekilde gerçekleştirebilir.
Dördüncüsü, Çin her zaman barış amaçlı gelişme yolunu takip ediyor. Barış ve gelişme tarihin ana trendidir. Çin, tek taraflılığa, korumacılığa ve hegemonyaya her zaman karşı çıkıyor. Çin lideri Xi Jinping 5. Çin Uluslararası İthalat Fuarı’nda yaptığı konuşmada dışa açılmanın insan medeniyetinin ilerletilmesinin önemli itici gücü olduğunu ve dünya refahına kavuşulması için başvurulması gereken bir yol olduğunu vurguladı. Xi, dışa açılmakla gelişme verimliliğini daha fazla ülkenin halklarının paylaşması gerektiğine işaret etti.
Sistematik dışa açılma, Çin’in gelecek dönemde dünyanın ekonomik düzenindeki kural, yönetmelik, standart ve kriterlerin düzenlenmesine ve ilgili yönetime daha fazla katılacağı anlamına geliyor. Çin, dünya ekonomik düzenini daha adaletli, eşit ve ortak kazançlı yönde geliştirerek dünya ülkelerine daha fazla fırsat ve olasılık sağlamaya çalışıyor.