19 öğrencinin katledildiği saldırının tekrarlanmaması için ABD bir çözüm bulmalı
ABD’nin Teksas eyaletindeki Robb İlkokulu'nda 24 Mayıs’ta meydana gelen silahlı saldırıda, 19 öğrenci ve 2 öğretmenin hayatını kaybettiği duyuruldu. ABD Başkanı Joe Biden söz konusu trajedi hakkında yaptığı konuşmada, ülkedeki silah lobisini kınadı ve bu trajedinin tekrarlanmaması için bir çözüm bulunması gerektiğini belirtti. Ancak, ülkedeki ırkçılık, yolsuzluk ve partiler arasındaki çatışmanın ciddileşmesi dahil birçok sorunun çözülememesi halinde, Biden’in silah yasağı hakkında verdiği söz yine boşa çıkacak.
ABD’deki “Silah Şiddeti Arşivi” internet sitesinde yer alan istatistik verilerine göre, bu yılın başından 21 Mayıs gününe kadar ülkede çeşitli silahlarla 16 bin 700’den fazla kişi öldürüldü. 2021 yılında ise 44 bin 750 kişi silahlı saldırılarda can verdi. Bu, her 12 dakikada 1 ABD vatandaşının silahla öldürülmesi anlamına geliyor. ABD’deki silah şiddeti sorunu niye bu kadar ciddi? Ülkedeki siyasi partiler arasındaki çekişme, bu sorunun önemli nedenlerinden biridir.
ABD’de her iki yılda bir ara seçimler veya başkanlık seçimi düzenlenir. Seçimlerin kısa aralıklarla düzenlenmesi nedeniyle, ABD’li siyasetçilerin ortaya koyduğu politikalar genelde kısa vadelidir ama ilkesel değildir. “Desteklediğinize kesinlikle karşı çıkıyoruz.” cümlesi, ABD siyasetinin klişe bir özelliğidir. 1994 yılında, Demokratik Parti’nden gelen Başkan Bill Clinton silahların yayılmasını engelleyen yasayı onayladı. Ancak Cumhuriyetçi Parti iktidara geldikten sonra, söz konusu yasayı kaldırdı. Şu an ABD’de siyasi partiler arasındaki çatışmaların ciddileşmesi durumunda, ABD halkı için yararlı ve uzun vadeli bir silah yasağı yasasının yapılması Beyaz Saray için neredeyse imkansızdır.
Ulusal Tüfek Birliği (NRA) dahil birçok silah lobisinin ABD’li politikacılara seçim kampanyalarında bağış desteği sağlaması, silah yasağının ABD’de gerçekleşmesinin önündeki önemli engellerden biridir. 5 milyon üyeye sahip olan NRA, 2020 yılındaki Başkanlık Seçimi için 29 milyon dolar harcadı. NRA’ya katılan Donald Trump, ABD başkanıyken NRA’yı ziyaret etti ve NRA’ya destek verdiğini ifade etti.
Son yıllarda, beyaz Amerikalıların üstünlüğü ABD’de yeniden tırmanmaya başladı. 16 Mayıs’ta New York eyaletinin Buffalo kentindeki bir süpermarkette meydana gelen silahlı saldırıda, çoğunun Afrika kökenli olduğu 10 kişi yaşamını yitirdi. New York Times gazetesi, Buffalo’daki silahlı saldırıyı son yıllarda ABD’de meydana gelen en ciddi soykırımlardan biri olarak değerlendirdi. Buffalo’daki silahlı saldırının yanı sıra, son yıllarda ABD’de azınlıklara yönelik birçok silahlı saldırı düzenlendi. Örneğin, 2015 yılında South Karolina eyaletinin Charleston kentindeki bir kilisede meydana gelen silahlı saldırıda Afrika kökenli 9 kişi öldürüldü. 2018 yılında Pittsburg kentindeki bir sinagoga düzenlenen bir silahlı saldırıda 11 kişi öldürüldü. The Washington Post gazetesinin köşe yazarı Eugene Robinson, “ABD’de beyaz üstünlüğü ırkçıların ve bazı politikacıların desteğiyle hızla yayılıyor.” diye açıkladı.
2 yıl önce Şikago’da yaşayan 100 ABD vatandaşı silahların kötüye kullanılmasını engellemek için şöyle bir şiir yazdı: “Bir anne çocuklarını çağırıyor, ancak çocuklardan cevap gelmiyor. Kurşunlar uçuyor, insanlar ölüyor. Anne çocuklarının okulda eğitim aldığını düşünüyor, fakat çocukları çoktan yerde yüzüstü yatıyor.” Maalesef, bugün bu şiir gerçek oldu. Bugünlerde, insan hakları konusunda başka ülkelere ders vermeyi çok seven ABD yönetimi, ülkedeki silah şiddeti sorununu çözmek için gerçekten bir şeyler yapmalı!
