BM İnsan Hakları Ofisi Washington’un manipülasyonuna hayır demeli

2022-05-26 14:47:36

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, 6 günlük Çin ziyaretini sürdürüyor. Bachelet, ziyaret kapsamında Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde Urumçi ve Kaşgar’a gidecek. Bu arada, ABD, İngiltere ve manipüle ettikleri Çin karşıtı güçler ise ziyareti hedef alan yayınlarını sürdürüyor. Batı medyasında 24 Mayıs’ta sözde Çin polis makamlarından edinilen ve “dışarıya sızan gizli dosyalar” ortaya atıldı. ABD ve İngiltere abartılı bir şekilde bu dosyalardan şok olduklarını açıkladı. Ancak söz konusu fotoğraf ve dosyaların daha önce Batılı ülkelerin uydurma yaparken kullandıkları "aynı montaj hattının" ürünleri olduğu epeyce açıktır. ABD ve İngiltere bu yöntemle Bachelet’e baskı yapıp Çin ziyaretini Washington ve Londra’ya hizmet eden bir geziye dönüştürmeye zorlamak niyetinde. Buna yönelik olarak, Global Times gazetesinden yorumcu Hu Xijing, aşağıdaki makaleyi yazdı:

ABD Dışişleri Bakanlığı, Bachelet'in Çin'de gerekli erişimi kazanmasını beklemediklerini iddia ederken, modern bir "Demir Leydi" olmak isteyen İngiliz Dışişleri Bakanı Liz Truss ise ABD Dışişleri Bakanlığı'nın sözlerini çığlıklar içinde tekrarlayıp yaygınlaştırdı.

Son yıllarda Xinjiang meselesinin ABD dahil bazı batılı ülkeler tarafından yoğun bir şekilde karalanmasının ardından, Bachelet’in liderliğindeki BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Xinjiang gezisi için Çin tarafıyla defalarca müzakerelerde bulundu. Çin tarafı, ziyaretin "suçluluk karinesi" soruşturması yerine yapıcı olmasını arzu ederken, Bachelet ise Xinjiang’da çeşit alanlardaki şahıslara bağımsız ve sınırsız erişebilmeyi temenni etti. Ziyaretin gerçekleştirilmesi, iki tarafın fikir birliğine vardığının yansımasıdır.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nden bir çalışma grubu 25 Nisan’da Çin'e girdi. Salgın karantinasını tamamlayan çalışma gurubu, Bachelet'in ziyaretine hazırlık yapmak amacıyla önceden Xinjiang’a gitti.

Guangzhou'ya vardıktan sonra Bachelet, ABD ve İngiltere dahil Batılı ülkelerin Çin’deki büyükelçileri ile bir video konferans gerçekleştirerek Batı dünyasında söylenen Xinjiang’daki sözde "gözaltı merkezi", yani Çin tarafından çok önce açıklanan mesleki eğitim merkezini ziyaret edeceğini, ayrıca Çin hükümetinden bağımsız bir konferansın da ayarlandığını kaydetti.

Buna rağmen, ABD Dışişleri Bakanlığı, yine Bachelet'in Çin ziyaretini "yanlış" olarak nitelendirdi. Açıkça Bachelet'e azami baskı uygulayan Washington yönetimi, onu ABD'nin kuklası olmaya zorlayarak Washington'un isteği üzerine gördüğü gerçekleri görmezden gelmesi ve Çin'in Xinjiang’daki Uygurlara "soykırım" yaptığına ilişkin bir sonucu uydurmasını istemektedir.

Belirtmek gerekir ki, ABD şu ana kadar hükümet adına Xinjiang’da "soykırım" iftirasını atan tek ülke konumundadır. Diğer Batılı ülkelerin bazılarında benzer parlamento açıklamaları onaylanmış olsa da bunun hakkında hükümetlerin resmi kararlarına bağlanmış değildi.

Xinjiang menşeli tüm ürünlerin ithalatını yasaklayan ABD, Xinjiang’a en radikal politika uygulayan ve Xinjiang’ı en çok izole eden bir batılı ülkedir.

Xinjiang'ı çok iyi tanıyan bir medya çalışanıyım ve Xinjiang’daki mesleki eğitim merkezine giren ilk gazetecilerden biriydim.

Yıllar içinde Xinjiang’daki değişimlere şahit oldum. Orada tekrar tekrar ortaya çıkan terör olaylarından endişe duydum ve oradaki ekonomik faaliyetlerin, özellikle turizmin bu olaylardan çok etkilenmesinden derin üzüntü duydum. Aynı zamanda oradaki durumun aniden değişip barış ve huzurun yeniden kazanılmasına hayretle bakıyorum.

Bir medya çalışanı olarak, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği heyetine şunları söylemek istiyorum:

“Gerçeğin derinliklerine inip Xinjiang’ı iyi tanımalısınız, asil insan hakları kavramını Xinjiang’daki tüm etnik grupların somut arzularıyla birleştirmelisiniz. İnsan hakları boş lâf değildir, insanların daha iyi bir yaşama kavuşmasına işaret eden somut ve gerçekçi bir kavramdır. Xinjiang’ın sık sık yaşanan terör saldırılarından ve sosyal düzenin neredeyse çöküşünden bugünün barış ve huzuruna yeniden kavuşması kolay olmadı. Lütfen Xinjiang'ın son birkaç yılda kat ettiği yolun ne kadar zor ve değerli olduğunu ciddiyetle anlayın. Xinjiang'ın kesinlikle sorunları ve eksiklikleri var ve üzerinde tartışma ve fikir alışverişi yapılması için alanlar var, ancak lütfen Xinjiang'daki tüm etnik grupların ortak arzularına saygı gösterin, lütfen Washington ve Londra'nın İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’ni manipüle etme ve kullanma gibi kısır girişimlerine ‘hayır’ deyin.”

Dünyada sadece ABD ve İngiltere gibi Batılı ülkeler yok, gelişmekte olan ülkeler de insanlığın küçümsenemez üyeleridir. Umarım BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği adaletten yana durarak bunun ABD tarafından gasp edilmesini engeller.