Güney Pasifik Okyanusu üzerinde kimin hayaleti geziyor?

2022-04-28 22:08:25

"Bir hayalet Pasifik Okyanusu’nun üzerinde geziyor. Çin’den değil, kendimizden bahsediyorum." Kısa süre önce bu sözler İngiliz "Guardian" gazetesinde,  ABD ve Avustralya'yı Çin'in Solomon Adaları ile bir güvenlik işbirliği çerçeve anlaşması imzalamasına aşırı tepki göstermekle eleştiren bir makalede yer aldı.

Son günlerde Çin ve Solomon Adaları arasındaki bu olağan işbirliğini engellemek için ABD ve Avustralya elinden geleni yaptı.

Bir egemen ülke olarak Solomon Adaları’nın eşitlik ve karşılıklı yarar temelinde Çin’le sosyal düzenin sağlanması, halkın can ve mal güvenliğinin korunması, insani yardım ve doğal afetlerle mücadele gibi alanlarda işbirliğini yürütmesi, bu ülkenin çıkarlarına ve kalkınma ihtiyaçlarına uyuyor. Böylesine olağan bir işbirliğine ABD ve Avustralya neden bu kadar çok tepki gösterdi.

Olayın temeline bakıldığında, ABD ve Avustralya, Solomon Adaları dahil Pasifik ada ülkelerini egemen ülke olarak değil, kendilerinin arka bahçesi gibi görüyor. ABD ve Avustralya’ya göre, Pasifik ada ülkelerinin kimlerle işbirliği yapacağını ancak bu iki ülke karar verebilir. Bu aslında, sömürgecilik ve hegemonyacılık zihniyetlerinden kaynaklanıyor.

Çin ile Solomon Adaları arasında Haziran 2019’da diplomatik ilişkinin kurulmasından sonra, ikili ilişkilerde kaydedilen ilerlemeler, ABD ve Avustralya’yı çok rahatsız etti. Bu iki ülke, Çin ile Solomon Adaları arasındaki güvenlik işbirliğini karalamak için her türlü yönteme başvururken, sözde Çin tehdidi teorisini de abartılı bir şekilde yayıyor.

Fakat ABD ve Avustralya’nın düşünmesi gereken soru şu ki: Bütün müdahaleleri, neden Solomon Adaları dahil Pasifik ada ülkelerinin Çin’le işbirliğini yapmasını engelleyemedi? Çünkü Çin ile söz konusu ülkeler arasındaki işbirliği, eşit ve karşılıklı yarara dayalı bir temelde yürütülüyor. Bu işbirliği, hiçbir siyasi şartı taşımıyor ve yerel halkın yaşam koşullarının iyileşmesine gerçekten yardımcı olabilir. COVID-19 salgını ortaya çıktıktan sonra Çin, Pasifik ada ülkelerine aktif şekilde yardım sağladı ve sağlamaya devam ediyor. Geçen Mayıs ayında Solomon Adaları, ülke genelinde Çin aşılarının uygulandığı ilk Pasifik ada ülkesi oldu.

Buna kıyasla ABD ve Avustralya ise Pasifik ada ülkelerinin kalkınma taleplerini hiç ciddiye almadı ve onları sadece jeopolitik alet olarak kullandı.

ABD’nin Güney Pasifik bölgesinde açtığı yaralar bugüne kadar hâlâ sarılmadı.İkinci Dünya Savaşı sırasında ABD, Solomon Adaları'nda büyük miktarlarda mühimmat ve tehlikeli kimyasal atıklar bıraktı. 1946 ila 1958 yılları arasında ABD Marshall Adaları'nda 67 kez nükleer silah denemesi gerçekleştirdi. Özellikle ABD’nin 1954'te Bikini Mercanları’nda gerçekleştirdiği hidrojen bomba denemesi, Pasifik'te en ciddi nükleer kirliliğe yol açtı.

Son yıllarda ABD, İngiltere ve Avustralya’nın sözde üçlü güvenlik ve ortaklık ilişkisi oluşturması ve nükleer güçle çalışan denizaltılar ve hipersonik silahlar gibi son derece hassas askeri işbirliklerini yürütmesi, Güney Pasifik bölgesinin nükleer silahlardan arındırılmasını sağlayan çabaları bozdu. Güney Pasifik ülkeleri bir kez daha blok siyaseti ve askeri çatışmanın kurbanı oldu.

Söz konusu ülkeler, "Monroe Doktrini" ve sömürge zihniyetini bir kenara bırakmalı ve Solomon Adaları gibi Pasifik ada ülkelerinin egemen çıkarlarına saygı göstermeli. Diğer ülkeleri taraf tutmaya zorlayan ve bölgesel barışı bozan hayalet, en kısa zamanda Güney Pasifik bölgesini terk etmelidir.