ABD’nin Xinjiang bahanesiyle giriştiği komplo başarısızlığa mahkum

Wang Juemian, CRI Haber Merkezi

ABD Senatosu’nda sözde “Uygurların Zorla Çalıştırılmasını Önleme Yasası” isimli tasarı dün onaylandı. Yasa tasarısı, sözde zorla çalıştırma gerekçesiyle Xinjiang’dan ABD’ye ithalatı yasaklamayı hedefliyor.

Bazı Amerikan siyasetçilerin insan hakları bahanesiyle giriştiği söz konusu siyasi manipülasyon ve ekonomik zorbalık girişimleri, Xinjiang’ın kalkınmasını engelleme ve Çin’in iç işlerine müdahale etme gibi kötü amaçlarını iyice ortaya çıkarttı. Ancak bu komplolar başarısızlığa mahkum.

Xinjiang’da zorla çalıştırma olup olmadığı konusunda en büyük söz hakkı bölge halkında. Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nin Kuna Şehir ilçesinde yaşayan Bühelçigül Yasin, bölgedeki bir fabrikada çalışıyor. Her ay düzenli geliri bulunan Bühelçigül Yasin, “Yaşam yerlerinin yakınlarında istihdam oluşturulması politikası, kaderimi değiştirdi.” dedi. Atuş şehrinde yaşayan Memeteli ise, daha önce Jiangxi ve Fujian eyaletlerinde çalışmış, 2017 yılında da memleketine dönüp taş ocağı kurmuş ve bölgedeki 30 kişiye iş fırsatı sağlamış.

Xinjiang halkının mutlu bir hayat yaşama çabaları, Amerikan siyasetçiler tarafından Çin’i karalamak için kullanılıyor.

Xinjiang’da zorla çalıştırmanın olduğu tamamen bir yalan. ABD’deki bazı kişiler neden sürekli Xinjiang meselesini kullanıyorlar?

Bu kişiler, bir yandan kendi kötü niyetli komplolarını saklamaya çalışıyorlar. Diğer yandan da söz konusu yasa tasarısını kullanarak Xinjiang hakkındaki yalanları gerçeğe dönüştürmeye, böylece Çin’i tecrit etme ve Çin’in kalkınmasını engelleme amaçlarına ulaşmaya çalışıyorlar. ABD’nin asıl amacı Xinjiang’daki endüstriyel gelişimi engellemek.

Asıl ABD’deki zorla çalıştırma sorununa değinilmeli. ABD’de tarım işlerinde çocuk işçilerin çalıştırılması, göçmenlerin modern köleliğe maruz kalması gibi ciddi insan hakları sorunları yaşanıyor.

Yalanlar ve siyasi manipülasyonlar, Xinjiang’ın kalkınmasında elde edilen başarıları yok edemeyecek, Xinjiang’ın refah ve ilerleme adımlarını durduramayacak. ABD’deki bazı siyasetçiler, başka ülkelerin iç işlerine karışmak yerine, önce kendi ülkelerindeki insan hakları sorunlarını çözmeye odaklanmalı. ABD’nin hegemonyacı girişimleri, güvenilirliğini kaybetmesinden başka hiçbir işe yaramayacak.