“Zorla çalıştırma” yalanına rağmen, Xinjiang’da pamuk sektörü hızla gelişiyor

2021-07-04 12:52:21

“Zorla çalıştırma” yalanına rağmen, Xinjiang’da pamuk sektörü hızla gelişiyor_fororder_fcfaaf51f3deb48f120ec159901205212cf578e3 (1)

ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından insan kaçakçılığı konusunda kısa süre önce yayımlanan bir raporda, Çin hükümetinin Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi dâhil birçok bölgede geniş çaplı “zorla çalıştırma” politikası izlediği iddia edildi.

Fransız basınında yer alan haberlerde ise Fransa’da savcılığın Japon Uniqlo şirketinin aralarında yer aldığı dört tekstil firması hakkında Xinjiang’da “zorla çalıştırma”yla üretilen pamukları kullandıkları konusunda soruşturma başlattığı bildirildi.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, başkent Beijing’de geçtiğimiz cuma günü düzenlenen basın toplantısında bu gelişmeleri değerlendirdi.

Wang Wenbin, “‘Zorla çalıştırma’, aslında ABD dâhil bir avuç ülkedeki bazı Çin karşıtı güçlerin Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde kaos yaratmak ve Çin’in gelişmesini engellemek için uydurduğu bir yalan.” diye konuştu. Wang, ABD’nin acilen yapması gerekenin kendi kötü insan hakları karnesini düzeltmek olduğunu vurguladı.

Bu ülkeler, “zorla çalıştırma” bahanesiyle Çin’i ne kadar karalarsa karalasınlar, insan hakları alanındaki kötü karnelerini düzeltemeyecekler. “Zorla çalıştırma”nın en geniş çaplı yaşandığı ülke esasen ABD’nin ta kendisi.

İlgili alanlarda faaliyet gösteren birçok uluslararası örgüt, ABD’deki emekçilerin yasal haklarının sistematik şekilde ihlal edildiğini açıklarken, ABD’nin dünyadaki başlıca gelişmiş ülkeler arasında en kötü kayıtlara sahip ülke olduğunu vurguladı. ABD’de zorla çalıştırmanın kurbanları arasında sadece ABD vatandaşları yer almıyor. Dünyanın dört bir köşesinden gelen insanlar, özellikle de kadın, çocuk ve engelliler gibi toplumun zayıf kesiminde bulunanlar da bu durumun mağduru konumunda.

İnsan kaçakçılığı yoluyla her yıl zorla çalıştırma amacıyla diğer ülkelerden ABD’ye gönderilen insan sayısı 100 binin üzerinde. Bu insanların yarısının “kanlı fabrika”lara satıldığı veya ABD’li ailelerin hizmetinde zor şartlarda çalıştırıldığı bildirildi.

En iyi yol yerel halka sormak

Xinjiang’da “zorla çalıştırma” yaşanıp yaşanmadığı konusunda en çok söz hakkına sahip olan taraf bölge halkı olmalı. Xinjiang’da tekstil sektörünün sosyal sorumluluğuyla ilgili kısa süre önce yayımlanan rapor, Xinjiang’da tekstil ve pamuk sektöründe çalışanların yasal haklarının yasalar tarafından korunduğunu, çalışanların gelir seviyesinin iyi olduğunu ortaya koydu. 2019 yılında Xinjiang’daki aylık asgari ücret, 1.460 yuan ila 1.820 yuan olarak belirlenirken, tekstil sektöründe çalışanların ortalama aylık geliri ise 3.463 yuan civarında gerçekleşti. Birçok emekçi aile yoksulluktan kurtuldu, insanların yaşam şartları her geçen gün daha da güzelleşti.

Xinjiang’a bağlı Kuça ilçesinde yaşayan 40 yaşındaki pamuk üreticisi Bekir Şükür basına verdiği demeçte, “Zorla çalıştırma yalanını yaratanların asıl amacı, bizim haklarımızı korumak yerine, pamuklarımızın tarlalarda çürümesine yol açmak. Onlar ekmeğimizi elimizden almak, işsiz şekilde ve açlık içinde kalmamızı, yeniden yoksulluğa düşmemizi istiyorlar. Buna kesinlikle karşıyız.” diye konuştu.

Karalama çabaları ters tepiyor

“Uygurlar - Yalan haberlerin sonlanması için” başlıklı kitabın yazarı Fransız gazeteci Maxime Vivas, kısa süre önce Çin Küresel Televizyon Ağı’na (CGTN) verdiği demeçte, “Dünyanın başlıca pamuk üreticileri ABD, Hindistan ve Çin. BM Gıda ve Tarım Örgütü, gelecek birkaç yıl içinde dünyada pamuk üretimi fazlası yaşanacağını tahmin ediyor. Eğer bu ülkelerden biri piyasa dışına atılırsa, ABD kendi pamuklarını daha iyi satabilecek.” diye konuştu.

Ancak şöyle bir gerçek var ki, ABD’nin “zorla çalıştırma” bahanesiyle Çin’i hiç durmadan karalamaya çalışması, Xinjiang’da pamuk sektörünün çöküşüne yol açmak yerine, her geçen gün daha fazla tüketicinin Xinjiang menşeli pamukların ününü duymasını sağladı. Xinjiang pamuğuna yönelik siparişler sürekli artış gösterirken, pamuk Xinjiang menşeli tarımsal ürünler arasındaki önemli bir marka hâline geldi.

Çin’in pamuk üretimi, 2020 yılında 5 milyon 910 bin tona ulaştı. Bunun 5 milyon 160 bin tonluk kısmını Xinjiang menşeli pamuk oluşturuyor. Son 10 yılda Xinjiang’daki pamuk üretiminin Çin’in toplam pamuk üretimindeki payı sürekli arttı.

Mayıs ayında düzenlenen Birinci Çin Uluslararası Tüketim Ürünleri Fuarı’nda tüm ziyaretçilere Xinjiang’dan gelen pamuk  çiçeğinden yapılan bir hediye verildi. Xinjianglı pamuk üreticileri çok verimli bir fuar geçirdi.

Krizi fırsata çevirmek

Hotan kentindeki Teyi Konfeksiyon Stüdyosu’nun sorumlusu Bahtiyar Yusuf, basına verdiği demeçte, “Ürettiğimiz pamuğun kalitesi çok iyi, yumuşaklığı, nefes alan yapısı ve dayanıklılığı çok iyi. Birçok kurum işbirliği için bizi arıyor. Satışlarımız her gün artıyor. Mevcut üretim hacmimizle talepleri karşılayamaz duruma geldik.” diye konuştu. 

İşin daha da sevindirici yönü, ABD’nin tüm karalamalarına rağmen, birçok Çin şirketi, krizi fırsata dönüştürerek kendi kapasitesini yükseltti, zorlukların üstesinden gelerek daha fazla sipariş almayı, iç ve dış piyasalardan takdir toplamayı başardı.

Dolayısıyla ABD, “zorla çalıştırma” yalanını ne kadar süslerse süslesin, bu yalanın özünü değiştiremeyecek. Washington’un bu bahaneyle Çin’i karalama ve engelleme çabaları en nihayetinde başarısızlığa uğrayacak. ABD gibi bir avuç ülkenin şu an asıl yapması gereken ise giderek kötüleşen insan hakları karnelerine, kendi vatandaşlarının durumlarına odaklanmak...

 

 

刘文俊