Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, 18 Ocak 2017 tarihinde BM Cenevre Ofisi’nde “insanlığın kader ortaklığının oluşturulması” bir konuşma yaptı.
İsviçre’nin Batı Bölgesi Ekonomik Kalkınma Programı’nın eski başkanı ve ünlü ekonomist Philippe Monnier, CMG’ye verdiği mülakatta, Xi’nin mevzubahis konuşmasında vurguladığı insanlığın kader ortaklığının anlamını değerlendirip, Çin’in bu yönde attığı somut adımlara dikkat çekti.
Xi’nin konuşmasında Çin’in yeni çağdaki dış politikasını açıklayıp küresel mücadeleler karşısında nasıl hareket edilmesi gerektiğini anlattığını hatırlatan Monnier, bu konuşmanın bugün de büyük anlam ifade ettiğini vurguladı. Monnier, Xi’nin dört yıl önceki konuşmasında izah ettiği, uluslararası sorunları ele alış biçiminin, özellikle COVID-19’la mücadele döneminde incelemeye değer olduğunu belirtti.
Xi’nin konuşmasında altını çizdiklerinin, uluslararası toplumda kabul gördüğünü söyleyen İsviçreli Ekonomist Monnier “Xi’nin konuşmasının bu kadar büyük bir etki yaratmasının nedenlerinden biri, insanlığın kader ortaklığının yöntem ve içerik olarak herkese hitap etmesi. Farklı kültürlere sahip ülkelerin Xi’nin konuşmasının derinliğini idrak edebilmesi, teşvik edici bir durum.” ifadelerini kullandı.
Xi’nin konuşmasıyla Çin’in dünya barışını koruma, ortak kalkınmayı ilerletme, diğer ülkelerle dostluk ilişkilerini pekiştirme ve çok taraflılığı destekleme taahhütlerini ilettiğini kaydeden Monnier, Çin’in söz konusu taahhütlerini yerine getirmek için her zaman somut adımlar attığını ifade etti.
Monnier, “Çin, dünya ile iletişim ve işbirliği açılarından vazgeçilmez bir rol oynuyor. Gelişmekte olan veya gelişmiş ülkelere doğrudan veya dolaylı olarak destek veren Çin, Dünya Ticaret Örgütü’ne üye olduktan sonra dünyaya daha büyük katkı yapmaya başlamıştır. Çin’in insanlığın kader ortaklığını kurmak için attığı adımlara örnek olarak şunları verebiliriz: Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık İlişkileri Anlaşması imzalandı, Çin ve AB yatırım anlaşmasına ilişkin müzakereleri tamamladı. Ayrıca dışa açılma boyutunu sürekli genişleten Çin, başka ülkelerin dışa açılma boyutunu genişletmesini de teşvik ediyor.” diye konuştu.
Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, 4 sene önceki konuşmasında, insanlık güvenlik sınamalarıyla karşı karşıya geldiğinde, bilhassa salgın gibi durumları önleme ve kontrol etme konusunda izlenmesi gereken yollara ilişkin bir dizi öneri ileri sürdü. Xi, pandemi gibi küresel sınamalar karşısında Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) rolünün önemini vurgulayarak, bu tür zamanlarda salgın durumunu takip etmek, ülkeler arasında bilgi ve deneyimleri aktarmak ve teknoloji paylaşımını güçlendirmek gerektiğini dile getirdi.
Çin’in COVİD-19 salgınıyla mücadelede kendi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini belirten Monnier sözlerini şöyle sürdürdü:
“Uluslararası sağlık krizlerinin çözülmesi için, uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi, özellikle BM ve DSÖ gibi uluslararası teşkilatlara merkezi rol verilmesi gerekir. Salgın karşısında başarı elde eden ilk ülke olan Çin, diğer ülkelere de salgınla mücadelelerinde büyük yardım sağlıyor.”
Monnier, Çin’in salgın sonrası dönemde küresel ekonominin canlandırılması ve küresel sorunların çözülmesinde daha büyük rol oynamasını ümit ettiğini dile getirdi.