Uluslararası toplumdan terörizme sıfır tolerans çağrısı

Çin Uluslararası Araştırmalar Enstitüsü tarafından düzenlenen “Yeni Durumda Terörizmle Ortaklaşa Mücadele” konulu uluslararası seminer dün Beijing’de düzenlendi.

Farklı ülkelerden pek çok katılımcı seminerde, COVID-19 salgınının uluslararası terörle mücadeleyi daha da ciddileştirdiğine vurgu yaptı. Katılımcılar, uluslararası topluma dayanışmayı güçlendirerek, terörizm başta olmak üzere geleneksel olmayan güvenlik tehditlerini beraber göğüslemenin yanı sıra, çifte standart uygulamalarına ve terörle mücadele sorununun siyasileştirilmesine karşı çıkma çağrısında bulundu.

Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Luo Zhaohui seminerde yaptığı konuşmada, uluslararası terörle mücadele işbirliği için uluslararası fikir birliğinin kararlılıkla savunulması, etkili şekilde harekete geçirilmesi, genel kabul görmüş bir standardın uygulanması, terörizmi besleyen köklerin kurutulması gibi öneriler ileri sürdü. Luo konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Dünyanın birçok bölgesinde yoğun şekilde yaşanan terör saldırıları bize gösteriyor ki, terörizm uzaklaşmadı. Uluslararası terörle mücadele işbirliği için hâlâ uzun bir yol var. Terörle mücadelede çok taraflılığın savunulması, kapsamlı önlemlerin alınması, genel kabul görmüş bir standardın uygulanması ve açıklık ile kapsayıcılıkta ısrar edilmesi gerekiyor.”

Doğu Türkistan İslami Hareketi sorununa değinen Luo, Doğu Türkistan İslami Hareketi’nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin listesine dahil dilen bir terör örgütü olduğuna dikkat çekti. Luo, Doğu Türkistan İslami Hareketi’yle mücadelenin, Çin’in terörle mücadelesinin çekirdek kaygısı olduğu gibi, küresel terörle mücadelenin de önemli bir parçası olduğunu ifade etti.

Luo, “Maalesef bazı ülkeler terörle mücadele konusunda çifte standart uygulayarak, Doğu Türkistan İslami Hareketi’nin terör örgütü niteliğini alenen yok sayıp, Doğu Türkistan İslami Hareketi’ni aklamaya çalışıyor ve terör girişimlerine göz yumuyor. Bu tutum belli ki, uluslararası uzlaşıya aykırı düşüyor ve terörle mücadele işbirliğine de ciddi zarar verecek.” ifadelerini kullandı.

Terörizm karşısında en güçlü silahın dayanışma ve işbirliği olduğuna işaret eden Luo, “Teröristler nerede olursa olsun veya ne gibi bir bayrak tutarsa tutsun, bu faaliyetlere kesinlikle darbe indirilmeli. İdeolojik önyargılardan vazgeçilerek, çifte standarda kararlılıkla karşı çıkılmalı. Terörizm ile belli ülke, milliyet ve din arasında ilişki kurulmamalı.” dedi.

Luo ayrıca, gelişen ülkelerin terörle mücadele ve aşırılığı yok etme kabiliyetini artırmasına büyük destek verilmesi, iletişim ve karşılıklı öğrenimin yoğunlaştırılması gerektiğini vurguladı.

Birleşik Arap Emirlikleri’nin teörle mücadele yetkililerinden Ali Nuaimi, terörizme karşı sıfır tolerans sergileyen ve ayrım gözetmeyen bir tutumdan yana olduğunu belirtti. Terörizmin bütün insanlığın ortak düşmanı olduğuna dikkat çeken Nuaimi, terörle mücadele söz konusu olduğunda bütün ülkelerin siyasi fikir ayrılıklarını bir kenara bırakıp, bu konuda beraber çaba göstermesi gerektiğini dile getirdi.

Mısır Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mohamed Fouad Ahmed ise, terörizmi kökünden yok etmek için ekonomi, toplum, kültür ve eğitim gibi alanlarda kapsamlı tedbirler alınması gerektiğini belirtti. Ahmed, bütün terör örgütlerine aynı tavrın sergilenmesi ve bu konuda herhangi bir ayrımcılıktan kaçınılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Video konferans yöntemiyle düzenlenen seminere Rusya, Fransa, Mısır, Pakistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Malezya, Endonezya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Afganistan ve Suriye dahil 12 ülkenin hükümet yetkilileri ve uzmanları katıldı.