ABD merkezli CNN, Hubei Sağlık Kontrol ve Önleme Merkezi’nden sızan 117 sayfalık belgelere ulaştıklarını ve belgelere göre Çin’in yeni koronavirüs ile ilgili yanlış ve eksik bilgiler paylaştığını bildirdi. CNN, ulaştığı dökümanları “Wuhan belgeleri” adıyla yayınladı.
CNN dış güvenlik editörü Nick Paton Walsh, 10 Şubat günü Çin’in açıkladığı vaka sayısının 2478’i bulduğuna, fakat belgelerdeki vaka sayısının 5918’e çıktığına dikkat çekti.
CNN’nin programında 117 sayfalık belgelerden edinilen “kritik keşifler” şöyle sıralandı:
-Çin’in resmi açıklaması gerçek durumdan daha iyimser bir tablo çizdi;
-Çin’in sağlık sisteminde 23 günde ancak bir vaka tespit edilebildi ve testte yaşanan hatalar 10 Ocak gününe kadar birçok negatif sonuçlara yol açtı;
-İç denetimin sonucunda yetersiz fonlama, yetersiz personel, zayıf moral ve bürokratik yönetim modellerinin Çin’in erken uyarı sistemini etkilemesi tespit edildi.
-Aralık ayında Hubei eyaletinde açıklanmayan grip salgını var.
CNN’in hazırladığı yayın, “Wuhan belgeleri”yle Çin’in dünyayı yanlış yönlendirdiği sonucuna vardı.
Fakat, CNN’in açıkladığı “gizli belgeler” kamuoyuna çoktan sunulmuştu. Belgelerde yer alanların hiçbir gizliliği yok.
Peki bu açık bilgiler nasıl “gizli” hale getirildi ve sansasyonel haberciliğe malzeme oldu?
Öncelikle Çin’de açıklanan resmi vaka sayısının belgedeki sayılarla uyuşmadığı iddiasına bakalım.
Buradaki uyuşmazlığın sebebini CNN aslında açıkladı: “Test koşulları kısıtlı olduğu için, bazı vakalar sadece klinik olarak zatürreye uyardı, nükleik testiyle tespit edilmediği için klinik olarak teşhis edilen vakalar olarak belirlendi.”
Daha önemlisi, “klinik vakalar” iki gün sonra yani 12 Şubat gününde kamuya açıklandı ve tespit edilen vakalara dahil edildi. İlgili haberler Çin’in her yerinde yayımlanmıştı.
Çin Ulusal Denetim Komitesi’nin resmi sayfasında 13 Şubat’ta yer alan yazıda, “12 Şubat günü, Hubei eyaletinde 14840 yeni vaka tespit edildi. Onlardan 13332’si klinik olarak teşhis edildi” ifadesi kullanıldı. Bilgilendirmeyi güncellemenin amacının olası vakaların tedavi sürecine alınması ve bütün hastaların tedavi görebilmeleri olduğu cümleler de yazıda yer aldı.
Beijing Chaoyang Hastanesi Başkan Yardımcısı Tong Chaohui Çin’in merkez televizyonu CCTV’ye aynı gün verdiği demeçte, nükleik testinden geçmeyen çok sayıda kişinin salgınla ilgili semptomlar gösterdiğini ve bunun için “klinik vakalar”ın açıklanmasının salgın durumunun doğru değerlendirilmesine yardımcı olduğunu belirtti.
Yani, Çin salgının yeni gelişme durumunu karşılamak için bilgilendirme mekanizmasını güncelledi. Bu gelişmeyi Dünya Sağlık Örgütü 14 Şubat günü açıklama yaparak takdirle değerlendirdi.
CNN, 10 Şubat günündeki raporda iki verinin bulunmasına odaklandıktan sonra 12 Şubat gününde yaşanan güncelleme hakkında hemen bilgi vermedi. Ve bu iki gün arasında dokuz paragraf başka içerik sokup ”Çin dünyayı yanlış yönlendirdi” görüşünü kanıtlamaya çalışıyor. Tıp bilgisi olmayan iki “Çin uzmanı”nın görüşleri de röportaja eklenmiş.
CNN “Çin’in hemen bilgilendirme sistemini güncellemesi”nden bahsetmeden önce 9 paragraf yazdı.
CNN “Çin yanlış yönlendirdi” algısını yaratırken birçok gerçeği imha etti. Şubat’ın başında asemptomatik kavram henüz net değil. Dünya Sağlık Örgütü ise asemptomatik hastaların bulaşma ihtimalinin düşük olduğunu söylüyordu. Bazı kişiler kesinleşirken bazıları ise iyileşti. Asemptomatik vakalar karantinaya alınır, tespit edilenleri dışa açıklanır, iyileşenler dışa açıklanmazdı.
Guangzhou Günlüğü’nün 14 Şubat nüshasında yer alan haberde “Ulusal Sağlık Komitesi: asemptomatik kişi 14 gün karantinada kalmalı, kamuya açıklanmasına gerek yok” diye yazıyordu.
Çin’in sağlık kuruluşları asemptomatik kişilerin bulunması ve tespit edilmesi zor olması nedenleriyle şubat ayından itibaren maske takma önemine vurgu yapıyor. ABD dahil olmak üzere birçok Batılı ülke maske takma konusunda Çin’in uyarısını ciddiyete almıyordu. ABD’nin bazı uzmanları Mart ayına kadar maske takmaya gerek olmadığını savundu. Şuna kadar bazı ülkelerde asemptomatik vakalar sayılsa da karantinaya alınmaz. Çin’in Batılı ülkelerle bu koronavirüs karşısında temel farkı budur.
CNN’in haberinde Çin’in “asemptomatik vakaları” gizlediği iddia edildi.
CNN’in odakladığı “Çin’in sağlık sisteminde 23 günde ancak bir vaka tespit edilebilmesi ve testin hatasının 10 Ocak gününe kadar birçok negatif sonuçlara yol açması” “İç denetimin sonucunda yetersiz fonlama, yetersiz personel, zayıf moral ve bürokratik yönetim modellerinin Çin’in erken uyarı sistemini etkilemesi tespit edilmesi” gibi konular Çin’in basınında ve resmi açıklamalarda birçok kez gündeme getirildi.
Çin’de tanınmış salgın uzmanı Zhong Nanshan, 27 Şubat günü basına verdiği demeçte salgın sırasında görülen bir eksikliğin hastalık kontrol ve önleme merkezinin statüsünün düşük olması olduğunu ve bunun düzeltilmesi gerektiğini kaydetti.
Çin Ulusal Sağlık Komitesi’nden yetkili Jiao Yahui, Eylül ayında düzenlenen bir forumda Wuhan’daki salgınla mücadele çalışmalarını tekrar gözden geçirerek “test kapasitesinde bulunan yetersizlik, hastalık kontrol sistemi ve salgınla mücadele sisteminde yaşanan eksiklikler, malzeme depolaması ve acil müdahale planında mevcut hazırsızlık düzeltilmesi gereken hususlardan” ifadesini kullandı.
Wuhan’da salgın ortaya çıkmasından 3 ay sonra Çin'de Bahar Bayramı öncesinde meydana gelen salgında görülen eksiklikler tamamlandı. Şu ana kadar Çin’in dünyanın en büyük test kapasitesine sahip olduğuna ve salgının kontrol altında aldığına dikkat çekildi.
CNN’in haberi ilk kez önemli bir noktaya değindi. “Belgeler bulguları karıştırmaya ve salgını gizlemeye ilişkin hiçbir kanıt sunmuyor.”
CNN’nin “Wuhan Belgeleri” haberinin 7. Paragrafı
CNN’nin bulunduğu ABD salgından en çok etkilenen ülkelerden biri ve çıkış noktası henüz görülmedi. CNN gibi bir kurum, bir salgın karşısında bu kadar ciddiyetsiz ve mesnetsiz yayınlar yaparsa, bundan sonra olacak salgınlar karşısında kamuoyunu bilgilendirme görevi olan medya, sorumluluğunu yerine getirmemiş olacaktır.