Çin Komünist Partisi (ÇKP) 19. Merkez Komitesi 5. Genel Kurulu geçen hafta başkent Beijing'de düzenlendi.
Toplantının en önemli gündem maddesi olarak, Çin'in ekonomik ve toplumsal gelişme hedeflerinin belirlendiği 14. Beş Yıllık Plan (2021-2025) değerlendirildi.
Büyümenin hızına değil, niteliğine vurgu
Önceki beş yıllık planda, Çin'in yıllık yüzde 6,5'in üzerinde orta ve yüksek hızda büyümesini hedeflerken, yeni planda ise nitelikli büyümeye vurgu yapılıyor. Uzmanlara göre, toplantıda GSYİH artışına dair somut hedefler ileri sürülmemesine rağmen, Çin'in geleceğine tam güven besliyor.
Bu yıl COVID-19 salgını dünya ekonomisine ciddi etkiler getirdi. Uluslararası Para Fonu (IMF), ekim ayında dünya ekonomisine yönelik büyüme beklentisini dördüncü kez güncelledi. IMF'nin tahminlerine göre, gelişmiş ülkelerin büyümesi bu yıl yüzde eksi 5,8 düzeyinde olacakken, Çin'in ise yüzde 1,9 büyümesi bekleniyor. Ancak IMF'nin Çin ekonomisine dair öngörüsünü düşük bulan bazı Çinli uzmanlar, Çin'in bu yıl yüzde 2,3 ile 2,5 büyüyebileceği kanısında.
Önümüzdeki sene için ise farklı tahminler gündemde. IMF Başkanı Kristalina Georgieva, nisan ayında düzenlenen bir toplantıda, 2021 yılında Çin ekonomisinin yüzde 9,2 büyümesinin beklendiğini kaydetmişti.
Geleceğe dönük en önemli iki belirsizlik, COVID-19 salgınının gidişatı ve Çin-ABD ilişkilerinin durumu olarak görülüyor. Buna rağmen Çinli birçok uzman, Çin'in 2020'de pozitif büyüme gerçekleştirecek tek ülke olarak, gelecekte dünya ekonomisinin toparlanmasında daha önemli rol oynayacağını düşünüyor.
Toplantıda dikkat çeken bir diğer nokta da Çin'in kalkınma modelini değiştirme planlarına dair ayrıntılar oldu. "İkili sirkülasyon" olarak anılan yeni model, uzun vadede Çin'in gelişmesinde önemli rol oynayacak.
Neden ikili sirkülasyona başvuruluyor?
"İkili sirkülasyon" konseptinin iki ayağı bulunuyor. Bunlardan ilki, yurt içindeki ekonomik faaliyetleri temsil eden iç sirkülasyon; diğeri ise dış sirkülasyon, yani Çin ekonomisinin dünyayla ekonomik bağı.
Değişikliğin ardındaki sebeplerden birinin, COVID-19 salgınının dünya üzerindeki etkileri nedeniyle Çin ekonomisinin karşı karşıya olduğu karmaşık dış ortam olduğu belirtiliyor.
Bir diğer neden ise Washington'un dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında ayrışma yaratma, Çin'in ekonomik ve teknolojik gelişmesini engelleme çabaları sonucunda Çin-ABD ilişkilerinin kötüleşmesi olarak görülüyor.
Çin kapılarını kapatacak mı?
İkili sirkülasyon stratejisinin nasıl uygulanacağına ilişkin ayrıntılar hâlâ ele alınırken, ekonomistlere göre, iç ekonominin güçlendirilmesi için öncelikle tüketimin artırılması büyük önem taşıyor. Çin'de iç tüketim GSYİH'nin yüzde 55'ine tekabül ediyor. Söz konusu hedefin gerçekleşmesi için de halkın gelir seviyesinin artırılması ve gelir dağılımındaki dengenin yükseltilmesi amaçlanıyor.
İç talebin artmasıyla Çinli şirketlere yatırım yapmak, yabancı yatırımcılar için doğru bir strateji olacak. Trump yönetiminin, Çin'in çip tedarikine yasak getirmesi, Çin'de çip geliştirme ve üretme adımlarını da hızlandırdı. Dolayısıyla bu alanda faaliyet gösteren Çinli şirketler de yabancı yatırımcılara büyük fırsatlar sunacak.
İkili sirkülasyon modeli, ihracat yapan şirketler ve yatırımcılar için yeni fırsatlar sunarken, borsa ve tahvil piyasalarının dışa açılması, yabancı yatırımcılara hem iç hem de uluslararası sirkülasyonda rol alan Çinli şirketlerle temas kurma imkânı tanıyacak.