Güçlü bir düşmanın karşısında muharebeyi kazanmak için hiç şans kalmadıysa veya ezici bir mağlubiyet söz konusu olduğunda Çin'deki eski alimler; teslim olmanın kesin yenilgi, anlaşma yapmanın yarı yenilgi olduğunu söyler. Ancak geri çekilmek diğer bir deyişle kaçmak bir yenilgi anlamına gelmez. Çünkü henüz düşman eline geçmeyen bir komutan, birlik veya askerin hala zafer kazanma olasılığı devam etmektedir. Çin'in tarihten gelen 36 Savaş Taktiği'nin sonuncusu olan söz konusu savaş hilesi "En iyi seçenek kaçmak" olarak bilinir.
Bu savaş hilesi, eldeki tüm imkanların denendikten sonra başarısız olunursa başvurulacak son seçenektir. Her ne kadar son çare olarak değerlendirilse de, bazen en iyi seçenek savaş meydanından geri çekilmektir. Bu hamle her açıdan zaiyatı azalttığı gibi ayrıca vakit kazanmak için de önemli bir taktiktir. Bunun yanı sıra geri çekilme seçeneği bazen bir hile olarak da kullanılabilir. Böylece geri çekildiği düşünülen birliklerin düşmanı beklemediği bir anda pusuya düşürmesi veya istilacı güçlerin verebileceği zarardan kaçınması öngörülür. Her iki durumda da düşman beklenmedik bir şekilde yanıltılmış olur. Sonuç olarak psikolojik üstünlük kaçan tarafın eline geçer.
"En iyi seçenek kaçmak" savaş taktiğinin bilinen en iyi uygulaması İlkbahar ve Sonbahar Dönemi'nde (M.Ö. 770-476) güçlü Chu devletinin sevk ettiği ordusunun Qin devletine saldırısında yaşandı. General Zi Yu'nun liderliğinde Chu devleti birlikleri sağ, orta ve sol birlikler olmak üzere 3 farklı gruptan meydana geliyordu. Sol ve sağ kanattaki birliklerin büyük kısmını oluşturan askerler Chu devletinin baskıcı rejiminin etkisi altındaki küçük şehirlerinden gelen acemilerden oluşuyordu. Ordu savaş düzeni aldığında sadece ortada yer alan birlikler tecrübeli ve iyi eğitilmiş askerlerden oluşuyordu.
Qin devletinin hükümdarı Chu devleti ordusunun bu taktiksel düzenini öğrendiği vakit, yer şekillerinin çetin olduğu ülke sınırındaki dağlık bölgelere kendi ordusunu geri çekmeye karar verdi. Aynı zamanda diğer komşu devletlere elçiler göndererek, kendisine yardım etmesini istedi.
Chu devleti generali Zi Yu ilk olarak sağ kanattaki birliklere Qin birliklerine karşı saldırıya geçmesi için emir verdi. Bunun üzerine Qin birlikleri vadi içlerine doğru çekildi. Vadi içinde yakın takipte olan Chu devleti ordusunun sağ kanadı ansızın kaplan kürkleriyle kaplanmış savaş arabalarından oluşan büyük bir mızraklı alayla burun buruna geldi. Bunun üzerine gerçek kaplanlarla karşılaştığını zanneden Chu devletinin sağ birliklerindeki atlar ürktü. Ve böylece kaçınılmaz yenilgiye uğrayan sağ kanat, vadinin derinliklerinde eriyip yok oldu.
Qin birlikleri yenilgiye uğrattıkları düşmanlarının üniformalarını giyerek, Chu devleti ordusunun sağ kanadının kılığına büründüler. Böylece bir an önce Chu devleti generalini görüp ona sağ kanadın vadideki savaşı kazandığını söyleyerek, Chu devletinin merkezinde yer alan deneyimli ordunun düşmana son darbeyi vakit kaybetmeden indirmesi gerektiğinde ısrar ettiler.
Söylenenler generalin çok hoşuna gitti. Zafer kapıya gelmişti. General Zi Yu, önde ordunun sol kanadını arkada kendisininde içinde olduğu merkezi orduyu vadiden içeri doğru hücuma geçirdi. Qin birlikleri aynı taktiği uygulayarak öncü birlikleri yendikten sonra generalin tecrübeli birliklerini de tuzağa düşürdü. Kapana sıkıştığını anlayan general Zi Yu, askerlerinin hızla yere düştüğünü görünce yenilginin kaçınılmaz olduğunu anladı.
Savaş meydanından mucizevi bir şekilde kaçmayı başaran general Zi Yu, Chu devletine geri dönmeyi başardı. Öte yandan güçlü Chu devletinin karşısında askeri açıdan üstünlüğü bulunmayan Qin birlikleri başarıyla uyguladıkları "En iyi seçenek kaçmak" savaş taktiğiyle büyük bir zafer elde etti.