DSÖ’den Çin karşıtı Batılılara tokat gibi rapor

Liu Dong, CRI Haber Merkezi

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), dün Çin ile DSÖ’nün yeni tip koronavirüsün kaynağına dair yürüttüğü araştırmalarla ilgili bir rapor yayımladı.

Raporda, uluslararası uzman ekibinin daha önce Wuhan’da düzenlediği basın toplantısında açıklanan sonuçlar teyit edilirken, virüsün laboratuvardan sızarak insana bulaşmış olma ihtimalinin son derece düşük olduğu sonucuna varıldığı kaydedildi.

Bu sonuç, virüsün Wuhan Viroloji Enstitüsü’nden sızdığı yönünde yalanlar uyduran ABD’den ve bazı diğer Batı ülkelerinden siyasetçilerin yüzüne atılan bir tokat niteliğinde.

Virüsün kaynağının bulunmasına dair yürütülen araştırmalar bilimsel bir çalışma niteliği taşıyor ve araştırmalardan sonuç alınması için zamana ihtiyaç var. Bazı Çin karşıtı siyasetçiler ve basın kuruluşları, raporun yayımlanmasından önce, DSÖ’ye Çin karşıtı tutumlara uyması yönünde baskı yapmaya çalıştı.

Raporun yayımlanmasının ardından ise ABD, bir avuç ülkeyi yanına alarak sözde ortak bir açıklama yayımladı. Bu ülkeler, DSÖ’nün söz konusu raporunu kabul etmeyip “Çin’in araştırmalar konusunda DSÖ’yle işbirliği yapmadığı” iddiasını ileri sürerek, Çin’e daha fazla siyasi baskı uygulamaya çalıştı.

Aslında Çin, yurt içinde salgınla mücadele çalışmalarının çok yoğun olduğu dönemde de DSÖ’den uzmanları iki kez ülkeye davet etti. Bu da Çin’in açık, şeffaf ve sorumlu tavrını çok önceden kanıtlamış oldu. Çinli uzmanların yanı sıra, DSÖ’den ve 10 ülkeden uzmanların oluşturduğu bir ekip, 14 Ocak-10 Şubat günleri arasında, Wuhan Viroloji Enstitüsü dâhil olmak üzere dokuz mekânı ziyaret ederek, sağlık personeliyle, araştırmacılarla, taburcu olan hastalarla, salgında hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının aileleriyle ve kent sakinleriyle görüştü.

Çinli birimlerin uzman ekibinin Wuhan’daki çalışmalarına sağladığı yardım birçok uzmandan övgü aldı. Uzmanlar, Çin’in ortaya koyduğu açık tavırdan sitayişle söz ederek, Wuhan ziyaretinde kaydedilen sonuçların beklenenden çok daha fazla olduğunu belirtti.

Virüsün kaynağıyla ilgili çalışmalar küresel bir misyon sayılmalı. Bu çalışmanın sadece Wuhan’da sürmesi doğru değil. Dünyanın çeşitli bölgelerinde erken dönemlerde COVID-19 vakaları görüldü. Dolayısıyla virüsün kaynağıyla ilgili araştırmaların birçok ülke ve bölgede yürütülmesi gerekir.

Çin, diğer ilgili ülkelere de Çin gibi açık, şeffaf ve sorumlu bir tutum sergileyerek, DSÖ uzmanlarını davet etme ve virüsün kaynağını araştırma çalışmalarını başlatma çağrısında bulundu.

Özellikle, salgın durumunun en ciddi olduğu ABD’nin virüsün kaynağıyla ilgili küresel ölçekteki araştırmalara aktif şekilde katılması bekleniyor. Salgının siyasileştirilmesi virüsü yenmeyi sağlamıyor. Dünya, yalnızca bilime saygı gösterilmesi, dayanışma içinde işbirliği yürütülmesi durumunda zorlukları aşabilir.