Yorum: ABD'li siyasetçilerin Taiwan'la ilgili komplosu suya düşecek

Başkanlık seçimlerine sadece birkaç gün kala Taiwan'a silah satma kozunu kullanarak Taiwan Boğazı'nın iki yakasında gerginlik yaratmaya kalkışan ABD tarafı, Çin'e karşı askeri zorbacılık göstermek suretiyle ABD halkının ilgisini toplumsal ve ekonomik sorunlardan uzaklaştırıp Çin'e çekmeye çalışıyor. ABD'nin bu kötü niyetli muamelesine karşı Çin hükümeti kararlı şekilde gerekli karşılığı verdi. Nitekim, Çin'in, ulusal birliğini bozma yönündeki tüm komploları püskürtecek kapasitesi ve güveni tamdır.

Bilindiği üzere Tek Çin ilkesi, Çin-ABD ilişkilerinin siyasi zemini. Taiwan sorunu, Çin'in temel çıkarlarını ilgilendiriyor ve ikili ilişkilerin en önemli ve en hassas parçasını oluşturuyor. Ancak Trump yönetimi, göreve başladığından bu yana bu zemini sürekli sarsmaya çalıştı. Sözde "Taiwan'ın bağımsızlığı" çizgisini izleyen Demokratik İlerleme Partisi yönetimi ve yandaşlarına destek vermeye kalkıştı ve Taiwan Boğazı'nın iki yakasında gerginliği giderek tırmandırdı. ABD yönetimi özellikle son aylarda hiç yorulmadan Taiwan sorununu gündeme taşımaya çalışıyor, üst düzey hükümet yetkililerini Taiwan'a gönderiyor, ABD ordusuna bağlı gemileri Taiwan Boğazı'ndan geçiriyor. Şimdi ise Taiwan'a silah satışlarını artırıyor.

ABD yönetimi, söz konusu komplo planlarıyla aslında başkanlık seçimleri için puan kazanmak istiyor. Dahası, ABD'li siyasetçiler, Taiwan ve Güney Çin Denizi sorunlarını Hint-Pasifik stratejisine dahil etmeye ve bu şekilde Çin'in çevresinde barışçı gelişmesini engelleyecek bir cephe oluşturmaya çalışıyor. Ancak bu girişimlerinin eninde sonunda suya düşeceğinin farkında değiller.

Çin halkı, öteden beri barışı desteklemekte. Fakat bu, Çin'in barışı egemenlik ve güvenlik çıkarlarını zedelemek bedeliyle elde edeceği anlamına gelmiyor. Çin hükümeti kısa süre önce Taiwan'a silah satışına katılan Lockheed Martin, Boeing Defense ve Raytheon gibi ABD'li şirketler ile bu süreçte kötü rol oynayan bazı ABD'li kuruluş ve şahıslara yaptırım uygulamaya karar verdi. Çin'in bu uygulamaları, ulusal egemenlik ve güvenliğini korumak için atttığı önemli adımlar. ABD de adım attığı bu tehlikeli yolda ilerlemeye ve Taiwan Boğazı'nın iki yakasında gerginlik yaratmaya devam ederse, Çin hükümeti de gayet tabii kararlı bir şekilde gereken karşılığı verecektir. ABD'li siyasetçiler, yanlış hesaplar yapmamalıdır.

Taiwan Uluslararası Stratejiler Enstitüsü ve Taiwan Uluslararası İlişkiler Araştırma Enstitüsü tarafından kısa süre önce ortaklaşa düzenlenen "Taiwan Boğazı'nının Güvenliği" konulu anket etkinliğinin sonuçlarına göre, ankete katılan Taiwanlıların yüzde 94'ü Taiwan Boğazı'nın iki yakası arasında barış istiyor, yüzde 80'i ise iki yaka arasında değişimi destekliyor. Demokratik İlerleme Partisi'nin "Taiwan'ın bağımsızlığı"nı askeri yollarla sağlamaya kalkışmasına rağmen, Taiwan Boğazı'nın iki yakasının birleşmesi yönündeki tarihi eğilim hiçbir bir kişi veya ülke tarafından engellenemez.

1,4 milyar nüfusa sahip Çin, ulusal egemenlik, güvenlik ve gelişme çıkarlarını zedeleyecek girişimlere asla izin vermeyecek ve toprak bütünlüğünü tehdit eden, birliğini bozmaya çalışan her kişi veya ülkeye gerekli karşılığı verecektir. Taiwan Boğazı'nın iki yakası arasında gerginlik yaratan ve ateşle oynayan kişiler, yaptıklarının bedelini ağır ödeyecekler.