Barışsever Çin halkı herhangi bir provokasyondan korkmuyor |
2020-10-23 20:50:30 cri
|
Çin Halk Gönüllü Ordusu'nun ABD Saldırganlığına Direniş ve Kore'ye Yardım Savaşı'nın 70. yıldönümünü anmak üzere başkent Beijing'de bugün bir tören yapıldı.
Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel Sekreteri, Çin Cumhurbaşkanı ve Merkez Askerî Komisyon Başkanı Xi Jinping, törende bir konuşma yaptı. Xi Jinping, bu savaşın zorlu tarihini ve tarihsel önemini kapsamlı bir şekilde özetleyerek, savaşın bugün için ne anlama geldiğini açıkladı . Bu savaştan öğrenilmesi gereken 5 noktayı isabetli bir şekilde özetleyen Xi, Çin'in ulusal egemenliği ve birliğini kararlılıkla korumaya, bölgesel ve dünya barışının istikrarını savunmaya dair net bir mesaj verdiğini belirtti. Haziran 1950'de Kore'de iç savaşın patlak vermesinden sonra, küresel hegemonya ve Soğuk Savaş zihiniyetine sahip olan ABD, Kore'deki iç savaşa müdahale etmek için bölgeye asker göndermiş. ABD ordusu, Çin'in uyarılarına rağmen, "38. paraleli" geçerek, Çin-Kore sınırına yaklaşmış, hatta Çin'in kuzeydoğu sınırına hava saldırısında bulunmuştu. Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nin talebi üzerine Çin hükümeti tarafından oluşturulan Çin Halk Gönüllü Ordusu, Ekim 1950'de Kore'ye gitti. Amerikalı yazar John Tolan'ın "Ölümcük Savaş" (In Mortal Combat: Korea 1950-1953) kitabında yazdığı gibi, "Kore Savaşı, ABD'nin Kore İç Savaşı'na müdahale etmesi ve Çin'in ulusal güvenliğini ciddi şekilde tehdit etmesi üzerine patlak verdi. Çin'in ulusal çıkarlar için Kuzey Kore'ye asker göndermesi, ulusal çıkarlar doğrutusundaki son çareydi." İki yıl dokuz ay süren savaş, dünya savaş tarihinde zayıf tarafın güçlüyü yenilgiye uğrattığı eşsiz bir örnek olarak neticelendi. Cumhurbaşkanı Xi'nin konuşmasında belirttiği gibi, "ABD'nin Saldırganlığına Direniş ve Kore'ye Yardım Savaşı, Çin halkının dünyanın doğusundaki önemli konumu için bir manifestodur ve Çin ulusunun ulu rönensansı için önemli bir kilometre taşıdır." Bu savaş, Çin halkının şiddete direnme konusundaki dayanıklı iradesini ve kararlılığını, dünya barışını koruma gücünü tam olarak göstermiştir. Bu, adaletin mutlaka hegemonyacılığın üstesinden geleceğini, barışçıl gelişmenin durdurulamaz bir tarihsel eğilim olduğunu bir kez daha kanıtlıyor! ABD eski genel kurmay başkanı Omar Nelson Bradley, "Bu, yanlış yerde, yanlış zamanda ve yanlış düşmanla girdiğimiz yanlış bir savaştır" diye itiraf etti. Bugün Çin'in 70 yıl önceki bu savaşı anması, çatışmayı sürdürmeyi değil, tarihsel deneyimden ders almayı ve barışı daha iyi korumayı amaçlıyor. Çin Halk Gönüllü Ordusu'nun oluşturduğu ABD Saldırganlığına Direnme ve Kore'ye Yardım Ruhu, Çin ulusu ve Çin halkının değerli ruhsal serveti haline gelerek Çin halkının günümüzdeki gelişme yolunda ilerlemesini teşvik etmektedir. 70 yıl öncesine kıyasla, barış ve kalkınma küresel trend haline geldi. Ancak bazı Amerikalı siyasetçiler tarihin derslerini özümsemeyerek halen sıfır toplamlı oyun ve soğuk savaş zihniyetine bağlı kalıyorlar, tek taraflılığı, hegemonizmi ve aşırı egoizmi destekliyorlar. Çin üzerinde çılgın bir baskı kurmaya çalışıyorlar, dünya çapında ideolojik çatışmaları kışkırtıyorlar. Açıkça Çin'i meşru ve makul kalkınma haklarından mahrum etmek ve dünyayı yeniden bölmeye ve kargaşaya itmek amacıyla Çin'e karşı "yeni bir soğuk savaş" başlatmak istiyorlar. Çin halkı barışı sever ve asla hegemonya peşinde koşmaz, bunun yanı sıra egemenliğini zarara uğratmaz. Xi'nin konuşmasında söylediği gibi, ulusal egemenlik, güvenlik ve kalkınma çıkarlarına zarar verilmesine, ülkenin işgal edilmesine ve bölünmesine asla izin verilmeyecektir. 70 yıl önceki bu savaşa bakıldığında, Çin halkı bu savaşın nasıl hatırlanması gerektiğini iyi biliyor. Tıpkı Xi Jinping'in konuşmasında belirttiği gibi: Çin Komünist Partisi'nin liderliğine bağlı kalınmalı, insan merkezli olunmalı, ekonomik ve sosyal kalkınmaya odaklanmalı, ulusal savunma ve askeri modernizasyon inşası hızlandırılmalı, dünya barışı ve adaleti korunmalı ve insanlığın kader ortaklığı teşvik edilmelidir. Bu beş nokta, ABD Saldırganlığına Direniş ve Kore'ye Yardım Savaşı'ndan elde edilen deneyimlerden kaynaklanıyor ve Çin'in birçok yeni gelişmesine güçlü bir teminat sağlıyor. |