Yorum: BM kürsüsünde çok taraflılığa meydan okuyan ABD en büyük zararı kendisine veriyor

ABD Başkanı Trump, Birleşmiş Milletler (BM) 75. Genel Kurulu Oturumları kapsamında yaptığı konuşmada yine kötü niyetle yeni korona virüsü (COVID-19) "Çin virüsü" olarak adlandırdı ve salgından Çin'i sorumlu tutacaklarını söyledi. Trump ayrıca ABD'nin salgınla mücadelede başarılı olduğunu iddia etti.

Trump bu sözleri sarfederken, ABD'de Covid-19 kaynaklı toplam vefat sayısı trajik bir şekilde 200 bini aşmaktaydı. Times gazetesinde yer alan bir makalede, "Başkan salgını önleme ve kontrol etmedeki başarısızlığı nedeniyle tarihe geçecek" denildi.

Kasım ayında yaklaşmakta olan başkanlık seçimleri öncesi Amerikalı politikacılar, bir çok taraflılık platformu olan BM Genel Kurulu'nu, kendi çıkarları için bir şov sahnesi olarak görüyor. Bu tutum, her şeyden önce BM Tüzüğü ilkelerine ve çok taraflılık ruhuna leke düşürmüştür.

Yalanlar gerçekleri örtemez

Yalanlar gerçekleri örtemez. Çin, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve dünya ülkelerine salgınla ilgili bilgileri anında bidirmiştir, deneyimlerini paylaşmıştır ve ABD dahil olmak üzere birçok ülkeye yardım sağlamıştır.

Çin'in küresel salgınla mücadeleye katkıları, dünya tarafından net bir şekilde görülüyor. Ancak Beyaz Saray, dikkatini salgınla mücadeleye vermektense, kendi yönetim kabiliyetsizliğini örtbas etmek için, sadece Çinlileri değil, ABD'de yaşayan tüm Asya kökenlileri hedef gösteren ırkçı nefreti körükleme yoluna gitti.

Küresel yönetişim günümüzde büyük zorluklarla karşı karşıya. BM kürsüsüne çıkan çok sayıda ülkenin liderleri, bu kürsün değerlerine uygun olarak çok taraflılığı ve iş birliğini övdü. Almanya Başbakanı Merkel, BM'nin kurallara dayalı çekirdek rolünü oynamasının belli bir ülke tarafından engellediğini söylerken haklıydı. Merkel'in ifadesiyle, küresel meseleler, ulusal sınırların ötesinde çözüm arayışları gerektirir. Her düzeyde anlayış ve iş birliği şarttır.

Kapris ve tehditleriyle küresel yönetişimi sabote eden Amerikan yönetimi, dünyanın bir numaralı ekonomisi olarak sorumluluklarının bilincinde olmalıdır. Aksi takdirde Amerikan yönetiminin izlediği bu çıkmaz yol, nihayetinde en büyük zararı Amerika Birleşik Devletleri'nin kendisine verecektir.