Pompeo gibi siyasetçilerin yalanları, uluslararası işletmeleri ABD'den uzaklaştıracak

Mike Pompeo başta olmak üzere Amerikalı siyasetçiler, TikTok'a baskı yapıp Çin'in Orta ve Doğu Avrupa'daki 5G inşa çalışmaları hakkında asılsız iddialarda bulunduktan sonra şimdi de Çinli işletmelere yönelik yeni tur baskı başlattılar. Piyasa kurallarına ve adil rekabet ilkesine aykırı hareket eden bu şahıslar, devlet gücünü kullanarak diğer ülkelerin işletmelerinin meşru faaliyetlerine engel koymaya çalışıyorlar. Uzun süredir hegemonya peşinde koşan Washington'ın adil rekabetten korktuğunu gösteren bu girişimi; küresel endüstri, tedarik ve değer zincirlerine zarar verdiği gibi ABD'nin ulusal çıkarlarını ve imajını da zedeliyor. Washington'un haksız muameleleri, uluslararası işletmelerin ABD'den ayrılmasını doğal olarak hızlandıracaktır.

Uluslararası toplum Mike Pompeo gibi ABD'li siyasetçilerin yalanlarını çok net görüyor. Slovenyalı Vecer gazetesi, Snowden olayıyla açığa çıkan belgeleri baz alarak, ABD'nin telekomünikasyon ağlarını yasa dışı olarak izlemeye alıp kişisel bilgileri toplamaktan kaçınmadığını belirtmişti.

Aslında dünyanın en büyük hacker ülkesi olan ABD'nin istihbarat birimleri, uzun süredir müttefikleri dahil olmak üzere yabancı hükümetler, işletmeler ve şahısları görüntüleyerek devlet sırlarını çalma gibi girişimlerde bulunuyor. Cisco ve Apple gibi Amerikan işletmeler, sistemlerinde güvenlik açıklarını bulunduğunu inkar etmiyor. Onlar gibi Amerikan işletmelere kıyasla son 30 yılda 170 ülke ve bölgede bin beş yüz şebeke altyapısı kuran ve dünyanın en büyük 500 şirketinin 228'ine hizmet sunan Huawei, ne Snowden ve WikiLeaks gibi siber güvenlik olaylarına karıştı; ne de PRISM, Equation Grubu ve Echelon gibi hacker gruplarında yer aldı. Üstelik Huawei'yi karalayan ABD'li siyasetçiler iddialarını destekleyecek hiçbir kanıt sunamıyorlar. Ulusal güvenlik bahanesine sarılan Pompeo gibi Amerikalı siyasetçiler "hırsızı yakala" diye bağıran hırsızlar gibi davranıyorlar.

Ne ticaret siyasete, ne de siyaset ticarete alet edilsin. Tüm uluslararası işletmelerin ortak arzusu bu yöndedir. Ancak kendi çıkarları doğrultusunda ticari meseleleri siyasete alet ederek McCarthyciliği ticarette uygulamaya çalışan Mike Pompeo gibi Amerikan siyasetçiler, hem kendi işletmelerinin hem de dünyadaki tüm işletmelerin menfaatlerini tehlikeye atıyor. Çinli işletmelerin uluslararası işbirliğini genişletmesinin önüne geçmeye çalışan bu kişiler, küresel teknolojik gelişmelere ve dünya halkının refahına da zarar veriyorlar. Fakat bir şeyi unutuyorlar; süper ülke konumu utanç verici hilelerle kazanılamaz. Çin'in teknolojik gelişme adımları da dış mihrakların baskısıyla durdurulamaz!