Yorum: Pompeo'nun Hong Kong hesabı tutmadı, tutmayacak

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo dün yaptığı açıklamada Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi Ulusal Güvenlik Koruma Yasası onayını hızlandırmasının ardından ABD'nin Çin'e savunma ekipmanları ihraç etmeyi sona erdireceğini, aynı zamanda Hong Kong'a ihraç edilecek savunma ve askeri-sivil çift kullanımlı teknolojiler hakkında Çin'in ana kesimine uygulanan kısıtlamaların getirileceğini söyledi.

"Hong Kong halkının yanında durduğu"nu iddia eden Pompeo, Çin Halk Cumhuriyeti Hong Kong Özel İdari Bölgesi Ulusal Güvenlik Koruma Yasası'nın istikrarlı bir şekilde onaylanıp Hong Kong halkının gönlünü kazanması karşısında, vakit kaybetmeden sözde yaptırımlar yoluyla Hong Kong'un kalkınmasını ve dolayısıyla Çin'in gelişmesini engelleme girişimine başladı.

Ancak Pompeo gibi siyasetçilerin Hong Kong'u kaosa sokma komplosu defalarca başarısızlığa uğradı.

Gittikçe daha fazla gerçek, ABD'nin Hong Kong'daki kargaşanın arkasındaki en büyük kışkırtıcı olduğunu gösteriyor. Kongre mevzuatı kapsamında kurulan Ulusal Demokrasi Vakfı, yıllardır boyunca Hong Kong işlerine karışıyor. Bir dönem istihbarat teşkilatının başında olan Pompeo, pek çok kez Hong Kong'da yüksek profilli Çin ve Kong Kong karşıtı güçlerle görüştü ve şiddetli terörist faaliyetleri açıkça destekledi. Bugün, çetelerin Hong Kong'ta kaos yaratmada başarısız olduklarını gören Pompeo, Hong Kong'a karşı sözde yaptırımlar uygulamaya başvurdu.

Fakat Pompeo gibi siyasetçiler ne kadar çaba gösterirse göstersin, bu sadece blöf amacı taşıyan politik saçmalıklar olarak kalacaktır. Desteklemek istediği Hong Kong karşıtı güçler çoktan dağılmıştır. ABD'nin Hong Kong'a uygulayacağı sözde yaptırım, asla Hong Kong'un gelecek refah ve gelişmesini etkileyemeyecek ve sadece ABD'nin kendisine zarar verecektir.

Pompeo gibi siyasetçiler tarafından ortaya sürülen sözde yaptırımlar, Hong Kong kamuoyunun ulusal güvenlik yasasına verdiği güçlü destek karşısında boşa düşüyor.

30 Haziran saat 11 itibariyle Hong Kong Ulusal Güvenlik Koruma Yasasını Destekleme İttifakı tarafından düzenlenen "ABD dahil dış güçlerin müdahalelerine karşı online imza kampanyasına" 1,55 milyon Hong Kong sakini imza atarak destek verdi.

Son günlerde Çin'in birçok hisse senedi yabancı ülkelerdeki borsalardan sonra yerli borsada da işlem görmeye başladı ve yatırımcılar tarafından sıcak karşılandı. Mayıs ayında Hong Kong Satın Alma Müdürleri Endeksi (PMI) belirgin bir şekilde toparlandı ve dört ayın en yüksek seviyesini gördü.

Hong Kong Yürütme Konseyi Üyesi Ren Zhigang, Hong Kong'dan sermaye çıkışı olmadığını, aksine sermaye girişi olduğunu ve Hong Kong Doları'nın daha da güçlendiğini ifade etti. Ren Zhigang, ABD'nin yaptırımlarla Hong Kong'u sabote etme girişiminin asla başarılı olmayacağını vurguladı.

Hong Kong'un geleceği ve kaderi anavatana yakından bağlıdır ve dış baskı nedeniyle asla değişmeyecektir. Mevcut durumda Hong Kong'da döviz rezervi yeterli, ekonomik ve finansal durum uzun süre iyi bir eğilim gösteriyor. Üstelik Hong Kong ulusal güvenlik yasasının uygulanmasıyla birlikte, Hong Kong'u daha parlak bir gelecek bekleyecek.