Yorum: ABD'li siyasetçiler neden COVID-19 sorgularına karşı?

  2020-03-16 12:42:13  cri

Sheng Yuhong-CRI Haber Merkezi

ABD'nin Temsilciler Meclisi'nde kısa süre önce COVID-19 salgınıyla ilgili olarak düzenlenen oturumda ilginç bir diyalog geçti.

ABD Kongre Üyesi Harley Rouda "ABD'de ilk bakışta gripten öldü dediğimiz insanlar var ancak bu vakalar korona virüsü olabilir mi?" şeklinde bir soru sordu. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) Direktörü Robert Redfield ise bu soruyu "ABD'de bugüne kadar bazı vakalara bu şekilde teşhis koyuldu." diye yanıtladı.

Redfield'in söz konusu yanıtı, ABD'de COVID-19'dan dolayı hayatını kaybedenlerin grip nedeniyle öldüğü sanıldığının itirafı anlamına geliyor. Bu açıklama, yeni korona virüsünün kaynağının ABD olduğu yönündeki iddialara kanıt sağladı. ABD'de salgınla mücadele çalışmalarında ortaya çıkan sorunların artmasıyla birlikte, her geçen gün daha çok soru işareti doğuyor.

Grip ve COVID-19 salgınlarının ortaya çıktığı zamanlara bir bakalım: Grip salgını, geçen yıl Eylül ayında ABD'de yayılmaya başladı. Ekim'de ABD kafilesi 7. Dünya Askeri Olimpiyatları'na katılmak için Wuhan'a geldi ve o günlerde bazı yabancı oyuncular grip salgınına yakalandı. Daha sonra Aralık'ta Wuhan'da ilk COVID-19 vakası görüldü. ABD'de gripten hayatını kaybedenlerin arasında COVID-19 vakalarının da bulunduğu itirafına göre, COVID-19'un ABD kaynaklı olmasına ilişkin şüpheler de makul görünebilir.

Kanada merkezli düşünce kuruluşu Global Research'ün web sitesinde yayımlanan bir yazıda, Çin'in Taiwan bölgesindeki uzmanların salgından ciddi şekilde etkilenen İran ve İtalya'daki virüslerin kaynaklarına ait analizleri incelediği belirtildi. Yazıda, adı geçen iki ülkedeki virüslerin gen dizilimlerinin Çin'deki virüsün gen diziliminden farklı olduğunun görüldüğüne, bu nedenle söz konusu iki ülkede salgına yol açan virüslerin kaynağının Çin olmadığına işaret edildi.

COVID-19 salgını, küresel boyutta kritik bir döneme girdi. ABD dahil birçok ülke olağanüstü hal ilan etti. Ancak, bu kritik dönemde ABD'deki bazı politikacılar ve medya kuruluşları tuhaf denebilecek tepkiler gösterdiler.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun COVID-19 virüsüne "Wuhan virüsü" adını vermesi, Cumhuriyetçi senatör Tom Cotton'un "COVID-19 virüsünün kaynağının Wuhan'daki bir laboratuvar olduğu" iddiası ve Fox TV spikerinin Çinlilerin özür dilemesi gerektiğini söylemesi gibi olaylar, ülkedeki bazı politikacılar ile medya organlarının Soğuk Savaş tarzı düşüncelerle ve ideolojik ön yargılarla Çin'e saldırdığını gösteriyor. Ancak bu iddiaların hiçbirinin delili yok.

Bilim insanlarının COVID-19 ile ilgili yürüttüğü araştırmalar neticesinde her geçen gün daha fazla keşif ortaya çıkıyor. Lancet dergisinin web sitesinde 24 Ocak'ta, Wuhan Jinyintan Hastanesi'nde klinik teşhise katılan 7 doktorun hazırladığı tez yayımlandı. Tezde, Wuhan'da ilk tespit edilen 41 hastadan 13'ünün Huanan Deniz Ürünleri Pazarı'yla teması olmadığı kaydedildi.

Science dergisinde 26 Ocak'ta yayımlanan makalede ise, Wuhan'daki Huanan Deniz Ürünleri Pazarı'nın COVID-19'un kaynağı olmayabileceğine işaret edildi. Georgetown Üniversitesi'nden bulaşıcı hastalık uzmanı Daniel Lucey'in görüşüne yer verilen makalede, "13 kişinin bu pazarla ilgisinin bulunmadığı ve bu sayının hiç de az olmadığı" ifade edildi. Daniel Lucey, yeni korona virüsünün kaynağının başka bir yer olabileceği kanısında. Çin'de salgınla mücadelenin en yetkili isimlerinden uzman Zhong Nanshan da ilk vakanın Çin'de ortaya çıktığına ancak virüsün kaynağının Çin olmayabileceğine dikkat çekti.

Virüsün kaynağı bilimsel bir mesele. Bazı ABD'li siyasetçilerin bilimsel araştırmaların sonuçlarını dikkate almayarak asılsız iddialarla Çin'i karalaması ve kamuoyunun kendilerine yönelik şüphelerine de karşı çıkması, bu siyasetçilerin iki yüzlülüğünü yansıtıyor.

Şu an dünya genelinde birçok bilim insanı virüsün kaynağını araştırmak için çalışmalar yürütüyor. Uluslararası toplumun da bu konuda farklı görüşleri var. Ancak bütün şüpheler ve tahminler bilimsel araştırmalara ve gerçeklere dayanmalı. Bu tür karalama çabaları çok yersiz. ABD'nin salgının kendi sınırları içinde yayılmasını önlemenin yanı sıra, uluslararası toplumla işbirliğini güçlendirerek, virüsün kaynağının belirlenmesi çalışmalarına katkı yapması bekleniyor.