Beijing'in eski sesleri bu müzede korunuyor

  2020-02-05 22:00:17  cri

Seyyar satıcıların sokaklardaki sesleri, ağustosböceklerinin ötüşleri ve güvercinlerin düdük seslerine arışıyor… Başkent Beijing'in kayıp günlerinin sesleri bu müzede bugün bile duyulabiliyor.

Shijia Hutong Müzesi'ndeki küçük odada bulunan ekrana dokunarak, hızla gelişen modern Beijing'in yavaş yavaş boşalan eski sokaklarından kalma 300'ü aşkın sesi duyabilirsiniz.

"Bıçaklar ve makaslar bilenir!" "Anında kapınıza teslim! Parlak, mis kokulu pudralarımız, nakış iğnelerimiz var!" Müzede duyabileceğiniz bu sesler, eski günlerde başkent sokaklarında dolaşan seyyar satıcılara ait.

Söz konusu ses projesinin kurucusu Colin Siyuan Chinnery, "Hutong diye adlandırılan Beijing'in eski dar sokaklarında yaşayan aileler günlük ihtiyaçlarını genellikle sokaklarda dolaşan satıcılardan karşılarlardı." diye konuştu.

Süpermarketler ve mahalle bakkallarının ortaya çıkışından önce tüccarlar Beijing'in labirent misali geleneksel sokaklarında, yani hutonglarda turlar, malları ve hizmetleri müşterilerinin kapılarına ulaştırırdı. Her biri gelişlerini haber vermek için kendine özgü bir melodiyle seslenirdi.

Çin'in güneyindeki Nanning kentinden Beijing'e gezmeye gelen 28 yaşındaki Li Ruting, müzedeki bu sesleri dinledikten sonra, "Seyyar satıcıların sesi biraz yüksek ama hoş bir ritmi var. İnsanların iyimserliğini, enerjisini hissedebiliyorum." yorumunu yaptı.

Eski Beijing, karakteristik sesleri olan bir kentti. Müze, Li gibi ziyaretçiler için kentteki eski hayatı yeniden canlandırıyor.

Çin'in doğusundaki Hangzhou kentinden gelen 26 yaşındaki Wang Lin ise develerin 70 yıl önceki Beijing'de kömür, ipek ve pirinç gibi günlük ihtiyaçları taşımak için kullanılan başlıca araçlar olduğunu öğrendiğinde çok şaşırdığını ifade ederek, "Müzede develerin çanlarını duyana kadar inanamamıştım. O dönem günlük hayatta develeri görmek çok büyüleyici olmalı." dedi.

Çin'de yaşayan 48 yaşındaki sanatçı Chinnery, projeyi 2013 yılında başlattı. Dongcheng bölgesinin yerel yönetimi, proje fikrini beğenerek Chinnery'nin büyükannesinin eski evini bir müzeye dönüştürdü.

Chinnery, "Eski Beijing'in seslerinin çoğu şimdi yok oldu. Bu yüzden kaydetmek istedim. Eski sesler hatıraları canlandırabilir diye düşündüm." ifadelerini kullandı.

Londra Üniversitesi'nde Çin kültürü üzerinde ihtisas yapmış olan Chinnery, İngiliz Kütüphanesi'nde uzun yıllar İpek Yolu kültürünün önemli bir parçasını oluşturan Dunhuang ile ilgili bir projede çalıştı.

Chinnery çocukken Beijing'de yaşadı ve kungfu öğrendi. 2002 yılında ise Beijing'e dönme kararı aldı.

Beijing'de yaşadığı yıllarda güvercinlerden gelen düdük sesleri Chinnery'de derin bir izlenim bıraktı.

Chinnery, çocukluk günlerinde Beijing'de duyduğu sesleri anlatırken "Beijingliler eskiden güvercinlere düdük takarlardı. Güvercinler uçunca düdük öterdi. Bunu başka hiçbir ülkede görmedim." diye konuştu.

Ancak günümüzde güvercinlerden gitgide az sayıda düdük sesi duyuluyor. Chinnery, şu anda bir zamanlar Beijing'in sokaklarında çınlayan farklı sesleri bir veri tabanında toplamakla meşgul. 94 yaşındaki eski seyyar satıcıyı bulup ürünlerini tanıtırken haykırdığı cümleleri kaydetmek Chinnery'nin çok uzun zamanını aldı. Develerin orijinal sesini yeniden yakalamak için Chinnery, çöllere kadar gitti ve oradaki develerin seslerini kaydetti.

Chinnery, "Sesler kültür, tarih ve kişisel duygularla ilgili mesajlar iletebilir. Umarım daha çok kişi Beijing'in yok olmaya yüz tutmuş seslerini korumak ve seslerin anılarını paylaşmak için bana katılır." dedi.