Yorum: Şiddet olayları Hong Kong'a zarar veriyor

Xu Yanqing-CRI Haber Merkezi

Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Brezilya'nın başkenti Brasilia'da düzenlenen 11. BRICS Liderler Zirvesi'ne katıldığı sırada Hong Kong'daki gelişmelere ilişkin bir değerlendirmede bulundu. Hong Kong'da devam eden şiddet olayları ile suç eylemlerinin hukukun üstünlüğünü ve asayişi ciddi şekilde zedelediğini, ayrıca bölgenin refahı ile istikrarını önemli derece bozduğunu kaydeden Xi, bu eylemlerin "Bir Ülke, İki Sistem" ilkesine karşı bir meydan okuma anlamına geldiğini belirtti. Xi bu değerlendirmeyle, radikal şiddet olayları ve suç eylemlerinin yol açtığı ciddi zararları ortaya koyarken, uluslararası toplumun da Hong Kong'daki kaosun arkasındaki gerçekleri görmesini sağladı.

Hong Kong'da Suçluların İadesi Yasası'nda değişiklik planlanmasının yol açtığı gösterilerin ilk gününden bu yana, Bazı Batılı çevreler Hong Kong'u kaosa sürüklemek ve Çin'in kalkınmasını engellemek için çifte standart uygulayarak, şiddet yanlılarını sözde "demokrasi savaşçısı" olarak niteledi. Hatta bölgede meydana gelen şiddet olayları ve suç eylemlerini "güzel bir manzara" olarak güzelleştirdi. Gerçekte ise, şiddet yanlıları kentteki ulaşımı felç etti, kundaklamalar gerçekleştirdi, emniyet güçlerine ve farklı görüşe sahip insanlara saldırdı. Bütün bu eylemler barışçıl miting çerçevesini çoktan aşmanın yanı sıra, Hong Kong'daki demokrasi ve özgürlük atmosferine ciddi şekilde zarar verdi.

Üstelik son zamanlarda daha da tırmanan şiddet eylemlerinde yüzlerce kişi yaralandı ve hatta bir masum sivil yaşamını yitirdi. Bu olaylar Hong Kong sakinlerinde büyük bir korku duygusu yarattı. Hukukun üstünlüğüne ve sosyal düzene zarar veren bu şiddet yanlıları yargılanıp, hak ettikleri cezayı almalı.

Şiddet yanlıları, beş aydan uzun bir süredir yabancı düşman güçlerle birlikte merkezi hükümetin Hong Kong'daki ofislerine saldırıyor, ulusal amblemi kirletiyor, milli bayrağa hakaret ediyor ve sözde Hong Kong bağımsızlığı talebinde bulunuyor. Milli haysiyete alenen zarar veren ve "Bir Ülke, İki Sistem" ilkesine meydan okuyan bu girişimlere, hukukun üstünlüğüyle yönetilen hiçbir ülke izin vermez.

"Bir Ülke, İki Sistem" ilkesi, Hong Kong'un anavatana dönmesinden bu yana geçen 22 sene boyunca uluslararası toplumda geniş kabul gören büyük başarılar kaydetti. Ancak şu an devam eden şiddet olayları ve suç eylemleri Hong Kong'un iş ortamına büyük zarar veriyor. Hong Kong ekonomisi olaylardan ciddi şekilde etkilenirken, ihracat ve tüketim de hızla kötüye gidiyor. Hong Kong Özel İdari Bölgesi İstatistik Dairesi tarafından açıklanan verilere göre, Hong Kong'un gayri safi yurtiçi hasılası yılın üçüncü çeyreğinde, önceki çeyreğe göre yüzde 3,2 düştü. Art arda iki çeyrektir devam eden düşüş, Hong Kong ekonomisinin gerilemeye başladığını gösteriyor. Hong Kong ekonomisinin yıllık büyümesinde on sene sonra ilk defa eksi bir rakamın görüleceği tahmin ediliyor. Devam eden şiddet olaylarından büyük kaygı duyan Hong Konglular, bu durumun sürmesi halinde bölgede son nesillerin büyük çabalarıyla elde edilen meyvelerin zarar görmesinden endişe ediyor.

"Doğu'nun İncisi" olarak bilinen Hong Kong, küresel ekonomik yapıda büyük düzenlemeler yapıldığı ve uluslararası rekabetin şiddetlendiği bir ortamda, sağlam bir temeli bulunmasına rağmen büyük tehditlerle karşı karşıya bulunuyor. Çin liderinin ilk defa uluslararası arenada Hong Kong'daki şiddet ve suç faaliyetlerinin büyük zararlarını açıklayarak, bölgede kaosu durdurmanın ve asayişi yeniden normale döndürmenin Hong Kong'da şu an en ivedi görev olduğuna işaret etmesi, Hong Kong'un istikrara kavuşması için bir yol gösterdi.

Merkezi hükümetin kararlı destekleriyle ve Hong Kong'un bütün kesimlerinin ortak çabalarıyla, 7 milyon 500 bin kişinin yurdu savunulacak ve "Bir Ülke, İki Sistem" ilkesi korunacak.