Yorum: Şirketlerini Çin'den çekmek ABD için sadece bir hayal

ABD'nin 300 milyar dolar değerindeki Çin menşeli ürüne yüzde 15'lik ilave tarife uygulama kararına karşılık olarak Çin, 75 milyar dolarlık ABD mallarına ek tarife getirme önlemi almak zorunda kaldı.

Buna karşın Beyaz Saray, şirketlerine Çin pazarından derhal çekilme talimatı verdi. Piyasa kurallarını ihlal eden bu girişim, ABD'li iş çevresinin tepkisini çekti.

Yüksek kaliteli kalkınmaya odaklanan Çin'in küresel endüstri ve değer zincirlerindeki konumu sürekli yükseliyor. Yabancı yatırım ortamını da aralıksız iyileştiren Çin'in dış sermaye çekme konusundaki rekabet gücü, diğer ülkelere kıyasla çok daha yüksek. Dünya çapında doğrudan dış yatırımlarda son üç yıldır art arda düşüş yaşanırken, Çin'de yılın ilk 7 ayında yeni kurulan yabancı işletmelerin sayısı 24 bini aştı, fiilen değerlendirilen yabancı sermaye miktarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7,3 artarak 53,314 milyar yuana ulaştı.

İmalatçılarının yurtdışına taşınması ve Çin ile ticaret açığının artmasının sebebi yine ABD'nin ekonomik yapısı. ABD yönetimi, ek tarife ve aşırı baskı yoluyla ticari rahatsızlıklarını tedavi edemez.

ABD'nin tanınmış motosiklet üreticisi Harley-Davidson'un siyasi baskıyı hiçe sayarak bazı üretim hatlarını yurtdışına taşıması gibi vakalar, tarife sopasının, Amerikalı şirketleri Çin'den çekilmeye zorlayamadığını, tam tersine Amerikan üreticilerin yerel piyasadan çekilmesine yol açabileceğini gösterdi. Bu sonuç belki de bazı Amerikalı siyasetçilerin beklemediği bir duruma işaret ediyor.

İdari yöntemlerle ticari korumacılık uygulama, sadece Amerikalı şirketlerin serbest faaliyet göstermesine küstahça bir müdahale değil, aynı zamanda küresel ekonomik düzen için de ciddi bir tehdittir.