Yorum: Tarife tehditleri sorunu çözemez

  2019-06-27 20:29:03  cri

Çin ve ABD devlet başkanları Osaka'daki G20 zirvesinde bir araya gelecek. Çin ve ABD'nin ekonomik ve ticari bir anlaşmaya varamaması durumunda, ABD'nin Çin'e ek tarifeler getirme tehditleri halen devrede. Bu tavır hem iki devlet başkanının daha önce vardığı mutabakatı ihlal ediyor hem de iki devlet başkanı arasındaki son telefon görüşmesinin ruhuna uymuyor. Sorunu çözecek tutum bu değil.

Çin'in ekonomik ve ticari meseleleri çözme konusundaki konumu tutarlıdır, Çin her zaman eşit diyaloga bağlı kalmayı ve karşılıklı meşru kaygıları korumayı savunur. Geçen bir yıldan uzun sürede Çin, azami samimiyet ve büyük çaba göstererek Amerika Birleşik Devletleri ile 11 tur üst düzey ekonomik ve ticari istişare gerçekleştirdi ve büyük ilerleme kaydedildi. Ancak ABD tarafı defalarca geri adım attı ve tarifeleri yükseltti, bu da Çin-ABD istişarelerinde ciddi bir aksama yarattı.

Mayıs ayından bu yana ABD, 200 milyar ABD Doları değerinde Çin ihracatı üzerinde tarifeleri artırdı ve Çin işletmelerine baskı uyguladı. Çin tarafı da ABD mallarına uygulanan tarifeleri artırmak, "güvenilmez varlıklar" listesi oluşturmak ve nadir toprak ürünleri ihracatının, Çin'e karşı kullanılmaması gerektiği uyarısında bulunmak gibi önlemler aldı. Çin, temel çıkarlarını savunma konusundaki kararlılığını açıkça ortaya koymuş durumdadır.

Çin ve ABD'nin çıkarları birbiriyle iç içe, derin entegrasyon içinde. İşbirliği yerine sürtüşme, her iki tarafa da zarar verir. Wall Street Journal'a göre, ithal edilen cep telefonlarının yüzde 82'si, dizüstü bilgisayarların yüzde 94'ü, üç tekerlekli bisikletlerin ve scooter'ların yüzde 85'i, oyun konsollarının yüzde 98'i Çin'den geliyor. Bu yüzden ABD hükümetinin 300 milyar ABD Doları tutarında Çin ürünlerine vergi tarifelerini artırmayı planlaması hakkında ticaret temsilciliği ofisinde düzenlenen toplantıda, ABD'nin birçok sektörlerinden gelen 314 temsilcinin yüzde 96'sı tarifelere karşı çıktı. Çin sanayi zincirinin yukarı ve aşağı yönlerinin tamamlanmış olduğuna, altyapının mükemmel olduğuna, işgücünün yeterli ve iyi eğitimli olduğuna ve bariz avantajlara sahip olduğuna inanıyor: Sanayi zinciri Çin'den çıkarsa, yalnızca Amerikan şirketlerinin başını belaya sokar. ABD'deki Yale Üniversitesi'nden kıdemli bir araştırmacı olan Stephen Roach, son zamanlarda "ABD hükümetinin gümrük vergilerinin rolü konusunda temel bazı yanlış algıları olduğunu" söyledi. Getirilen tarifelerin bedelinin, Çinli ihracatçılar yerine ABD ithalatçıları tarafından ödendiğine dair ciddi bulgular var. ABD hükümeti, ABD'deki çeşitli sosyal grupların, tarifelerin artmasına karşı çıkardığı güçlü sesi görmezden gelemez.

G20 Osaka Zirvesi'nin başlamasından önce ev sahibi Japonya, ticaret üzerine 2019 beyaz kitabını açıkladı. Burada ticaret kısıtlamalarındaki artışın küresel ekonomik büyümeyi azalttığına ve ilgili ülkeleri kısıtlama yapmaya çağırdığına dikkat çekilerek, büyüyen ticaret korumacılığının riskleri ortaya konuldu. Aslında bu G20 üyelerinin büyük çoğunluğunun ortak kaygısıdır. ABD 1930'larda Smoot-Hawley tarife yasasını geçirdikten sonra, küresel ticaretin yüzde 60 oranında düştüğünü ve durgunluğun Büyük Buhran'a dönüştüğünü unutmayalım. Bugün, ABD tarafından kabul edilen tarife önlemleri G20 üyelerinin olumsuz etkilenmesine neden olmuştur. Çok taraflılığı desteklemek, tek taraflılığa karşı olmak, açıklığı ve hoşgörüyü desteklemek ve korumacılığa karşı çıkmak, Osaka Zirvesi'nin teması olmalıdır.

Sorumlu bir ekonomi olarak Çin, küresel ekonomik büyüme beklentilerini ve halkın çıkarlarını korumak için Çin-ABD ekonomik ve ticari konularına rasyonel yaklaşacak, ancak herhangi bir baskı ve tehditten de korkmayacaktır; Çin her türlü zorluğa tamamen hazır durumdadır. Çin ile ABD arasında bir anlaşmaya varılmasının yegane yolu, eşit diyalog yapmaktır. Tarife baskısı Çin için hiçbir zaman işe yaramayacak. Sadece samimiyet ve atılacak somut adımlar, Çin-ABD ekonomik ve ticari sorunlarını çözebilir.