Xinjiang'daki insan hakları çalışmalarında büyük gelişmeler kaydedildi

BM'nin Cenevre'deki merkezinde önceki gün, "Xinjiang'daki İnsan Hakları Çalışmalarındaki Gelişmeler ve Başarılar" konulu toplantı düzenlendi. BM İnsan Hakları Konseyi'nin 40. oturumu sırasında düzenlenen söz konusu toplantıya, 70'ten fazla ülkeden yaklaşık 200 diplomat ile uluslararası örgüt ve sivil toplum kuruluşlarından temsilciler katıldı.

Çin'in Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi Daimi Temsilci Yu Jianhua toplantıda, Xinjiang'ın bugün tarihindeki en hızlı ve istikrarlı gelişim dönemine girdiğini vurgulayarak, etnik gruplara mensup vatandaşların ekonomi, siyaset, toplum, kültür ve çevre haklarının korunduğunu belirtti.

Yu Jianhua, "Xinjiang, terörle mücadele etmek ve aşırıcılıktan arınmak için bir dizi tedbir aldı. Mesleki eğitim merkezleri kurmak da bu tedbirlerden biri. Aşırıcılıktan etkilenen kişilere eğitim ve yardım sağlanması ve onların terör olayları düzenlemesi veya terör kurbanı olmasının önlenmesi amaçlanıyor. Söz konusu tedbirlerin sonucunda Xinjiang'daki güvenlik durumu düzeliyor. Dolayısıyla bu tedbirler etnik gruplara mensup vatandaşların desteklerini de aldı." ifadesini kullandı.

Çin İnsan Hakları Araştırmaları Derneği üyesi Zhang Nan, aynı toplantıda, Çin'in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde yasalara uygun olarak yürütülen terörle mücadele ve aşırıcılıktan arınma çalışmalarının meşruiyetinin ve gerekliliğinin tartışmasız bir gerçeklik olduğunu kaydetti.

Çin'in Kuzeybatı Siyasi Bilim ve Hukuk Üniversitesi Terörle Mücadele Anabilimi'nde araştırmacı olarak da çalışan Zhang Nan, şiddet ve terör olayları ile dini aşırıcılığın Xinjiang'a getirdiği zararları tanıttı.

Zhang Nan, "Dini aşırıcılık, gerçek din değildir. Dini aşırıcılık ile din arasında kullanma ve kullanılma ilişkisi vardır. Dini aşırıcılık, insanlığa, topluma, uygarlığa ve hatta dinin kendisine karşıdır." ifadelerini kullandı.

Zhang Nan, dini aşırıcılığın, inanç özgürlüğünün önündeki en büyük tehditleri ve terör eylemlerini doğuran en temel ideolojik motivasyon olduğuna dikkat çekti.

Çin'in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde 1990'lı yıllardan beri binlerce trajik terör olayı medyana geldiğini ve olaylarda çok sayıda masum insanın hayatını kaybettiğini hatırlatan Zhang Nan, Xinjiang'da meydana gelen şiddetli terör eylemlerinde her türlü yolun kullanıldığını ve teröre kurban gidenlerin çok farklı kesimlerden geldiğini kaydetti.

Zhang Nan, terör olaylarının dini aşırıcılıkla yakından ilgili olduğunu ve yöntemlerinin başka ülkelerdeki terör hadiselerinden farklı olmadığını ifade ederek, bunların uluslararası terör güçleriyle bağlantılı eğilimler gösterdiklerine işaret etti.

Zhang Nan, bu bağlamda, Xinjiang'da yasalar çerçevesinde vatandaşların can ve mal güvenliğinin, dini inanç özgürlüğünün korunduğunu ve terörle mücadele ve aşırıcılıktan arınma için mesleki eğitim içeren tedbirler alındığını belirtti.

"Bu tedbirler meşru ve gereklidir." diyen Zhang Nan, Xinjiang'da 25 aydır hiçbir terör olayı meydana gelmediğini, bunun diğer ülkelerdeki terörle mücadele çalışmalarına da katkıda bulunduğunu açıkladı.

Uluslararası toplumun büyük ilgi gösterdiği Xinjiang mesleki eğitim çalışmalarıyla ilgili Güneybatı Siyaset Bilimi ve Hukuk Üniversitesi İnsan Hakları Araştırma Merkezi'nden Prof. Li Chang Lin, mesleki eğitimin, kişisel özgürlüğü engelleyen yasadışı bir gözaltı önlemi olmadığını; aksine, terörizm ve aşırıcılıktan etkilenen kişilerin hukuki prosedürlere göre yargılandıktan sonra haklarını koruyan ve terörizm ile aşırıcılığın temelden yok edilmesini sağlayan bir önlem olduğunu kaydetti.

Toplantıda hazır bulunanlar arasında kısa süre önce, Çin'in davetiyle Xinjiang'ı ziyaret eden yabancı diplomatlar da vardı. Söz konusu diplomatlar, Xinjiang'da gördükleri ve hissettiklerinin bazı medya kuruluşlarında edindikleri bilgilerden tamamen farklı olduğunu, Xinjiang'ın refahı, gelişmesi ve istikrarının kendilerinde derin izlenim bıraktığını belirtti.

Belarus'un Cenevre'deki Daimi Temsilci Yardımcısı Vadim Pisarevich, Xinjiang'daki mesleki eğitim merkezlerinin, mesleki becerilere sahip olmayan bazı gençlerin şiddet ve terör olaylarına katılmasını önlemeyi, bölgesel ekonomik büyümeyi ilerletmeyi ve söz konusu gençlerin toplum ve yaşam becerilerine kavuşması için eğitim almasını amaçladığını kaydetti.

Vadim Pisarevich, "Xinjiang'da geçen iki yılda hiç terör olayı yaşanmadı, mesleki eğitim merkezileriyle ilgili çalışmalar da buna büyük katkı sağladı. Bu eğilimin sürmesini arzuluyorum." diye konuştu.