Perinçek: Çin ekonomisinin gelişme hedefi dünyaya büyük etki getirecek

Türkiye Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek, Çin'in dünyadaki etkisinin sürekli artmasıyla, ülkenin ekonomik gelişme hedefinin yalnız kendisine değil bütün dünya ülkelerine de büyük etki yaratacağını dile getirdi.

ÇUHM ve ÇHSDK'nin yıllık toplantıları sırasında Başbakan Li Keqiang'ın sunduğu hükümet çalışma raporunu yakından takip eden Türkiye Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, CRI muhabirine verdiği demeçte, Çin hükümetinin Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'ne yaptığı yardım çalışmalarını takdirle değerlendirdi. Perinçek açıklamalarını şöyle devam ettirdi:

"56 milliyet var Çin'de. O milliyetlerin yaşadığı özerk bölgeler ve özerk ilçeler var. Oralara devlet bütçesinden özel kaynak tahsis ediliyor."

"İki Toplantı" sırasında incelenen yabancı sermayeyi teşvikle ilgili yasa tasarısı hakkındaki gelişmeleri de takip eden Perinçek, söz konusu yasanın daha şeffaf ve adil bir yatırım ortamının kurulmasına yararlı olacağını kaydetti. Perinçek bu konuda şunları söyledi:

"Yabancıların Çin'e yatırımları vs. geçmişten beri aslında son derece düzene bağlanmıştır, kuralları vardır. Yani böyle dizginsiz, denetimsiz bir yabancı yatırımı söz konusu değildir. Ve oraya gelen yabancı sermaye Çin kanunlarına bağlıdır, sıcak para anlayışı değildir. Bu toplantılarda bugüne kadar yapılan düzenlemelerden belki daha sıkı ve gelen yabancı sermayeyi daha fazla kurala bağlayan, Çin ekonomisinin gelişmesine daha elverişli birtakım düzenlemeler söz konusu. Tabii burada Çinlilerin formülü şu: Kazan-kazan ilkesi veyahut paylaşarak gelişme diyorlar onlar. Yani hem içeride gelişmeyi paylaşmak hem de uluslararası ilişkilerde. Kuşak ve Yol projesi de öyle, karşılıklı kazanmak. Bir tarafın lehine olan sömürüye yönelik, bir tarafın diğerini sömürdüğü sermaye ilişkileri değil, üretime, istihdam yaratmaya yönelik ve sonuç itibarıyla hem Çin'in kazandığı hem de onunla işbirliği yapan ülkelere kazanç sağlayan, onların gelişmeleri ve üretim ekonomisi inşa etmelerine katkıda bulunan ekonomik ilişkiler."