Erdoğan: İslam'ın birliğini yok etmeye yönelik kirli bir senaryo uygulanıyor

  2017-11-22 20:24:36  cri

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İslam dünyasının birliğini, beraberliğini, zenginliklerini, hepsinden önemlisi istikbalini yok etmeye yönelik kirli bir senaryo uygulanıyor." dedi.

Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi'nin 33. Toplantısı'nda bir konuşma yaptı. Erdoğan konuşmasında, "Batı, kendi tarihinde ne kadar hastalıklı unsur varsa hepsini de İslam dünyasına ihraç ederek, geleceğini garanti altına almaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.

Halep'in asırlık camilerinin çoğunda ezan seslerinin artık duyulmadığını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Göz kamaştırıcı Şam'ın parıltısı söneli çok oldu. Bağdat'ın zengin kütüphaneleri, yüzlerce yıllık el yazma eserleri talan edildi. Yemen'in ziyaretçilerini kendine meftun bırakan mekanları, giderek bir enkaz yığınına dönüşüyor. Şehirlerimizle beraber, tarihimiz, 1400 yıllık medeniyet müktesebatımız da gözlerimizin önünde tek tek yok oluyor. Enkaza dönen sadece binalarımız, eserlerimiz, maddi, manevi birikimimiz değil, aynı zamanda geleceğimiz, istikbalimizdir. İzleri silinen sadece İslam medeniyetinin o topraklara vurduğu mühürler değil, aynı zamanda onurumuzdur, haysiyetimizdir. Hepimizin yüreğini dağlayan bu manzaranın görünürdeki müsebbipleri elbette ki halkına zulmeden diktatörler, kan ve gözyaşından beslenen terör örgütleridir. DEAŞ, El Kaide, Boko Haram, YPG, FETÖ gibi katil sürülerinin Suriye'den Irak'a, Yemen'den Libya'ya kadar tüm bölgemizi büyük bir kan gölüne dönüştürdüğünü hepimiz görüyoruz. Ancak sahne önündeki figüranlar, perde arkasındaki asıl aktörleri, asıl senaristleri görmemize engel olmamalıdır."

Suriye'de 7 yıldır yaşanan vahşete karşı sergilenen kayıtsızlık, sınır kapılarında mültecilere maruz görülen insanlık dışı muameleler, Arakan'daki soykırıma tepkisizliğin, Batı'nın gerçek yüzünü gösterdiğini dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:

"Demokrasi, insan hakları, özgürlükler gibi değerlerin yerini giderek daha fazla İslam karşıtlığı, Neo-Nazizm ve ırkçılık almaya başladı. Bu listeyi olabildiğince uzatmak mümkündür. Karşımızdaki bu tablo karşısında şu soruları samimiyetle sormamız kendimize gerektiğine inanıyorum: İslam ülkelerinin Batı'ya verdikleri yüzlerce milyar dolarlık silah siparişlerinin gerçek kazananları kimlerdir? Buradan kim kazanıyor. Her gün beş kez aynı kıbleye yönelen kardeşlerimin, kimi zaman köken kimi zaman mezhep kimi zaman ideolojik farklılıklar üzerinden birbirlerine düşman edilmeleri kimlerin işine yarıyor? Ülkelerimizin yeniden yapay sınırlarla parçalanması, aslında kimlerin işine geliyor? Bu sorulara verilecek hasbi cevapların bize yeni bir perspektif kazandıracağına, meselelere daha farklı yaklaşmamıza vesile olacağına inanıyorum. Bunu başardığımızda hem tuzakları bozacak hem de birilerinin bizim kaynaklarımız üzerinden palazlanmasının önüne geçeceğiz."