Cenevre'de "İnsanlığın Kader Ortaklığını Oluşturma ve İnsan Hakları" vurgusu

BM İnsan Hakları Konseyi'nin 35. Toplantısı kapsamında, Çin İnsan Hakları Akademisi ve Çin'in BM Misyonu tarafından, dün Cenevre'de "İnsanlığın Kader Ortaklığını Oluşturma ve İnsan Hakları" konulu uluslararası seminer düzenlendi.

Seminere 20'den fazla ülkenin hükümet temsilcileri ile uluslararası örgütlerden ve hükümet dışı örgütlerden temsilciler, insan hakları alanında uzmanlar ve basın mensupları dahil yaklaşık 100 kişi katıldı.

Çin'in BM Daimi Temsilcisi Ma Zhaoxu seminerde yaptığı konuşmada, insalığın kader ortaklığının oluşturmasının küresel insan hakları çalışmalarının geliştirilmesi için büyük bir önem taşıdığına işaret etti.

Ma Zhaoxu, uluslararası toplumun, insan hakları çalışmalarını ilerletme sürecinin yeni döneminde egemenlik eşitliğinde ısrar ederek, "BM Tüzüğü"nün amaçları ile ilkelerine sadık kalarak, çok taraflılığı izlemesi, BM'deki insan hakları sisteminin objektif şekilde çalışmasını güvence altına alması vurgusu yaptı.

Ma ayrıca, uluslararası topluma bu süreçte, "diyalog ve işbirliği", "çatışmama ve zıtlaşmama" ile "karşılıklı saygı gösterme" gibi önerilerde bulunarak, farklı uygarlarlıkların uyumlu ve hoşgörülü şekilde bir arada bulunması için çaba harcaması çağrısı yaptı.

Ma, insan haklarını ilerletme ve koruma alanında sağlam bir temel oluşturmak için barışçıl yolla kalkınmada ısrar edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Çin İnsan Hakları Akademisi Genel Sekreteri Lu Guangjin ise, "insalığın kader ortaklığını oluşturma" düşüncesinin, bütün dünya ülkeleri ile halklarının eşit hak ve fırsatlardan faydalanarak, küresel yönetişime eşit şekilde katılabileceğini vurguladığını söyledi.

Pakistan'ın BM Daimi Temsilcisi Farukh Amil seminerde yaptığı konuşmada, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping tarafından ileri sürülen "insanlığın kader ortaklığını oluşturma" düşüncesinin, uluslararası toplumun ortak kazançla kalkınma isteğini yansıttığını kaydetti.

Amil, uluslararası toplumun bu hedefe ulaşabilmek için, ortaklık ilişkilerini güçlendirerek, barış, ekonomik büyüme, kültürel iletişim ve çevre koruma alanlarında ilerlemesi gerektiğini vurguladı.

Amil ayrıca, Kuşak ve Yol inisiyatifinin de çok önemli olduğuna vurgu yaptı. İnisiyatifin şu ana kadar 100'den fazla ülke ile uluslararası örgütten destek kazandığını belirtti.

Yunanistan'ın BM Daimi temsilcisi Anna Korka ise, insanlığın ciddi ortak tehditlerle karşı karşıya bulunduğuna ve uluslararası toplumun bu tehditleri göğüslemek için el ele vermesi gerektiğine işaret etti.

Bağlantısızlar Hareketi Başkanlığı'nı yürüten Venezuella'nın BM Daimi Temsilcisi de "insanlığın kader ortaklığını oluşturma" düşüncesinin uluslararası insan hakları çalışmalarına yaptığı katkıları takdirle değerlendirerek, Çin'e İnsan Hakları Konseyi'nde kalkınma ve yoksulluğu azaltma çağrısı yaptığı için teşekkür etti.

Uzman katılımcılara göre, Çin tarafından ortaya konulan "insanlığın kader ortaklığını oluşturma" düşüncesi, insan hakları sisteminin derinleşmesine yön verirken, barış, gelişme ve çevre hakları gibi insanlığın kolektif haklarını öne çıkartarak gelişme hakkını ilerletmek için yeni bir yol sağlıyor.