Bir Kuşak Bir Yol: 21. Yüzyılın en büyük kalkınma projesi

  2017-05-16 15:49:41  cri

Bir Kuşak Bir Yol Girişimi, İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ve 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu'ndan projelerinden oluşmaktadır. Antik İpek Yolu ticaret yollarının ötesinde Avrupa'yı ve Afrika'yı Asya'ya bağlayan bir ticaret ve altyapı ağı kurmayı amaçlamaktadır.

2008 krizi sonrası büyümenin yavaşladığı bir konjonktürde altyapı yatırmalarını öne çıkaran, dış ticareti geliştirmeyi amaçlayan "Bir Kuşak Bir Yol Projesi" tüm uluslararası topluluğun ilgi odağı haline gelmiştir. Özellikle gelişmekte olan ülkeler, Pakistan'daki Gwadar Limanı, Sri Lanka'daki Colomba ve Hambantota derin deniz limanları, Çin-Laos yüksek hızlı tren hattı, Mısır'daki Süveyş Ekonomik ve Ticari Bölgesi gibi hayata geçirilen projeler nedeniyle girişime çok daha fazla ilgi göstermektedirler. Bu nedenle 14-15 Mayıs'ta Beijing'de düzenlenen "Kuşak ve Yol Uluslararası İşbirliği Forumu'na" 29 ülkenin devlet ve hükümet başkanları ile 130'dan fazla ülkeden gelen 1500 civarında temsilci katılıyor. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in de Forumun açılışında bir konuşma yapması ve konuşmasında "Kuşak ve Yol" inisiyatifi ile "2030 Sürdürülebilir Kalkınma Programı" arasında nitelik ve kapsam bakımından farklı olmasına rağmen, ikisinin de sürdürülebilir kalkınmayı hedeflediğine dikkat çekmesi dünya kalkınma gündemi ile "Kuşak ve Yol" projesi arasındaki bağlantının ortaya konulması açısından son derece önemli.

Yeni İpek Yolu Projesi'ni ilk kez Çin Devlet Başkanı Xi Jinping 7 Eylül 2013'te Kazakistan Nazarbayev Üniversitesi'nde yaptığı bir konuşmada dile getirmişti. Xi, burada yaptığı konuşmada "Avrasya bölgesindeki bütün ülkeler arasındaki ekonomik bağlantıları daha da yoğunlaştırmak, karşılıklı işbirliğini daha da derinleştirmek ve gelişme için daha geniş bir ufuk açmak için yaratıcı bir ruhla işbirliği modelini geliştirerek 'İpek Yolu Ekonomik Kuşağını' ortaklaşa oluşturabiliriz. Bu güzergahta yer alan bütün ülkelerin mutluluğuna hizmet edecek muhteşem bir dava olacaktır" diyerek projenin önemini ve amacını açıklamıştı. Projenin deniz yollarını da kapsadığı 2013 yılında Çin Başbakanı Li Keqiang'ın Brunei'de düzenlenen 16. ASEAN-Çin zirvesinde yaptığı açıklamada dünyaya duyurulmuştu. Bu açıklamanın ardından 3 Ekim 2013'te Devlet Başkanı Xi Endonezya Parlamentosu'nda yaptığı konuşmada 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu Projesi'nin kurulması için çalışmalara başladıklarını belirtmişti.

Çin'in Asya'dan Avrupa'ya uzanan eski ticaret yolunu yeniden canlandırma çabası, büyük bir ekonomik sonuç doğurma potansiyeline sahiptir. Projenin, ekonomileri 21 trilyon dolara ulaşan kuşak güzergâhı üzerindeki 65 ülkenin ekonomik ve kültürel hayatına canlılık kazandırması beklenmektedir. 4.4 milyar insana ve dünya ekonomisinin yaklaşık % 63'üne dokunma potansiyeli ile "Bir Kuşak Bir Yol" projesinin değerinin 1,4 trilyon dolar olacağı tahmin edilmektedir.

Çin'in dış politikası, mevcut uluslararası kurumlar ikame etmeye yönelik organizasyonlar ve mekanizmalar kurarak, uluslararası düzenin yeniden düzenlenmesine yönelik sistematik bir şekilde çalışıyor. Bir Kuşak Bir Yol girişimi, Batı merkezli küresel kurumsal yapıya alternatif Çin merkezli organizasyonlar ve mekanizmalar oluşturulması açısından kilit jeostratejik bir projedir. Birinci ana hedefin yeni Avrasya ulaşım ve ticaret altyapıları oluşturmak, ikinci ana hedefin ise, serbest ticaretin önündeki engellerin kaldırılması olduğu söylenebilir.

Orta Asya'daki güvenlik endişeleri yanında, enerji çıkarları, yeni pazarların açılması ve Avrupa ile dış ticarette ulaşım maliyetlerinin düşürülmesi arzusu Çin açısından Bir Kuşak Bir Yol'un önerilmesinde etkili oldu. Örneğin Kuşak ve Yol girişiminin önemli bir alt projesi olan "Çin-Pakistan Ekonomi Koridoru" kapsamında Çin, Kaşgar'dan Gwadar'a 3218 kilometrelik bir yol inşa edecek ve Orta Asya, Güney Asya ve Ortadoğu'yu birbirine bağlayan bir noktada yer alan Gwadar Limanı'na ulaşacak. Çin, hâlihazırda deniz ticaretini kendisi için riskli olan Güney Çin Denizi, Malacca Boğazı, Sri Lanka ve Pasifik üzerinden yapıyor. Bu da Çin gemilerinin bölgedeki ticaret ortaklarına ulaşması için yaklaşık 10 bin kilometre yol yapması anlamına geliyor. Malacca Boğazı'yla karşılaştırıldığında Çin'in 5000 kilometre'den daha kısa olan alternatif bir rotaya sahip olacak.

Bir Kuşak Bir Yol Projesinin altyapı ve mali giderlerinin karşılanmasına yardımcı olması için Çin'in öncülüğünde 2013 yılında "Asya Altyapı Yatırım Bankası (AAYB)" kuruldu. Banka resmi olarak 2015 yılını Aralık ayında faaliyete geçti. 57 tane kurucu ülke arasında sadece BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) ülkeleri değil, bunun yanında dört tane G7 ülkesi (Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Almanya) ile Mısır, Avustralya, Yeni Zelanda gibi ülkeler de bulunuyor Son katılımlarla Bankanın üye sayısı 77 ülkeye ulaştı. Çin ayrıca projenin güzergâhı üzerine yer alan ülkelere yönelik yatırımlarını da sürekli artırıyor. American Enterprise Institute'un projesi olan Çin Küresel Yatırım İzleyicisine göre Çin 2013 ile Haziran 2015 arasında Bir Kuşak bir Yol güzergâhları üzerinde yer alan ülkelere toplam 95 milyar ABD doları değerinde yatırım yaptı. Amerikan İlerleme Merkezi'nin verileri göre ise Çin'in yaptığı toplam yatırımlar Eylül 2016 itibariyle 250 milyar ABD doları düzeyinde yer alıyor .

Batı'da egemen olan politika kısa vadeliciliğinin aksine Çin'deki politika ve ekonomik planlama uzun vadeli yaklaşıma dayanmaktadır. Çin dünyada bir uzun vadeli kalkınma planına sahip bir ülke olması nedeniyle, Çin'in kalkınma süreci 30-40 yıllık bir zaman ufkuna sahiptir. Devlet Başkanı Xi'nin belirttiği gibi Çin "orta halli refah toplumu inşası hedefine Çin Komünist Partisi'nin kuruluşunun 100. yılı olan 2021 yılında, müreffeh, güçlü, demokratik, medeni ve uyumlu sosyalist çağdaş ülke inşası hedefine de Yeni Çin'in kuruluşunun 100. yılı olan 2049 yılında ulaşmayı" hedeflemektedir.

Bu ekonomik gelişme vizyonun bağlı olan Çin "Kuşak ve Yol" girişimi vasıtasıyla bazı öncelikli amaçlara ulaşmaya çalışıyor. Birinci olarak, altyapı yatırımları ve yeni ticaret yolları vasıtasıyla ekonomik kalkınmanın dünyaya yayılmasını sağlayarak ülkenin ekonomisinin büyüme sürecini hızlandırmayı hedefliyor. İkinci olarak, Çin ile diğer ülkeler ve bölgeler arasında küresel ortaklıklar ağları vasıtasıyla karşılıklı bağımlılık ilişkisini geliştirecek böylece ülkesinin dış ticaretini güvence altına almış olacak. Üçüncü olarak, Çin Komşuluk Diplomasisinin bir parçası olarak Asya'ya odaklanma olanağı elde edecek. Dördüncü olarak da finansal işlemlerde kullanımını teşvik ederek yuanın uluslararasılaşmasını sağlamaya çalışacak. Böylece Ekim 2016'da Özel Çekme Hakları (SDR) sepetinde yer alması ile başlayan yuanın rezerv para olma süreci de hızlanacak. Çin elbette ülkesinin kalkınmasını hızlandırmak ve halkının refahını artırmak istiyor. Bununla birlikte tüm ülkeler için karşılıklı yarar ve uzun vadeli gelişmeyi de esas alıyor. Bir Kuşak Bir Yol Girişimi'nin ana vizyonunu oluşturan "kazan-kazan" stratejisi Çin Açık Kalkınma politikası ile de uyumlu bulunuyor.

Çin'in Bir Kuşak Bir Yol projesi, güzergahlarında yer alan gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasına olumlu katkı sağlayacaktır. Çünkü mevcut küresel kurumsal yapıda gelişmekte olan ülkeler uluslar arası organizasyonlar ve mekanizmaları kullanarak yerel altyapı ve sanayi kapasitelerini kendi başlarına geliştiremiyorlar. Bu durum birçok gelişmekte olan ülkede fiziki ve beşeri gelişmenin önünü tıkıyor. Dünya Bankası, Asya Kalkınma Bankası gibi Batı merkezli finansal kurumlar riskten kaçınmaya ve yatırımcı ülkelerin çıkarlarını korumaya odaklı oldukları için birçok gelişmekte olan ülkenin kalkınmasının finansmanında yetersiz kalıyor . Bu nedenle Çin'in ABD öncülüğündeki Batı hegemonyasına karşı inşa etmeye çalıştığı "Bir Kuşak Bir Yol", "Asya Altyapı Yatırım Bankası" gibi ikame edici yeni küresel organizasyonlara ve mekanizmalara dayanan kurumsal mimari gelişmekte olan ülkeler için büyük fırsatlar barındırıyor. Bu girişim aynı zamanda diğer ülkelerle kurulan ekonomik ve kültürel işbirliği nedeniyle Çin'in dünya sorunlarının çözümünde başat bir oyuncu konumuna gelmesinin önünü açarak "Çok Kutuplu Bir Dünyanın" oluşmasına katkı sağlayacak gibi gözüküyor. Adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir kalkınmanın küresel ölçekte yaygınlaşmasında, 21. yüzyılın en önemli kalkınma projesi olan Bir Kuşak Bir Yol Girişimi kilit bir öneme sahip bulunuyor.