Müzenin taştan yapılmış kemer şeklindeki ana kapısının sağında Çince karakterlerle "Hedong Tuz Müzesi", solunda ise "Göl Tanrısı Tapınağı" yazılıdır. Ana kapıya birkaç adım uzaklıktaki küçük sütuna "attan inin" anlamında bir yazı oyulmuştur. Tüm bunlar, sanki turistlere tuz gölünün geliştirilmesinin 4 bin yıllık parlak tarihini anlatır.

    Günümüzde Hedong Tuz Müzesi'nin bulunduğu yer, eskiden Göl Tanrısı Tapınağı'ydı. Bu tapınak, eski insanların, tuz gölünü koruyan kutsal insana ibadet ettikleri yerdi. Tapınağın tarihi 1220 yıl öncesine uzanır.

    Tapınak, 26 bin metrekarelik bir alanı kapsar. Tapınak, kuruluşundan sonra, defalarca restore edilmiştir. Tapınağın varlığını günümüze kadar koruyabilen ana yapıları, Çin'in Ming hanedanı döneminde yapılmıştır. Göğe kıvrılan yaşlı ağaçlarla süslenen tapınağın en ilgi çekici yapıları, göl tanrısı, güneş tanrısı ve rüzgâr tanrısının heykelinin bulunduğu aynı büyüklükteki üç salondur. Üzerine figürlerin oyulduğu sütunlarla desteklenen bu salonlar, son derece görkemli görünür. Beşer odaya sahip her salonun koridorunda taş maymun ve aslan figürleri oyulmuştur. Salonların iki yanına da tarihî taş anıtlar dikilmiştir. Tapınağın zirvesinden uzağa doğru bakıldığında, engin tuz gölü ve eşsiz güzel manzaralara sahip Zhongtiao Dağı gözlerinizin önüne serilir.

    Tarihte, bu tuz gölünden elde edilen tuzdan alınan vergi, Çin'in bütün gelirinin sekizde birini oluşturuyordu. Bu miktardan Yuncheng kentinin tarihteki konumunun ne kadar önemli olduğunu anlarsınız. Müzede saklanan tarihî kayıtlar, tuz gölünün Çin'deki tuz kültürünün beşiği olduğunu, 10'dan fazla taş tablet üzerindeki yazılar ise tarihte tuz sektörünün yerel ekonominin gelişmesine yaptığı katkıları gösteriyor.